[Fizik] Işınım Nedir? | Elektromagnetik Işıma – Işınımların Ä°nsan SaÄŸlığına Zararları
Hale - 24 Eylül 2011 Fizik, Kimya ve Biyoloji 0 0 Okunma : 3531
İçerik Hakkında Bilgi
- Bu içerik 30.04.2009 tarihinde Hale tarafından, Fizik - Kimya - Biyoloji Konu Anlatımları bölümünde paylaşılmıştır ve 343 kez okunmuştur.
Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum
İçerik ve Kategori Araçları
- Kategoriye Abone Ol
- Makalenin Çıktısını Al
- Makaleye Yorum ekle
- Son Güncellenme Tarihi: 20 AÄŸustos 2011, Cumartesi 06:54
Işınım
Bir ışık kaynağından çıkarak düz bir çizgi halinde bize ulaÅŸan ince ışık demetlerine ışın denir. Atomlardan, GüneÅŸ’ten ve öbür yıldızlardan yayılan enerjiye de bu terimden esinlenerek ışınım ya da ışıma denmiÅŸtir. IşıÂnımın batı dillerindeki karşılığı olan ve gene ışın anlamındaki Latince bir sözcükten türetiÂlen radyasyon terimi de çok kullanılır. Işık ışınları, ısı, X ışınları, radyoaktif maddelerin saldığı ışınlar ve evrenden gelen kozmik ışınÂların hepsi birer ışınım biçimidir.
Bazı ışınımlar çok küçük madde parçacıklaÂrından, bazıları da dalgalardan oluÅŸur. RadÂyoaktif maddelerin saldığı alfa ve beta ışınları ile yıldızlardan savrulan kozmik ışınlar parçaÂcık biçiminde yayılan ışınımlardır. Kozmik ışınları oluÅŸturan atom parçacıkları, genellikle de protonlar Dünya atmosferinin üst katmanÂlarındaki atomlarla çarpışır ve bu kez baÅŸka atom parçacıklarından oluÅŸan “kozmik ışın” saÄŸanaklarına yol açar.
Elektromagnetik Işıma
Dalga biçimindeki ışımanın örneklerinden biÂri elektromagnetik dalgalardır. Gamma ışınÂları, X ışınları, morötesi (ültraviyole) ışınlar, görünür ışık, kızılötesi (enfraruj) ışınım, raÂdarlarda kullanılan mikrodalgalar ve radyo dalgaları elektromagnetik ışıma biçimleridir. Bunlardan yalnızca ikisinin varlığını bir ölçü aygıtı kullanmaksızın saptayabiliriz: Ä°nsan göÂzünün algılayabildiÄŸi görünür ışık ve etkisini ısı olarak hissettiÄŸimiz uzun dalga boylu kıÂzılötesi ışıma. Radyo dalgalarının varlığı radyo alıcılarıyla, öbür ışınımlardan çoÄŸunun varlığı da çeÅŸitli yöntemlerle saptanabilir.
Elektromagnetik ışınımların hepsi, denizÂdeki dalgalara ya da bir havuza taÅŸ atıldığında suyun yüzeyinde görülen dalgalanmaya benÂzeyen birer dalga hareketidir. Ama elektroÂmagnetik dalgalar su dalgalarından farklı olaÂrak boÅŸlukta yol alabilir ve saniyede 300.000 km gibi olaÄŸanüstü bir hızla yayılır.
ÇeÅŸitli elektromagnetik ışınımlar arasında ki tek fark dalga boylarının deÄŸiÅŸik olmasıdır. Art arda iki tepe noktası arasındaki uzaklığa dalga boyu denir. Ama kısa elektromagnetik dalgaların dalga boylan öylesine küçüktür ki ancak nanometreyle ölçülebilir. Bir nanometÂre bir metrenin milyarda biridir. Bugün artık geçerli olmamakla birlikte, bir nanometrenin onda birine eÅŸit olan angström de eskiden dalÂga boyu birimi olarak kullanılırdı.
En kısa dalga boyundaki ışınımlar gamma ışınlarıdır; bunların dalga boyu bazen nanoÂmetrenin binde biri düzeyinde olabilir. Gamma ışınları hem uranyum ve radyum gibi doÄŸal radyoaktif maddelerce, hem de bir nükÂleer reaktörde ya da bir atom bombası patlaÂdığında atom çekirdeklerinin parçalanmasıyla salınır Bu ışınlar canlıÂlar için zararlıdır; ama tıpta, urları yok etmek ve hastanelerin araç gereçlerini mikropsuzlaÅŸÂtırmak için bu ışınlardan yararlanılır.
X ışınlarının dalga boyları nanometrenin onda biri ile 100 nanometre arasında deÄŸiÅŸir; demek ki bunlar gamma ışınlarından neredeyÂse 100 kat daha uzundur. X ışınları tıpta iç organların incelenmesinde ya da bir kemikte kırık olup olmadığının araÅŸtırılmasında çok sık kullanılır. ÖrneÄŸin koldaki bir kemiÄŸin kıÂrık olmasından kuÅŸkulanmıyorsa, hastanın koÂlu X ışını kaynağı ile bir tür fotoÄŸraf filmi araÂsına yerleÅŸtirilir. Işınlar etten daha kolay geÂçip kemikte zorlandığı için, banyo edilen filmÂde kemik koyu bir gölge halinde görülür. X ışınlarının bir adı da Röntgen ışınları olduÄŸu için, bu yöntemle organların filminin çekilmeÂsine genellikle “röntgen çekmek” denir
Morötesi ışınların dalga boyları 100 ile 400 nanometre arasında deÄŸiÅŸir. GüneÅŸ ışığındaki morötesi ışınlar vücudun D vitamini yapmasıÂna yardımcı olduÄŸu için çok önemlidir.
