Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Halikarnas Balıkçısı – Deniz Adaleti | Turgut Reis – Cevat Åžakir KabaaÄŸaçlı


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 11.04.2009 tarihinde Hale tarafından, Öykü Paylaşımları | Mevlana Hikayeleri bölümünde paylaşılmıştır ve 311 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Halikarnas Balıkçısı

Deniz Adaleti


Palma kenti, kendi dağlarının kucağında, karanlık ve derin uykusuna dalmıştı. Arşivek kamarasında mükemmelen horluyordu. O uyumaya bakmalı idi. Gemi gece karanlığında kalkacaktı.

Bir vakitler Engizisyon mahkemelerinin yargıçlarından olan ArÅŸivek, kalyon kalkarken ve demir alırken, kendisinin olabileceÄŸince rahatsız edilmemesine özenileceÄŸini biliyordu. Kamarasında Hamra, gözlerini denizden ayırmıyordu. Böyle bakarken kapı usulcacık çalındı. Kız kendini o kadar denize vermiÅŸti ki, korkuyla sarsıldı. Kapıyı yavaşça açtı. Önünde Palma gümrük müdürü duruyordu. Kıza, “Uyuyor mu?” diye sordu. Kız, “Evet” dedi. Öteki yarı emir, yarı rica, “Öyleyse kutuyu getir,” dedi. Kız “Kutu yastığının altında, başı da yastığının üstünde,” diye cevap verdi. Herif göğsünden sivri bir kama çıkarıp Hamra’ya verdi. “Git öldür!” dedi. Kız başını salladı. Herifin eli kızın boÄŸazına sarıldı.


Yukarıda nöbetçilerden biri, “Quien vive?” (Kimdir o?) diye sordu; bir baÅŸka ses “Carramba,” dedi. Güvertede bir iki ayak patırtısı oldu. Gümrük müdürü kızın boÄŸazını sıkayım derken, korkunç kuvvette bir baÅŸka el herifi ensesinden kavradı. Kızın boÄŸazını sıkan el gevÅŸedi. Bir ses, “Sen Hamra mısın?” diye sordu. Kız, “evet” dedi. Ona adını soran ses yükseldi. “Korkma kızım, kalyonu tereyağından kıl çekermiÅŸ gibi kolaycana elimize geçirdik,” dedi. Ayak sesleri duyuldu. Fenerler getirildi. Sarı Hamdi, birkaç kiÅŸiyle kamaranın kapısına geldi. Yanındaki bir genci göstererek “Ä°ÅŸte bu reisimiz Turgut Reis’tir. Papaz nerede?” diye sordu.

Hepsi birden fenerlerle salona girdiler. Turgut Reis “Palamar ve zinciri kesiniz, yelkenleri kaldırınız!” dedi. Bir korsan, yanıbaşındakine, “Avlarımızı denizde mi yolacağız acaba?” diye sordu. Öteki, “Vallahi bilmiyorum. Herhalde öyle yapacaÄŸa benziyor. Aferin be, tam bir deniz ÅŸahini gibi konuÅŸuyorsun”, baÅŸka biri, “Allah vere de bu kümesin içi tavuk dolu olsa,” dedi. Bir ses ona; “Var! Var! Gemiye yanaşırken görmedin mi? Gemi tavuk yüküyle neredeyse top lombarlarına kadar denize gömülü,” diye cevap verdi. Korsanın biri, “Tam yükünü almış. BeÅŸ yüz kafadar varmış,” dedi. Uyandırılan ArÅŸivek, bu sırada uyku sersemi bir halde salona getirildi. Turgut’u görünce hemen hemen yere kadar eÄŸilerek, “Senyor Dragut, ziyaretinizle bizleri gene ÅŸereflendirdiniz, bahtiyar ettiniz. Emirlerinizi her zaman ifaya hazırım,” dedi. Turgut Reis hiç cevap vermedi. Salonda tıs yoktu. Korsanlar pürsilah kalabalık halinde boylu boylarınca dikiliyorlardı. ArÅŸivek’in benzi kireç gibi attı. “Beni ne yapacaksınız?” diye bağırdı. Turgut Reis, “Seni muhakeme edeceÄŸiz. Sen bir sürü masum insanları cayır cayır yaktın! Onları ne için yaktın?” dedi.

ArÅŸivek, “Ben mi, ben mi yaktım?” diye kekeledi. “Ben ArÅŸivek olmaklığım dolayısıyla Engizisyon tarafından verilen hükümlerin isteksiz bir ÅŸahidinden baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildim… Engizisyon, kilisenin cismani koludur. Ben onun iÅŸlerine karışamam. Papa’nın iÅŸlerine karışmadığım gibi. Zaten içimden gece gündüz Papaya lanet ederim. Aman Allah’ım ne yapacaksınız?” diye bağırdı.

Turgut Reis, Hamra’ya “Ä°leri gel!” dedi. Ona, “Bu adam insan yaktı mı?” diye sordu. Kız, “Evet, annemle iki kardeÅŸimi gözlerimin önünde yaktı. Ä°spanya’da baÅŸkalarını da yaktığını gördüm. Beni de yakacaktı. Fakat beni güzel buldu ve kullanmak için yakmadı.” Kız, baÅŸtan aÅŸağı titriyordu. Göğsündeki haçı çıkarıp ArÅŸivek’in önüne attı, Turgut Reis’e, “Ä°ÅŸte bu altın haçı da gönlümü etmek için verdiydi,” diye ekledi. Turgut Reis pek sakin bir sesle ArÅŸivek’e: “Bu doÄŸru mudur?” dedi. ArÅŸivek, aÄŸlayıcı bir sesle, “Bana ne yapacaksınız?” diye sordu.

Turgut Reis, “Seni ÅŸimdi astıracağım!” dedi. Durdu. “EÄŸer senin gibi bir Ä°spanyol ve bir papaz olsaydım seni, baÅŸkalarını nasıl yaktınsa öyle yaktırırdım,” dedi. ArÅŸivek, “Astıracak mısınız?” diye çığlıklar salmaya ve acıma dilenmeye baÅŸladı. Turgut Reis, “Sana deÄŸil, seni serene asmak için kullanılacak ipe acırım, ÅŸaka deÄŸil, boÅŸu boÅŸuna iki kulaç kaluma kaybedeceÄŸiz,” dedi. Ondan sonra oradaki korsanlara döndü, “Alın ÅŸunu, serenin ucuna sallandırın!” dedi. ArÅŸivek, “Asmayın beni, bana forsa diye kürek çektirin!” diye bağırıyordu… Turgut ona, “Ruhun cennete mi, cehenneme mi nereye gidecekse oraya giderken Ä°stanbul’a doÄŸru bir bak. Siz Ä°spanya’da masum insanları ateÅŸte yakarken orada Ortodoks olsun Yahudi olsun herkesin hür olarak kendi kilisesi, okulu, medresesi olduÄŸunu bir gör,” dedi. Korsanlar onu dışarıya götürürlerken “Bak hele keÅŸiÅŸ efendi, biz denizde dövüşür, ölür veya öldürürüz. Fakat insanı kaldırıp asmayız. Sen bizi cellatlık da yapmak zorunda bıraktığın için öyle bir kızıyoruz ki. Yahu, insan ateÅŸte nasıl cayır cuyur yakılır?” diyorlardı.

ArÅŸivek çıkarılırken, Don Sebastian ile Don Pedro getirildiler. Ä°kisi de göğüslerini kabarta kabarta içeri girdiler.. “Senyor Don Dragut, size yenilmek bir onurdur. Ä°ÅŸte size kılıçlarımızı sunuyoruz,” dediler. Turgut Reis hiç ses çıkarmadan, kılıçlarını alıp denize attı. “Götürün bunları, kurtulmalıklarını versinler,” dedi. Onlar gittikten sonra, “Yahu bir koyundan iki post alınmaz derler, fakat galiba biz yaÅŸadıkça bunlar da habire kurtulmalık verecekler,” dedi.

