Cv Hazırlama Teknikleri ve Örnek Cv Hazırlama Formu
Yönetici - 28 Kasım 2015 Kariyer Planlama 0 0 Okunma : 1971
İçerik Hakkında Bilgi
- Bu içerik 08.05.2008 tarihinde tunCHEr tarafından, Kişisel Gelişim ve Kariyer Planlama bölümünde paylaşılmıştır ve 47196 kez okunmuştur.
Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum
İçerik ve Kategori Araçları
- Kategoriye Abone Ol
- Makalenin Çıktısını Al
- Makaleye Yorum ekle
- Son Güncellenme Tarihi: 24 Kasım 2015, Salı 10:56
ÖZGEÇMİŞİN NİTELİĞİ VE AMAÇLARI
Özgeçmiş, bireyin çalışma yaşamı ile ilgili bilgilerini, düzenli bir şekilde işverene sunmaya yarayan bir araçtır. Diğer bir tanıma göre özgeçmiş, “bireye özgü belirli değerlerin bir araya getirildiği ve sergilendiği bir reklamdır.
Tanımlardan görüldüğü üzere özgeçmiş belirli bir amaca yönelik olarak hazırlanır: İş görüşmesine çağrılmak için işvereni etkilemek!… Ayrıca özgeçmişin kapsamı da belirlidir: İş yaşamına ilişkin bilgiler!… Dolayısı ile özgeçmişinize hayat hikayenizi değil, başvuracağınız pozisyon ile ilgili olabilecek ve işveren tarafından önem verilebilecek bilgileri yazmalısınız.
Özgeçmiş, sizi işverene tanıtan ilk araçtır. Görüşme aşamasında kendinizi daha fazla tanıtma imkanı bulabilirsiniz, ancak bunun için önce görüşmeye davet edilmeniz gerekir. Görüşmeye davet edilme ise, gönderdiğiniz özgeçmişin ilk elemeden geçmesi sonucu gerçekleşir. Bu nedenle özelliklerinizi özgeçmişinize etkili bir şekilde yansıtmak durumundasınız.
Etkili özgeçmiş yazmak, işverenin hangi bilgileri görmek istediğini sezinleyip, mevcut özelliklerinizden işveren tarafından değer taşıyabilecek olanları yazmaktır. Bu açıdan işvereni hiç ilgilendirmeyen bilgileri içeren üç sayfalık bir özgeçmiş, tamamen işverenin pozisyon için adayları değerlendirirken kullanacağı temel bilgileri içeren bir sayfalık özgeçmişten daha etkili değildir.
Etkili özgeçmiş yazmak, mevcut nitelikleriniz ve başarılarınız ile başvurduğunuz pozisyonda firmaya değer katabileceğinizi işverene göstermek demektir. Özgeçmişinizi değerlendiren firma yetkilisi, mevcut niteliklerinize ve geçmişteki başarılarınıza bakarak, firmaya değer katabileceğiniz konusunda ikna olmalıdır.
Etkili özgeçmiş yazmak, işverene özgeçmişinizin o pozisyon için hazırlandığı izlenimini vermek demektir. İdeal olarak, her başvurulan pozisyon için; firma kültürünü, iş tanımını ve iş niteliklerini göz önünde bulundurarak ayrı bir özgeçmiş hazırlamanızda yarar vardır. Ancak uygulamada bireyler genellikle tüm iş başvurularını aynı özgeçmiş ile yapmaktadır. Hele bu özgeçmiş, bir örnekten “kopyalanmış” izlenimini de veriyorsa daha da etkisizleşmektedir.
Özgeçmiş yazmanın temel amacı iş görüşmesine çağrılmak ise de, özgeçmişinizi iş başvurunuzda göndermek dışında farklı amaçlarla da kullanabilirsiniz. Örneğin ;
• Özgeçmişinizi yazarken ve güncellerken, aynı zamanda kendi değerlerinizi ortaya koymuş ve gelişmenizi izlemiş olursunuz.
• Özgeçmişinizi, referans olarak belirttiğiniz kişilere verirseniz, firma yetkilileri bu kişileri aradığında sizin hakkınızda tam ve tutarlı bilgiler verebilir.
• Özgeçmişinizi; akraba, tanıdık ve arkadaşlarınıza verirseniz, size ilişkin bir iş fırsatını araştırmalarına, gerektiğinde diğer kişilere sizin hakkınızda tam ve doğru bilgi vermelerine kolaylık sağlamış olursunuz.
• Özgeçmişinizi, iş görüşmesinde yanınızda bulundurursanız, görüşmenin hemen öncesinde gözden geçirebilirsiniz. Ayrıca birden fazla kişi ile görüşürseniz ve ihtiyaç duyulursa yanınızdaki özgeçmişlerden verebilirsiniz. Özellikle faksla gönderilen özgeçmişlerin deforme olması sonucu görüşme sırasında orjinal bir nüshayı vermekte yarar vardır.
• Öğrenci iseniz özgeçmişinizi staj başvurusunda kullanabilirsiniz.
ÖZGEÇMİŞ ÇEŞİTLERİ
Zaman sıralı özgeçmiş : Bu tür özgeçmişlerde iş deneyimi, eğitim vb. bilgiler, tarih sırası ile sondan başlayarak yazılır. Böylece okuyanın sizin gelişiminizi görmesi mümkün olur. İşverenlerin çoğu bu tür özgeçmişleri tercih ederler. Ancak çok fazla iş deneyimine sahip bireylerin tüm deneyimlerini bu şekilde alt alta yazması, okuyanın kafasını karıştırabilir.
Zaman sıralı özgeçmiş, iş deneyiminiz çok fazla değilse yararlı olabilir. Bu tür özgeçmişlerde boşluklar hemen görüldüğünden, iş geçmişinizde aralar yoksa, bu sizin için bir avantaj olabilir. Özellikle hep aynı tür işlerde çalışmışsanız zaman sıralı yöntemi kullanmakta yarar vardır. Böylece istikrarlı bir iş geçmişiniz olduğu mesajını vermiş olursunuz.
Zaman sıralı özgeçmişte, son iş deneyimine daha fazla yer ayırmak gerekir. Çünkü en son kazanılan deneyim, yeni işe en kolay aktarılabilecek deneyimdir. Bununla birlikte daha önceki iş deneyimlerinizden başvurduğunuz pozisyonla en çok ilgili olanlarına, diğerlerine nazaran daha fazla yer ayırmanız gerekir.
Fonksiyonel (işlevsel) özgeçmiş : İşverenler tarafından pek tercih edilmese de bazı durumlarda fonksiyonel özgeçmiş hazırlamak yararlı olabilir. Bu tür özgeçmişlerde o güne kadar yapılanlar, uzmanlık alanlarına göre belirli gruplar (Örneğin, pazarlama, insan kaynakları, halkla ilişkiler vb.) altında toplanarak yazılır. Her gruba yazılanları kendi içinde sondan başlayarak tarih sırasına koymak mümkündür. Çalışılan işyerleri, tüm grupların altında topluca gösterilir. Ancak bu özgeçmişten hangi deneyimin hangi işyerinde kazanıldığı açıkça görülmez.
Bu tür özgeçmişler, çok uzun iş deneyimi olup, farklı alanlarda deneyim kazanmış kişilerce tercih edilebilir. Çünkü iş deneyimini birbirleri ile ilgili gruplar altında toplamak, değerlendirenin deneyimleri daha kolay algılamasını sağlar.
Bu tür özgeçmişlerde, sadece başvurulan pozisyon ile ilgili yapılanlara yer verilebilir. Böylece işverene başvurulan pozisyon ile ilgili özelliklerin bilindiği mesajı verilmiş olur, ayrıca ilgisiz deneyim ve eğitimlerle değerlendirenin kafası karıştırılmaz.
Tüm bunlara ek olarak sık iş değiştirenler, uzun süre çalışmaya ara verenler tarafından da bu tür özgeçmişler tercih edilebilir. Böylece değerlendirenin dikkati tarihlerden daha çok deneyime çekilir. İşverenlerin bu tür özgeçmişleri tercih etmemesinin bir nedeni de, iş değiştirme sıklığını ve çalışmadaki uzun süreli araları görememesidir.
ÖZGEÇMİŞİN BİÇİMİ
Özgeçmişinizi bilgisayar ortamında yazmanız önerilir. Daktilo ile yazmak son çare olarak algılanmalı, el yazısından ise kaçınılmalıdır.
Özgeçmişinizi hazırlarken, okunaklı bir yazı karakteri ve punto seçmelisiniz. Çok büyük puntolar yerinizi daraltacak, çok küçük olanlar ise okumayı güçleştirecektir. Özgeçmişlerde genellikle 11-12 punto kullanılmaktadır. Özgeçmişlerde çok sayıda karakter kullanmak, okuyucunun dikkatini dağıtabilmektedir. Yine yaygın kullanılan yazı karakterleri olarak “times, helvetica” gibi kolay okunanlar tercih edilmektedir. Başvurduğunuz pozisyonun niteliğine göre siz farklı yazı karakterleri kullanabilirsiniz. Önemli olan kolay okunmasıdır.
Özgeçmişiniz tekdüze olmamalıdır. Özgeçmişinize düzenli bir biçim vermek ve kolay okunmasını sağlamak için, vurgulamak istediğiniz noktaları, kalın (bold) karakter kullanmak, altını çizmek gibi biçim özelliklerini kullanarak farklılaştırabilirsiniz. Bu amaçla iş deneyimi, eğitim gibi özgeçmişin bölüm başlıklarını büyük harfle, kalın ve diğer yazılardan bir büyük punto ile yazmanız önerilir. Önemli olan bilgilerinizi belirli bir düzen içerisinde değerlendirene sunabilmektir. Bu açıdan aynı tür bilgilerin aynı hizada yer alması, özgeçmişinizin kolay okunmasına yardımcı olur.
Özgeçmişinizde okunaklılığı azaltacak ölçüde yazıları çok fazla sıkıştırmayın. Kaliteli bir beyaz kağıt kullanmak genellikle tercih edilir. Yazım hatalarının bulunmaması gerekir. Kalem veya daksil kullanılarak yapılan düzeltmeler görüntüyü bozar.
Özgeçmişinizi çok acil değilse kağıdınıza uygun bir zarf kullanarak posta ile katlamadan göndermeniz önerilir. Faks ile gönderilen özgeçmişler önemli biçim bozukluğuna uğrayabilir. Katlanmış özgeçmişlerin etkisinin azaldığı bilinmektedir. Günümüzde e-mail ile başvuru yapılmasına da olanak sağlanması, bu tür mahsurları büyük ölçüde azaltmaktadır.
Özgeçmişe fotoğraf eklenmesi konusunda farklı görüşler var.Eğer fotoğraf koymanız gerekiyorsa da, doğal ifadenizi yansıtan kaliteli bir fotoğrafınızı tercih edin.
ÖZGEÇMİŞİN BÖLÜMLERİ
Özgeçmişin bölümlerinin standart bir sırası yoktur. Sadece iletişim bilgilerinin ilk olarak yazılması genel uygulama haline gelmiştir. Bunun dışındaki bölümleri özgeçmişinizde, sizin en güçlü olduğunuz yanları ön plana çıkaracak şekilde sıralayabilirsiniz. Aşağıdaki sıralama, çok fazla iş deneyimi olmayan bir bireyin genel iş başvurusunda bulunurken yapacağı bir sıralama olabilir.
İletişim Bilgileri
Bir özgeçmişte olmazsa olmaz bir bölümdür. Çünkü isim ile adres, telefon, e-mail gibi iletişim bilgilerini kapsar.
İletişim bilgileri genellikle sayfanın üst ortasına yazılır. İsmin büyük harflerle ve diğer iletişim bilgilerine nazaran daha büyük harf karakterleri ile yazılması, ilk bakışta göze çarpmasını sağlar. İletişim bilgilerinin sola yanaşık yazılması durumunda, özgeçmişiniz dosyalanınca okunması güç olabilir.
İletişim bilgilerini özgeçmişinizin üst kısmının ortasına konulmuş bir kartvizitiniz olarak varsayın. Sizinle temasa geçilmesi gerektiğinde iletişim bilgilerinizin kolayca görülebilmesi gerekir. İlk önce yazılmasının nedeni de budur.
İletişim bilgilerini yazarken “Adı: , Soyadı: , Adres: , Tel: “ gibi başlıklar koymanıza gerek yoktur. Özgeçmişinizi okuyanlar bunları birbirinden ayırma kapasitesine sahiptirler!…
İki isminiz varsa, gündelik yaşantınızda her iki ismi birlikte kullanmıyorsanız, kullandığınız ismi açık, diğerinin baş harfini yazmanız önerilir. Böylece karşı tarafın size hitap ederken “hangi ismi kullandığınız” konusunda tereddüte düşmesini önlemiş olursunuz.
Adresinizde posta kodunuzu belirtmekte yarar vardır. Bu kısma yazılacak adresin sizin ikametgahınız olması gerekmez. Önemli olan bu adrese gönderilen postaların elinize geçmesidir.
Belirttiğiniz telefonlar, size iş saatinde ulaşılabilir telefonlar olmalıdır. Sizin için sakınca doğuracak ise iş telefonunuzu vermeyin. Telefonunuz telesekretere bağlı ise, bu hususu belirtmenize gerek yoktur. Sizinle temasa geçmeye çalışan firma personeli, karşısına telesekreter çıktığında size not bırakacaktır. Eğer başka bir kimsenin telefonunu vermişseniz, mesaj bırakılacak kişinin ismini de belirtmeniz de yarar vardır… Hele bu bir iş numarası ise, mutlaka belirtmelisiniz….
Eğitim
İş deneyiminiz hiç yoksa veya çok az ise özgeçmişinize eğitiminizle devam etmeniz uygun olur. İş deneyimi uzun olanların, önce iş deneyimlerini belirtmelerinde yarar vardır. Çünkü belirli bir süre sonra deneyim, eğitimin önüne geçmektedir. Eğitim bölümüne; okul eğitimleri, kurslar, seminerler, tez ve proje çalışmaları, burs ya da ödüller yazılabilir.
Okul eğitimlerinde aşağıdaki bilgileri vermenizde yarar vardır:
• Mezuniyet yılı (eğitime ara vermemiş ve normal süresinde mezun olmuşsanız giriş yıllarını da yazmanız önerilir),
• Okulun adı ve yeri (okulun adından anlaşılıyor veya bilinen bir okul ise yerini yazmaya gerek yoktur),
• Bölümü,
• Mezuniyet derecesi (İyi bir derece ile mezun olmuşsanız).
Eğer üniversite mezunu iseniz, bitirdiğiniz lisenin başvurduğunuz pozisyona bir katkısı yok ise lise eğitimini belirtmeye gerek yoktur. Mezun olduğunuz lise, başvurduğunuz pozisyon için bazı yetkinlikleri destekliyorsa (yabancı dille eğitim yapan lise, meslek lisesi, teknik lise vb.), belirtmenizde yarar vardır. Ayrıca mezun olduğunuz lise eğitiminin üstünlüğü ile bilinen bir lise veya mezunlarının dayanışması bulunan bir lise (örneğin Darüşşafaka Lisesi) ise yine yazmanızda fayda vardır. İlk ve orta okulları ise özgeçmişinize yazmamanız önerilir. Bir keresinde eğitim bölümüne “..ilkokul üçüncü sınıfa kadar Niğde’nin…” diye başlayan bir özgeçmişteki bu bilginin, finans uzmanı pozisyonuna ne gibi bir katkısı olabileceği konusunda oldukça kafa yormuştum !…
Master/doktora eğitimine devam ediyorsanız, bunu da mezuniyet tarihini boş bırakarak belirtebilirsiniz. Böylece eğitiminizin sürekliliğini de göstermiş olursunuz. (Ancak bazı firmaların işe engel olacağı düşüncesi ile devam eden eğitimleri arzulamayabileceğini de belirtilmeli 21. Yüzyılda …) Ayrıca pozisyonu destekleyen yarım bıraktığınız eğitimleri de yazabilirsiniz.
Katıldığınız kurs ve seminerlerde ise aşağıdaki bilgileri verebilirsiniz:
• Kurs/seminerin konusu,
• Kurs/semineri veren kurum veya kuruluşun adı ve yeri,
• Kurs/semineri bitirme tarihi,
• Kurs/Seminerin süresi.
Aldığınız kurs/seminerlerden bir haftanın üzerinde olanları ve pozisyonla ilgili olanları yazmanız önerilir. Eğer iş deneyiminiz fazla değilse pozisyonla ilgili olmak koşuluyla bir haftadan kısa süreli olanları da belirtebilirsiniz.
Okul eğitimlerinde aldığınız dersleri özgeçmişinizde belirtmenize gerek yoktur. Çünkü bu dersler genellikle o bölümde okumuş olmanın gereğidir. Ancak yeni mezunsanız, yurtdışında okumuşsanız ya da yurtiçinde seçmeli dersler almışsanız ve başvurduğunuz pozisyonun iş niteliklerini de destekliyorsa bu derslere özgeçmişinizde yer verebilirsiniz. Ayrıca fonksiyonel özgeçmiş hazırlıyorsanız, başvurduğunuz pozisyon ile ilgili önemli derslere de yer verebilirsiniz. Kurs ve seminerlerde birden fazla ders almışsanız ve bu eğitimlerin konusundan aldığınız dersler anlaşılmıyorsa yazmanız yararlı olabilir.
Tez ve proje çalışmalarına, yine pozisyon ile ilişkili ise yer verilebilir. Eğer akademik kariyere devam etmiş ya da çalışma konunuz proje hazırlamak ise ve bu arada pek çok proje çalışmanız olmuşsa, bunları özgeçmişte belirtmek yerine, ayrı bir kağıda hazırlayıp öngörüşme sırasında da verebilirsiniz.
Eğitimle ilgili aldığınız burs ve ödülleri eğitim bölümünde belirtebilirsiniz. “Bölümün en iyisiydim.” gibi “ben”e yönelik ve açık olmayan ifadeler yerine “160 kişilik bölümde birinci oldu.” gibi somut ifadeler kullanmanız önerilir. Burs ve ödüllerin sayısı çok fazla ise ayrı bir bölüm altında belirtilebilir.
Bazı adaylar özgeçmişlerine, aldıkları eğitimi kanıtlamak istercesine diploma, sertifika, transkript, takdirname gibi belgeleri ya da yaptıkları çalışmalardan örnekleri eklemektedir. (Hatta iş başında çalışırken çekilmiş fotoğraflarını gönderenleri bile gördüm!…) İş başvurusu aşamasında bunları göndermenize gerek yoktur; yazdıklarınızın doğru olduğu varsayılır. Nasıl olsa işe başlarken çoğu firma bu belgeleri sizden isteyecektir. Eğer pozisyonu destekleyecek önemli çalışma örnekleriniz varsa, bunları öngörüşmede sunabilirsiniz. (Tabi bu çalışmalar önceki firmanız açısından gizlilik değeri taşımıyorsa!…)
İş Deneyimi
Özgeçmişinizin en can alıcı bölümüdür. Çünkü işverenler geçmişte gösterilen performansın gelecekte de gösterileceğine inanırlar. Özellikle benzer pozisyonlarda (daha üst pozisyonlarda değil!…) doğru bir yaklaşımdır.
Kronolojik özgeçmişte iş deneyimi yazılırken aşağıdaki bigilere yer verilir:
• Çalışma tarihleri (ay ve yıl olarak),
• Pozisyonun adı (görev ünvanı),
• Firmanın adı ve yeri (firma adresine gerek yoktur, şehri belirtmek yeterlidir),
• Pozisyondaki başarılar.
Bunlardan ilk üçüne yer verilmesi, işverene iş deneyiminiz hakkında bir fikir vermesi açısından zorunludur. Pozisyondaki başarılarınızı yazıp yazmamak size kalmış… Ancak o pozisyondaki somut başarılarınızın işverenin en çok ilgisini çeken ve işe uygunluğunuz yönünde en etkili bölüm olduğunu gözden uzak tutmayın.
Bazı adaylar pozisyondaki başarıları yerine, pozisyonun iş tanımını yazarlar. Özgeçmişinizi inceleyen İK yetkilileri, genellikle pozisyonun adından, yapılan işlerin kapsamını çıkarabilirler. (Pozisyonunuzun adı ile yaptığınız işler arasında bir ilişki yoksa, o başka!…) Bu tür iş tanımları, o pozisyonda nelerden sorumlu olduğunuzu gösterir ama neleri başardığınızı göstermez. O yüzden, pozisyonun altına “sorumluluklar”, “iş tanımı” gibi bir başlık atıp pozisyonun kapsamındaki görevlerinizi belirtmenize gerek yoktur.
Yeni mezun adaylar, staj ve öğrencilikleri sırasında yaptıkları part-time işleri bu bölüme yazabilirler. Uzun iş deneyimine sahip kişilerin ise bu tür çalışmalarını belirtmelerine gerek yoktur.
Eğer iş deneyiminiz çok fazla ise, kısa süreli veya pozisyon ile ilgili olmayan işleri belirtmeyebilirsiniz. Bu durumda fonksiyonel özgeçmiş daha kullanışlıdır. Ancak bu tür işler meslek hayatınızın başında ise ve sonraki iş deneyiminiz belirli bir tarihten itibaren düzenli bir gelişim gösteriyorsa, kronolojik özgeçmişinizi bu tarihten itibaren de başlatabilirsiniz.
Yabancı Dil
Ekonomik açıdan giderek küreselleşen dünyamızda ticari ilişkiler, eskisine oranla çok daha fazla ülke sınırlarını aşmıştır. Yabancı firmalarla artan ticari ilişkilerin yanında, gerek yabancı firmaların ülkemizde doğrudan veya yerli bir ortakla yatırım yapması, gerekse Türk firmalarının yurtdışındaki faaliyetleri, bir çok pozisyon için yabancı dili tercih edilir bir özellik olmaktan çıkarıp, zorunlu bir nitelik haline getirmiştir. Hatta bazı firmalar bu gelişmeleri abartıp, yabancı dile çok fazla gereksinim olmayan pozisyonlar için bile çok iyi yabancı dil bilme şartını koşar olmuşlardır.
Özgeçmişinize yabancı dil bilme durumunuzu yazarken, sadece bildiğiniz yabancı dili yazmanız yetmez. O dili ne düzeyde bildiğinizi de göstermek durumundasınız. Genellikle çok iyi yabancı dil gerektiren pozisyonların iş duyuruları, o dilde yapılır ve yine o dilde yazılmış özgeçmiş gönderilmesi istenir. Özgeçmişinizi yabancı dilde yazmak (eğer bir yerden yardım almadan yazmışsanız), yabancı dili bilme düzeyiniz hakkında bir fikir verebilirse de kesin bir bilgi veremez. Çünkü bir yabancı dili bilmenin dört boyutu vardır: okuma ve anlama (pasif yönler) ile yazma ve konuşma (aktif yönler). Bir de buna ilgili uzmanlık alanındaki (tıp, ekonomi, hukuk, inşaat vb) teknik terimleri de bilme boyutu eklenebilir.
Özgeçmişinizi yazarken yabancı dili uygun şekilde kullanmanız, sadece o dilin yazma boyutu hakkında genel bir fikir verebilir. Bu nedenle bir yabancı dili, yardım almadan özgeçmişinizi oluşturacak düzeyde bilmiyorsanız, yabancı dilde özgeçmiş yazacağım diye kendinizi zorlamayın. Özgeçmişinizi yardım alarak yaparsanız da, iş görüşmeleri sırasında size o dil ile soru sorulduğunda zor durumda kalırsınız.
Yabancı dil düzeyiniz hakkında aşağıdaki konular daha fazla fikir verebilir:
• Yabancı dille eğitim yapan bir okuldan mezun olmanız,
• Yabancı dili bir kursta öğrenmiş iseniz, aldığınız dereceyi, kursun adını, yıllarını, süresini ve haftada kaç saat ders aldığınızı belirtmeniz,
• Yabancı dil düzeyini ölçen bilinen sınavlardan (TOEFL, GMAT, PROFICIENCY, KPDS vb.) aldığınız dereceyi ve sınav tarihini belirtmeniz,
• Yurtdışındaki bir okuldan mezun olmanız veya dil okuluna gitmeniz,
• Uzun süreli yurtdışında kalmanız durumunda tarihlerini belirtmeniz.
Bilgisayar
Bundan birkaç yıl öncesine kadar iş başvuru formlarında “bilgisayar ve ofis araçları” başlıklı bir bölüme, bildiğiniz bilgisayar programlarını ve işletim sistemlerini, kullandığınız ofis araçlarının cinslerini yazmanız yeterli idi. Önce bilgisayar ve ofis araçları ayrı bölümlere yazılmaya başlandı, daha sonra bilgisayar bölümü,
• Donanım,
• Programlama dilleri,
• İşletim/ağ sistemleri,
• Ofis programları,
• Veritabanı programları,
• Özel amaçlı programlar,
• Web uygulamaları
gibi alt-bölümlere ayrıldı ve bunların hangi düzeyde kullanıldığı bilgisi de istenmeye başladı. Hatta bazı firmalar daha da ileri giderek bünyelerinde kullanılan tüm programlarını yukarıdakine benzer başlıklar altında iş başvuru formlarına koyarak, adaylardan bu programları hangi düzeyde kullandıklarını işaretlemelerini istemektedir. Bazı İK sitelerinde bunlara ek olarak bu programları ne zaman ve ne kadar süreyle kullandığınızı da işaretlemeniz gerekiyor.
Diğer Yetkinlikler
Bu bölüme, o pozisyon ile ilgili önceki bölümlerde belirtilmeyen her türlü bilgi, beceri, deneyim ile bunları destekleyen verileri yazabilirsiniz. Bu bölümde belirtilebilecek bilgilere örnek olarak;
• Kullanılan ofis araçları,
• Kullanılan özel nitelikli cihazlar ve araçlar,
• Özel nitelikli bir üretim, yapım veya hizmet tekniği,
• Kullanılan araç veya iş makinaları (sürücü belgesi vb.),
• Her türlü mesleki yeterlik belgesi (diploma, sertifika, ruhsat, vb.),
• Çok özel bir alanda uzmanlık derecesinde bilgi,
• Fiziksel üstünlükler ve beceriler
Üye olunan Dernek/Kuruluşlar
Bireyler, tek başına gerçekleştiremeyecekleri amaçlara bir organizasyon içerisinde işbirliği yaparak ulaşabilirler. Firmalar da zaten kar amacı güden organizasyonlardır. Bazı organizasyonlar ise kar amacı gütmeksizin, bireylerin çabalarını belirli bir amaç çevresinde birleştirirler. Dernekler, vakıflar, sendikalar, meslek odaları bu tür organizasyonlara örnek olarak verilebilir.
Bireylerin kar amacı gütmeyen organizasyonlara üyeliğinin özgeçmişte belirtilmesi zorunlu değildir. Bu tür üyeliklerin belirtilmesinin bazı yararları olabileceği gibi bazı sakıncaları da olabilir. Özgeçmişinize yazılan her bilgiden işverenin sizin hakkınızda değerlendirme yaparken yararlanabileceğini gözden uzak tutmamanız gerekir. Bu yüzden işle doğrudan ilgisi olmayan, işin yapılmasına katkıda bulunmayan veya iş için bulunması gereken niteliklerin sizde bulunduğu konusunda işverene bir fikir vermeyen üyeliklerin özgeçmişte belirtilmemesi önerilir.
Eğer dernek/kuruluşlara üyeliğiniz, başvurduğunuz pozisyon için değerlendirilmenizde bir katkı sağlayacaksa, bunu belirtmekte yarar vardır. Örneğin, mesleki kuruluşlara üyelik bu çerçevede değerlendirilebilir. Yine dışa dönük ve güçlü bir iletişimi gerektiren pozisyonlar için, bu tür özellikleri ön plana çıkaran üyelikler, bireyin değerlendirilmesinde önem taşıyabilir. Bazı üyelikler, bireylere etkin ve güçlü bir çevre sağlar. Eğer başvurduğunuz pozisyon için bu tür bir çevreye sahip olmanız önem taşıyabilecek ise belirtmenizde yarar vardır.
Hobiler/Aktiviteler
Özgeçmişe hobi ve aktiviteleri yazmak da çok gerekli değildir. Eğer başvurduğunuz pozisyonun gerektirdiği yetkinlikleri ve kişilik özelliklerini doğru yorumlamış ve uğraştığınız hobi/aktivitelerin bu özellikleri destekleyeceğini düşünüyorsanız bunları yazmanızda yarar vardır. Aksi durumda hiç yazmamanız önerilir.
Kişisel Bilgiler
Bu bölüme işveren açısından önem taşıyabilecek kişisel bilgileriniz yazılır. Örneğin; doğum tarihi, doğum yeri, medeni durum, askerlik durumu, fiziksel özellikler, sağlık durumu vb. Ancak bu bilgilerin hepsini değil, iş duyurusundan veya bir başka şekilde, işveren için önem taşıyabileceğini anladığınız bilgileri yazmanız gerekir.
Kariyer Hedefi
Eğer kariyer hedefinizi çok net olarak tanımlamış ve başvurduğunuz pozisyon da bu hedefe uygun ise bunu özgeçmişte belirtmeniz yarar sağlayabilir. Kuşkusuz tüm özgeçmişinizi de bu hedef doğrultusunda oluşturmanız gerekir. Böylece işverene “ben ne olduğumu ve ne istediğimi biliyorum” mesajını vermiş ve özgeçmişinizi oldukça etkili hale getirmiş olursunuz.
Eğitiminiz, önceki iş deneyimleriniz ve yetkinlikleriniz kariyer hedefiniz ile uyumlu ise bu konuda önemli bir sorunla karşılaşmazsınız. Ancak bunların kariyer hedefinizi çok fazla desteklememesi durumunda özgeçmişinizi, kariyer hedefinizi (dolayısı ile pozisyonu) destekleyen niteliklerinizi ön plana çıkaracak şekilde oluşturmak durumunda kalabilirsiniz.
Başvurduğunuz pozisyon, kariyer hedefleriniz ile çok uyum sağlamıyorsa, pozisyona uygun gerçek olmayan kariyer hedefleri yazmak yerine özgeçmişinizde bu konuya hiç yer vermemek daha uygun olabilir.
Referanslar
Özgeçmişinize yazacağınız referansların sizin hakkınızda olumlu görüş verecek kişiler olduğunu işverenler de bilirler. Bu yüzden eğer referanslarınız, sosyal hayatta tanınmış ve etkili kişiler değil ise yazmanın bir yararı yoktur.
Referans olarak belirttiğiniz kişiler, kişilik özelliklerinizi ya da çalışma şeklinizi yakından biliyor olmalılar. Özellikle eski işyerlerinizden verebileceğiniz referanslar bu açıdan etkili olabilir.
Referanslar genellikle firmalarca, işe alımın daha sonraki aşamalarında dikkate alınırlar. Bu yüzden referanslarınız özgeçmişinizi etkili hale getirmiyor ise bu aşamada belirtmemeniz önerilir.
ÖZGEÇMİŞ HAZIRLARKEN DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR
Özgeçmişiniz size özgü olmalıdır. Özgeçmişinizin bir başka örnekten “kopyalanmış” hissi vermemesi gerekir.
Özgeçmişiniz pozisyona özgü olmalıdır. Özgeçmişinizde yer alan nitelikleriniz, başvurduğunuz pozisyon ile ilgili olmalıdır. Belirli bir pozisyon için değil de genel bir başvuru yapıyor iseniz, özgeçmişinizde “iş yaşamı” ile ilgili bilgilere yer vermelisiniz.
Özgeçmişiniz kısa olmalıdır. İdeal olarak özgeçmişiniz bir sayfayı geçmemelidir. Uzun özgeçmişler ile kendinizi daha iyi anlatma şansınız azdır, çünkü bunları okuyanların çok fazla zamanları yoktur. Özgeçmişinizi bir sayfaya sığdırırsanız, bir çok gereksiz bilgiyi de atmış ve en önemlilerini vurgulamış olacaksınız. Sizden beklenen de budur zaten…
Özgeçmişinizde gerçeğe aykırı hiçbir bilgiye yer verilmemelidir. Özgeçmişinizdeki doğru olmayan bir bilgi er geç ortaya çıkacaktır. Böylece uzun vadeli bir çalışmanın gereği olan “güven” unsuru önemli ölçüde zedelenir. Doğru olmayan bir bilginin işe alımın diğer aşamalarında ortaya çıkması durumunda o işe alınmayacağınıza kesin gözüyle bakabilirsiniz. (Eğer işveren bu durumu bile bile sizi işe alıyorsa, endişe etme sırası sizde demektir!…)
Kullandığınız dil ve ifadeler açık ve kısa olmalıdır. Özgeçmişiniz okulda yazdığınız bir “kompozisyon eseri” değildir. İfadeleriniz kısa ve basit olsun. Okuyanın aklında tereddüt uyandırabilecek, açık olmayan, muğlak ifadelerden kaçının. Çok fazla uzun cümle kurmayın.
En önemli özellikleriniz, önde olmalı ve en çok yeri almalıdır. İşe uygun en önemli özellikleriniz, sizi işverene tanıtmak için en uygun araçlardır. Hiçbir işveren özgeçmişi sondan okumaya başlamaz!… Bu yüzden başvurduğunuz pozisyon için en çarpıcı özelliğiniz her ne ise, önce ona yer vermelisiniz. Vurguyu artırmak için de bu özelliklerinize en fazla yeri ayırmalısınız.
Özgeçmişiniz firmaya katkı yapabileceğinizi göstermelidir. Yüzlerce aday arasından işveren o pozisyon için sizi ne diye seçsin? Kuşkusuz sizin de bu pozisyondan beklentileriniz var ama, bu aşamada işvereni o pozisyon için seçildiğinizde katkı sağlayacağınız konusunda ikna etmek durumundasınız. Bunun için niteliklerinizin pozisyona uygun olmasının yanında, geçmiş başarılarınızın da iyi bir şekilde ifade edilmesi gerekir.
Özgeçmişiniz “ben” ifadesinden uzak olmalıdır. Kuşkusuz özgeçmişinizde yer alan başarıları siz gerçekleştirdiniz, ama kendini çok fazla ön plana çıkarma yaklaşımı; ekip çalışması, kurum vatandaşlığı gibi günümüzde yaygınlaşan birçok kavram ile bağdaşmaz.
Özgeçmişte başvurulan firmaya “yağ çekilmemeli”dir. Eğer yağ çekerek bir noktaya gelmeyi düşünüyorsanız, bunu özgeçmiş aşamasında yapmamanız önerilir. Çünkü birçok yönetici, yıllardır çalışanlarınca kendisine yağ çekildiğini pek fark edemeyebilir ama, henüz hiç tanımadığı bir aday tarafından çekilen yağı da hemen anlar.
Özgeçmişiniz temiz, düzenli ve okunaklı olmalıdır. Özgeçmişinizde yer alan bilgiler, düzenli bir şekilde sunulmadıkça çok fazla etkili olamayabilir. Bu yüzden biçim konusunda daha önce belirtilen uyarıları dikkate almanızı öneririm.
Özgeçmiş gönderilmeden önce kontrol edilmelidir. Bu bölümde belirttiğim hususları dikkate alarak özgeçmişinizi oluşturdunuz. Yine de özgeçmişinizi göndermeden önce son bir kez gözden geçirmeniz ve başkalarına (özellikle sizden daha deneyimli olanlara) okutarak onların da önerilerini dinlemeniz, yazarken farkına varmadığınız hatalarınızı yakalama şansınızı arttıracaktır.
Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum
Bu içerik 08.05.2008 tarihinde tunCHEr tarafından, Kişisel Gelişim ve Kariyer Planlama bölümünde paylaşılmıştır ve 47196 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 4 adet mesaj daha bulunmaktadır.
Cv Hazırlama Teknikleri ve Örnek Cv Hazırlama Formu orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...