Görünür ışık, dalga boyu 400 nanometreÂnin biraz altında olan mor ışıktan, yaklaşık 740 nanometre dalga boyundaki kırmızı ışığa kadar uzanır. Bu ışık tayfının renkleri, gökkuÂÅŸağında da görüldüğü gibi, küçülen dalga boyÂlarına göre ÅŸu sırayla dizilmiÅŸtir: Kırmızı, tuÂruncu, sarı, yeÅŸil, mavi, lacivert ve mor.
Kızılötesi ışınımların dalga boyları yaklaşık 740 nanometre ile 100.000 nanometre (bir miÂlimetrenin onda biri) arasındadır. Bunların arasında dalga boyu daha kısa olanlar sis ve bulutların içinden kolayca geçebilir; bu yüzÂden, görünür ışığın geçiÅŸini engelleyen kötü havalarda ve geceleri fotoÄŸraf çekmek için kıÂsa dalga boylu kızılötesi ışımadan yararlanılaÂbilir. Dalga boyu daha uzun olan kızılötesi ışınımları ısı olarak algılayabiliriz; nitekim güÂneÅŸ ışınlarının ısısı bu ışımadan kaynaklanır.
Kızılötesi ışınımların ötesindeki bölgede, dalga boyları daha uzun olan bütün radyo dalÂgaları yer alır. Bunların en kısa olanları, dalga boyları birkaç milimetreden bir ya da birkaç metreye kadar uzanan mikrodalgalardır. MoÂdern radar sistemlerinde, dalga boylan 3 ile 25 cm arasında kalan mikrodalgalardan yararÂlanılır. Mikrodalga fırınlarında kullanılan ışınlann dalga boylan genellikle 12 cm dolayınÂdadır. Televizyon yayınlarında dalga boyları birkaç metre, radyo yayınlarında ise 1 km ya da daha uzun olan radyo dalgalan kullanılır.
Işınımların İnsan Sağlığına Zararları
ÇeÅŸitli ışınımların tıpta ve teknolojide kullaÂnılması zararsız oldukları anlamına gelmez. Bütün ışınımlar vücuda yüksek dozda girdiÂÄŸinde insan saÄŸlığı için zararlıdır; bütün dokuÂlardan kolayca geçerek derine iÅŸleyen ışınımÂlar ise en tehlikelileridir. GüneÅŸ ışığındaki morötesi ışınlar bir yanÂdan vücudumuzun D vitamini yapmasını saÄŸÂlarken, bir yandan da ağır güneÅŸ yanıklarına, hatta deri kanserine yol açabilir. Sıcak ülkeÂlerde yaÅŸayanların derilerinin koyu renkli olÂması bu zararlı ışınlardan bir ölçüde korunÂmalarını saÄŸlar. Öte yandan kızılötesi ışınımÂların çok fazla alınması da deride ağır yanıklaÂra neden olabilir.
Radyoaktif maddelerin saldığı alfa ışınları vücuda zarar verebilecek kadar derine iÅŸleyeÂmez. Buna karşılık dokulara girim gücü daha yüksek olan beta ışınları deri yanıklarına ve yüksek dozda alındığında deri kanserine yol açabilir. Ama vücudun en derin dokularına kadar girebilen gamma ışınları ile X ışınları saÄŸlık açısından çok daha tehlikelidir.
YetiÅŸkinlerde kan hücreleri, deri hücreleri ve bağırsak duvarlarındaki hücreler gibi hızla geliÅŸerek bölünen hücrelerin ışınımdan zarar görme olasılığı daha yüksektir. DoÄŸmamış bir bebeÄŸin bütün hücreleri ışınımlara çok duyarÂlı olduÄŸundan, gebelik süresince kadınlara X ışını incelemesi uygulanmaz. İç dokulara kaÂdar iÅŸleyen yüksek dozlardaki ışınım ya da uzun süre alınan alçak dozda ışınım lösemi (kan kanseri), katarakt (göz merceÄŸinin sayÂdamlığını yitirerek donuklaÅŸması) ve kısırlık gibi bozukluklara yol açabilir. Bazen ışınımın verdiÄŸi zarar yıllar sonra ortaya çıkar. Daha da kötüsü, ışınım her zaman hücreleri yok etÂmeyip genlerde de deÄŸiÅŸiklikler yaratabileceÂÄŸinden, bu deÄŸiÅŸiklikler sonraki kuÅŸaklara akÂtarılarak insanın genlerinde kalıcı biçimde yer edebilir.
1945’te HiroÅŸima’ya atılan atom bombası en az 75 bin insanın ölümüne neden oldu. Ä°nÂsanların birçoÄŸu patlamadan hemen sonra, bir bölümü de ışınımın yol açtığı hastalıklar nedeÂniyle çok sonra öldü. En kötüsü, hayatta kaÂlanların neredeyse bütün çocukları sakat doÄŸÂdu. Barış yıllarında yaÅŸanan nükleer felaketÂlerin en yakın örneÄŸi de 1986 Nisan’ında SSCB’de, Kiev yakınlarındaki Çernobil nükÂleer reaktöründeki patlamadır. Bu patlamada en az 31 kiÅŸi ölmüş ve yeryüzünün büyük bir bölümü radyoaktif döküntülerle kirlenmiÅŸtir.
Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum
Bu içerik 30.04.2009 tarihinde Hale tarafından, Fizik - Kimya - Biyoloji Konu Anlatımları bölümünde paylaşılmıştır ve 343 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 0 adet mesaj daha bulunmaktadır.
[Fizik] Işınım Nedir? | Elektromagnetik Işıma - Işınımların İnsan Sağlığına Zararları orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...