Bu sefer iki papazı getirdiler. Turgut Hamra’ya “Bunları tanıyor musunuz?” diye sordu. Hamra, “Åžu kara yüzlüsü Engizisyondaydı, ötekini de görmüştüm. O mahkeme üyelerinden deÄŸildi,” dedi. Turgut, “Åžu karasını da sallandırın!” dedi. Mahkeme üyesinden olmayan papaz, yüzünü avucuna aldı ve aÄŸladı. Esmer papaz gaddarlığa alışkın bir adamdı. TutuculuÄŸunda demir gibiydi. Belli ki iÅŸkenceye dayanmaya, iÅŸkence etmeye olduÄŸu kadar hazırdı. Turgut Reis’e “izin verin de günahlarımı itiraf edeyim,” dedi. Turgut, “Ne itirafı mitirafı? Allah her ÅŸeyi bilir,” dedi. Esmer papaz, öteki papaza dönerek, “Ey Gerundo kardeÅŸ, benim ruhum için dua et, mahvoluyorum. Param gitti. Günahlarım affedilmedi. Bir köpek gibi ölüyorum!” dedi. Uzakta güneÅŸli Kastil yamaçlarında küçük bir bağı olduÄŸunu, onun kızkardeÅŸine verilmesini tembih etti. Korsanlardan birisi, “Bu herif, uzak Endülüsün güneÅŸli yamaçlarında yaÅŸayan kim bilir kaç masum insanı ateÅŸte yakmıştır,” dedi. Onu da götürüp serene çektiler.


Sarı Hamdi’yle Hamra bir köşede lombozun yanında duruyorlardı. Ä°kisi de dışarı bakıyorlardı ve çıkmış olan ayın yıldızlamakta olduÄŸu dalgaları seyrediyorlardı. Kızın yüzüne kan harlamıştı. Fakat Hamdi, “Artık öç alma sözünü dinlemem…” deyince Hamra’nın yüzüne bir hüzün çöktü, ateÅŸte yanan anasıyla kardeÅŸleri mi gözünün önüne gelmiÅŸti ne? Elini Hamdi’nin elinin üzerine koydu. Hamra sanki solmuÅŸ… hayır solmuÅŸ deÄŸil, uzaklaÅŸmış, incelmiÅŸti. Dudakları bembeyaz kesildi. Bakışı da vahÅŸileÅŸti. Uykusunda yürüyenler gibi sanki bir noktaya bakakalmış ve dalakalmıştı. Hamdi’ye “Ayın üzerindeki küçük bulutu görüyor musun?” “Evet!” “Ä°ÅŸte ÅŸimdi senden isteyeceÄŸimi yapacağını o bulut geçinceye kadar vâdet.” “Nedir o?” “Zifaf odamızda yerde, ArÅŸivek’in kesilmiÅŸ kellesi bulunacak,” dedi. Hamdi buluta dikkatle bakarak, “Vazgeç Hamra,” dedi. Kız cevap vermedi, o da üzgün üzgün buluta bakıyordu. Bulut geçeceÄŸi anda Hamdi, “Kellesini getireceÄŸim,” dedi. Bulut geçti. Dünya apaydın oldu. Kız titreyen dudaklarla iÅŸitilir iÅŸitilmez, “Affet beni, ama ben ancak öyle rahat edeceÄŸim!” dedi.

Turgut Reis

Cevat Şakir Kabaağaçlı

(Visited 3 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 11.04.2009 tarihinde Hale tarafından, Öykü Paylaşımları | Mevlana Hikayeleri bölümünde paylaşılmıştır ve 311 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 0 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Halikarnas Balıkçısı - Deniz Adaleti | Turgut Reis - Cevat Şakir Kabaağaçlı orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleBal | Balın Faydaları - İçeriÄŸi - Fiziksel Özellikleri - BileÅŸimi - Balın Tedavide Kullanım Alanları Sonraki MakaleNötron Yıldızları - Ilıncık Yıldızı | OluÅŸumu - KeÅŸfi - Yıldızların Ölümü

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz