Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Uzakdoğu Dinleri – Şintoizm | İnanç Ve İbadetleri – Tanrı Anlayışları – Kutsal Yazıları – Günümüzde Şintoizm


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 26.10.2008 tarihinde Hale tarafından, Medeniyetler ve Ülkeler Tarihi Ansiklopedisi bölümünde paylaşılmıştır ve 393 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Uzakdoğu Dinleri – Şintoizm

İki ana bölüm vardır. Birincisi, hepsi birbirine benzeyen 13 eski mezheptir. İkincisi Şinto Eyaleti olarak bilinir ve en yüce ifadelerini İmparatora tapmada ve Eyalet ile aileye sadakatte bulan sonraki sentezlerdir Şinto’ya (“Ruhların Yolu” nu işaret eden Çin karakterleri Şin ve Tao’dan alınmıştır) anavatanı Japonya’da Kamonomiçi denmektedir, Kami çok Tanrı ya da doğa ruhları demektir.


Şinto türbeleri Japonya’da 100.000’in üzerindedir. Türbelerde hiçbir resme tapılmaz; Kamilerin orada olduğu farz edilir. Sunak üzerine günlük olarak taze yiyecekler, su, tütsü vb. şeyler konur. Tüm evrenin kutsallığında içsel bir inanç vardır ve insan bu kutsallıkla uyum içinde olabilir. İnsanın, gizli tanrısal yapısını gizleyen “tozu” kaldırabileceği saflaşmaya ve doğruluğa önem verir. Bu sayede Kamilerin kılavuzluğunu ve rahmetini elde edebilecektir.

Şintoistin anavatanına yönelik hararetli sevgisi, Japon halkının kendi ülkelerine olan bağlılığında ifadesini bulmaktadır. Şintoizm yaklaşık 2500-3000 yıl önce ortaya çıktı. 13 eski mezhebin her birinin kendi kurucusu vardır. Kutsal metinleri, Japonya Kayıtları Kokiji (Eski Olayların Kayıdı) Nikorg Yengişiki (Yengi döneminin Enstitüleri)’dir.

Dünyanın en eski dinleri arasında yer alan Şintoizm M.Ö.VII yy’a kadar eskiye dayandırıla bilinecek Japonların Milli Dini karekterini sergilemektedir. Şintoizm’in Japoncada karşılığı Kami-Nomiçi ‘dir ( Tanrıların Yolu) Şintoizmin herhangi bir kurucusu yoktur. Şintoizm’in geçirdiği safhalar üç devrede incelenir.


Bunlar;

1 – Mitolojik dönemlerde başlayan ve Budizm ‘in Japonya ‘ya girişine kadar devam eden dönem (MS 552)
2 – Budizm, Şintoizm mücadeşlesinin kızıştığı 9.yy kadar süren dönem
3 – Şintoizm ‘le Budizm ‘in birbirinden ayrıldığı,1192 ‘den 1868 reformuna kadar devam eden dönem

Şintoizm ‘in bir diğer özelliği milli, iptidai resmi inanış sistemi bulunmayan, diğer dinlere karşı oldukça hoşgörülü bir din olmasıdır.

Şintoizm’in 2 temel özelliği kısaca;

Milli bir dindir.
Tabiata tapmaya önem verir.

İnanç ve ibadetleri

İlahlarla ilgili inançlara göre birbiriyle hem kardeş hem karı-koca olan Gök (Baba Tanrı) ile Yer (Ana Tanrı) bütün Japon adalarını ve diğer Tabiat Tanrılarını doğurmuşlardır. Bu iki ilah inancı etrafında dönüp dolaşan başka Tanrı inanışları da vardır. Nakledildiğine göre Japonya’da 8.000.000 ilah vardır. Dağ, ırmak, ateş, gök gürlemesi, fırtına, yağmur, vb. ilahlar dışında her meslek sahibinin de ayrı bir ilahı vardır. Ölüler yaşayanlara muhtaçtır. Kendilerine ikram yapıldığı, mezarın üzerine yiyecek, içecek, eşya vs. konulduğu sürece mesut olurlar.


Ailenin, köyün, klanın ve imparatorun atalarının ruhları en başta gelen ruhlardır. imparator Güneş ilahesinin torunudur. Genellikle Japonlar dünyanın iyi ve kötü ruhlarla dolu olduğuna inanırlar. Şintoizm ‘de tapınak ve evde yapılabilir. Japonya’da yüzbinin üzerinde mabet olduğu söylenmektedir. Mabetlerde genellikle eskiliği açısından değerli olan ayna, kılıç, mücevherli taş ve Amatarasu ‘nun heykeli bulunur.

Japonların ibadet şekilleri çok sade ve basittir. ibadet etmek isteyen kişi mabede gider, elini, yüzünü ve ayaklarını Müslümanların abdest almaları gibi yıkarlar. Mabetteki kıymetli eşya karşısında diz çöker. İbadetini tamamlar ve dışarı çıkar. Eskiden ibadette kurban bulanmasına rağmen, günümüzde rastlanmamaktadır. ibadet için temizliğe çok önem veren Japonlar bunu ihmal etmeyi büyük günah sayarlar. Bazı özel durumlarda islam inancındaki gusüle benzer bir temizlik yaparlar. İbadeti rahipler idare eder. Özel öğretimlerle yetiştirilirler.

Evlenme törenleri mabetlerin bitişindeki evlenme salonlarında rahipler tarafından icra edilir. Cenaze törenlerini ise Budist rahipler yönetir. Bu anlayış bir Japon tarafından “Biz Şintoist doğar, Budist ölürüz” şeklinde kabul edilir. İnançlarına göre ölen herkes “Kami” olur. Onlara göre “Aile bir dindir, aile ocağı ise tapınaktır.” Ölülere karşı görevini yapan insan, yaşayanlara karşı olan vazifelerini de yerine getirmiş olur. Çok eski zamanlardan kalma duaları ve sıhri formülleri ezbere okumak, ilahlara hediyeler takdim etmek Japonların bugünde vazgeçemedikleri davranışlardandır.

Tanrı Anlayışları

Japon dilinde genellikle Tanrı veya O ‘nun yerini tutacak kavramlar için üst, yukarı anlamına gelen “Kami” kelimesi kullanılmaktadır.

Şintoizm ‘de ilahlar hem erkek (izanagi) hem de dişi (izanami) ‘dir. Bu iki ilah daha sonra geleceklerin ataları olmuştur. Şintoizm ‘de kutsal metinlerin de bu ilahların yaptıkları yazılıdır. Onlarda aynen insanlar gibi doğar, evlenir, banyo alır, hastalanır, kıskanır, ağlar ve ölür. Ahlaki karakterleri de insanlarınkine benzer. Bütün ilahlar doğrudan doğruya tabiat güçleri veya tabiatta bulunan bazı maddelerle ilgili görülmüştür. Tabiat ilahları arasında en önemlisi güneş tanrısı Amaterasu ‘dur.

Şintoizm ‘in iki mukaddes metninde yıldız ve fırtına ilahları ile sis ilahesinin de adı geçer. Fuji-Yama Dağı da mukaddes dağlar silsilesinin en önemlidir.

Kutsal Yazıları

Şintoizm ‘in kutsal metinleri de ikidir:

1- Kojiki
2- Nihongi.

Çin yazısının kabulünden önce kendilerine has bir yazıları bulanmadığı için Kojiki ‘nin yazıya dökülmesi 712 yılında imparatorun emri ile olmuştur. Tanrıların ve devletin ilahi kaynağı ile insanlığın başlangıcından Kojiki kitabında bahsedilir. Nihongi ise, bir nevi Kojiki ‘nin yorumudur. Nihongi ‘de devlet hizmetlerinde görev alanların uyması gereken bazı tavsiyeler yer alır.

Günümüzde Şintoizm

Günümüzde Şintoizm Milli bir din olması nedeniyle Japonlar arasında yaygındır. Başta Japonya olmak üzere Japonların yaşadığı diğer ülkelerde de yayılma imkanı bulmuştur. Günümüzde Şintoistlerin sayısı 100.000.000’un üzerinde olduğu tahmin edilmektedir.

Batıl Şinto inanışlarına göre Ise’deki bu kaya tapınağını ziyaret edenler ruhlarını arındırabilirler. Oysa bu da diğer Şinto inanışları gibi büyük bir aldanıştır. İnsanın ruhunu arındırıp, kurtuluşa erişebilmesi ancakAllah’a gönülden teslim olup, sadece Allah’ın rızası için yaşamakla mümkündür.

Japonya’nın ulusal dini olan Şintoizm Japon halkına özgü, batıl bir gelenekler dinidir. Şintoizmin özü doğaya, ölülere ve put olarak kabul ettikleri milyonlarca farklı varlığa tapınmadır.

Şintoizm, Japon tarihinin en eski dönemlerinden beri var olmuş, yerel halkın geleneklerinde, dünyaya bakış açılarında, tapınmalarında, törenlerinde her zaman yaşamıştır. Ancak bu dinin kökenleri ile ilgili yazılı kaynaklara ulaşmak mümkün değildir. Bunun en önemli nedeni ise Japonların MS 5. yüzyıla kadar yazı yazmayı bilmemeleridir. Bu tarihte, Çin yazısı kabul edilmiş ve çeşitli konularda ilk yazılı kaynaklar oluşturulmaya başlanmıştır. Şintoizmin başlıca yazılı metni 8. yüzyıla ait “Kojiki” (Eski Nesneler Kitabı)‘dir. Nihongi (Japonya Kronolojisi) isimli diğer kitap ise yine aynı dönemlerde Çince kaleme alınmıştır.

6. yüzyıla kadar olan metinlerde Şinto ismi hiç geçmemiş, bu kavram Japonlarca ilk kez 6. yüzyılda kullanılmıştır. Bundaki amaç 6. yüzyılın başlarında Çin ve Kore yoluyla Japonya’ya giren Budizm ile, Japon halkının yerel dini olan Şintoizm arasında bir fark oluşturmaktı. Böylece iki batıl din birbirinden ayrıldı, Japonlar “Şintoizm” ismiyle anılan bir tür milli dine sahip oldular. (Şinto kelimesi, Çince iki kelime olan “shin” ve “tao”dan gelir ve “Tanrıların Yolu” demektir.)

Yine de Budizmin ve Konfüçyüsçülüğün, Japon kültürü üzerinde çok derin etkileri oldu. Özellikle de Japonların Kore Yarımadası’ndaki krallıklarla ilişkiye girmeleri sonucunda, Japonya’da Çin’in kültürel etkileri görülmeye başlandı. Japon prenslerin Budizmi teşvik etmeleri, Budist tapınaklar açmaları, Buda’ya saygı gösterilerinde bulunmaları, 7. ve 8. yüzyıllarda bu dinin toplum içinde hızla yayılmasına neden oldu. Konfüçyüsçülüğün de Budizm gibi Japon İmparatorluğu tarafından desteklendi, halka ahlaki bir öğreti olarak sunuldu. Şintoizmin herhangi bir ahlaki prensibi olmaması, Konfüçyüsçülüğün bu ülkede hızla yayılmasında çok önemli bir etken oldu. Bu iki batıl dinin toplum üzerindeki etkileri, yine batıl bir din olan Şintoizmin zaman içinde güç kaybetmesine neden oldu. Halk Şinto tapınaklarından ziyade, Budist tapınaklara gitmeye, ölülerini Budist rahipler eşliğinde yakmaya başladı.

Şintoizmin bu şekilde yavaş yavaş yok olmaya başlaması, modern çağda Japonya’daki “Şintoyu canlandırma ve eski geleneklere dönme” hareketlerinin de başlangıcı olacaktı. İlerleyen bölümlerde detaylı olarak inceleyeceğimiz bu hareket, Japonya’nın işgalci, emperyalist bir imparatorluğa dönüşmesinde ve II. Dünya Savaşı’nda çok büyük bir yıkıma uğramasında önemli bir etken oluşturacaktı.

Japonların hayatları çeşitli batıl ritüellerle doludur. Örneğin tapınaklara gittiklerinde “ema” adını verdikleri kağıtlara tüm isteklerini, isim ve adreslerini yazar, sonra da yalancı ilahlarının bu istekleri gerçekleştirmesi için sapkınca ve boş yere dualar ederler.

Atalarından devraldıkları batıl Şinto gelenekleri, tüm Japonları evrenin “İzanagi” ve “İzanami” isimli iki sözde ilah tarafından meydana getirildiği şeklindeki saçma efsaneye inanmak zorunda bırakır. Bu akıl dışı masala göre, tüm Japon adaları ve Japon halkı bu ikili tarafından var edilmiştir.

Diğer pek çok putperest toplulukta olduğu gibi batıl Şinto inanışlarında da uydurma bir Güneş tanrısı vardır: Amaterasu.

Şintoistler ne kadar kötülük yaparlarsa yapsınlar ateş, su ve tuzun bunları temizlediğine inanarak kendilerini avutmaya çalışırlar. Oysa birkaç dakika samimiyetle düşünüp, vicdanlarının sesini dinleseler, bu batıl törenlerin saçmalıktan ibaret olduğunu kolaylıkla anlayabilirler.

Şintolar atalarından devraldıkları batıl ritüellerini devam ettirebilmek ve eksiksizce yerine getirebilmek için çeşitli yöntemler bulmuşlardır. Bu yöntemlerden biri de taşınabilir tapınaklardır.

Sapkın geleneklerin icra edildiği Şinto tapınaklarından Japonya genelinde 100.000 tane olduğu tahmin edilmektedir.

Japonya’nın ilk kraliyet başkenti olan Kyoto, batıl Şinto dininin de merkezi olarak kabul edilir.

Yoritomo Minamoto

Günümüz Japonyası’nda Şintoizmle Budizm birbiriyle içiçe geçmiştir. Japonlar bazı törenlerini Şinto geleneklerine göre yerine getirirken ölü yakma törenlerini Budist tapınaklarında gerçekleştirirler.

Japonlar savaşın başlarında Asya’da zaferlerini sürdürürken, ürettikleri Jet uçakları ile Amerikan gemilerine sayısız intihar saldırıları düzenlemişlerdir. Buna da Kamikaze (İlahi Rüzgâr) adını vermişlerdir. Bu uçaklara zaten çoğu kez uçakların düşmana saldırdıktan sonra geri dönmesine yetmeyecek kadar yakıt konmuş, bununla askerlerin intihar saldırılarından kaçmaları engellenmiştir. Hayatını yitiren 3913 kamikaze 17-24 yaşları arasındaki gençlerden oluşmuştur. 130 Kamikaze örneğinde de görüldüğü gibi batıl Şintoizm inancı intiharı dahi bir erdem ve ilahi bir görev gibi gösterebilmektedir.

(Visited 87 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 26.10.2008 tarihinde Hale tarafından, Medeniyetler ve Ülkeler Tarihi Ansiklopedisi bölümünde paylaşılmıştır ve 393 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 0 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Uzakdoğu Dinleri - Şintoizm | İnanç Ve İbadetleri - Tanrı Anlayışları - Kutsal Yazıları - Günümüzde Şintoizm orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki Makale[İlk Yardım] İnme Durumunda Yapılması Gereken Tıbbi Müdahaleler Sonraki MakaleÖzlediğim Kadar Sensin | İsmail Sarıgene

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz