[Biyoloji] Biyokimya Nedir? | Moleküler Biyoloji, Biyokimya Ve Genetik Bilimleri Arasındaki Ä°liÅŸki – Biyokimyanın Uygulama Alanları
Hale - 9 Aralık 2012 Fizik, Kimya ve Biyoloji 0 0 Okunma : 2031
İçerik Hakkında Bilgi
- Bu içerik 19.10.2008 tarihinde Hale tarafından, Fizik - Kimya - Biyoloji Konu Anlatımları bölümünde paylaşılmıştır ve 945 kez okunmuştur.
Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum
İçerik ve Kategori Araçları
- Kategoriye Abone Ol
- Makalenin Çıktısını Al
- Makaleye Yorum ekle
- Son Güncellenme Tarihi: 2 Aralık 2012, Pazar 06:42
Biyokimya
Biyokimya, bitki, hayvan ve mikroorganizma biçimindeki bütün canlıların yapısında yer alan kimyasal maddeleri ve canlının yaşamı boyunca sürüp giden kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalıdır.
Moleküler biyoloji, biyokimya ve genetik bilimleri arasındaki ilişkiyi gösteren şema
Biyokimyanın amacı her şeyden önce, hücrenin temel bileşenleri olan protein, karbonhidrat, lipit gibi organik bileşiklerin ve yaşamsal önem taşıyan kimyasal tepkimelerde en büyük rolü oynayan nükleik asitlerin, vitaminlerin ve hormonların yapısal ve nicel çözümlemesini yapmaktır. Canlılardaki protein bileşimi, besinlerin enerjiye dönüşmesi, kalıtsal özelliklerin kimyasal mekanizmalarla iletilmesi gibi yaşam süreçlerinin araştırılması da yine biyokimyanın ilgi alanına girer.
Her yaşam bilimi ve kimya ile uğraşmakta olan fakültede (tıp, eczacılık, biyoloji, ziraat, veterinerlik vs.) ilgili biyokimya kürsüsü bulunur. İnsan sağlığıyla ilgili bilimlerde iki alanda incelenir:
1. Temel Biyokimya
2. Klinik Biyokimya
BÄ°YOKÄ°MYA
canlıların yapısındaki kimyasal maddeleri ve yaÅŸamın temeli olan biyokimyaÂsal süreçleri inceleyen bilim dalıdır. Biyokim-yacılann yaptığı araÅŸtırmalar, canlıların da tıpÂkı su, taÅŸ, toprak gibi cansız varlıklarla aynı maddelerden oluÅŸtuÄŸunu göstermiÅŸtir. Bu teÂmel maddeler karbon, oksijen, azot ve hidroÂjen elementleridir. Demek ki bitkilerin, hayÂvanların ve insanların “canlı” olması, hücreleÂrinde gerçekleÅŸen özel kimyasal tepkimelerin sonucudur. Gerçekten de kasların kasılıp gevÅŸemesinden besinlerin sindirilmesine, bir tohumdan yeni bitkinin geliÅŸmesinden kalıtsal özelliklerin yeni canlıya aktarılmasına varınÂcaya kadar bütün yaÅŸam süreçleri biyokimyaÂsal tepkimelere dayanırCanlının yapısındaki elementlerin birbiriyle birleÅŸmesi ya da etkileÅŸmesi bütün kimyasal tepkimeler için geçerli olan temel yasalar çerçevesinde gerçekleÅŸir. Ama,canlı hücredeki biyokimyasal tepkimeler cansız ortamdaki kimyasal tepkimelerden oldukça farklıdır. Bu farklılık her ÅŸeyden önce enzim denen biyokimyasal maddelerin varlığından kaynaklanır. Enzimler tepkimeleri hızlandıran doÄŸal katalizörlerdir. OlaÄŸankoÅŸullarda gerçekleÅŸmesi olanaksız gözüken birçok tepkime, enzimler sayesinde canlı hücrede gerçekleÅŸebilir. Bütün biyokimyasal süreçler enzimlerce denetlendiÄŸi için, çok küçük ve basit yapılı bir bitkinin ya da hayvanın bile yüzlerce enzimi vardır.
Canlının boyutları büyüyüp yapısı karmaşıklaştıkça biyokimyasal tepkimeler de giderek çeşitlenir ve her biri ayrı bir tepkimeye özgü olan enzimlerin sayısı binleri bulur. Yukarıda da belirttiğimiz gibi karbon, oksijen, hidrojen ve azot elementleri yalnızca canlılara özgü değildir. Ama bu elementlerin büyük ve karmaşık moleküller halinde birleşmesiyle, yalnız canlıların yapısında bulunan organik bileşikler oluşur. Canlı hücrenin temel bileşenleri olan bu biyokimyasal maddeler dört temel grupta toplanır: Proteinler,karbonhidratlar, yağlar (lipitler) ve nükleik
asitler. Proteinlerin bir bölümü kas, kemik, diş, kıl, saç gibi vücut dokularının yapıtaşlarıdır; bunlara yapısal proteinler denir. Enzim1er de birer proteindir; ama biyokimyasal tepkimelerde görev aldıkları için işlevsel proteinlerden sayılır. Karbonhidratlar ve yağlar canlının temel enerji kaynaklarıdır. DNA (deoksiribonükleik asit) ve RNA (ribonükleik asit) gibi nükleik asitler ise protein sentezini yönlendirerek bütün hücre etkinliklerinidüzenleyen, ne zaman hangi proteinin bireşimlenmesi gerektiğini enzimler aracılığıylahücreye bildiren, ayrıca genlerle kuşaktan kuşağa aktarılacak kalıtsal bilgiyi taşıyan çokönemli maddelerdir .
Bir canlının her hücresinde, başta protein1er, karbonhidratlar, yağlar ve nükleik asitler
olmak üzere yüzlerce, hatta binlerce kimyasal madde vardır. Bu maddeler birbirleriyle etkileÅŸime girerek, bileÅŸenlerine ayrılarak ya da daha büyük molekülleri oluÅŸturmak üzere birleÅŸerek sürekli deÄŸiÅŸir. Yiyeceklerle alınan karbonhidrat ve yaÄŸların vücuda enerji saÄŸlamak üzere parçalanmasından, yaÅŸam için gerekli karmaşık moleküllerin (özellikle proteinlerin) yapımına kadar, hücre içinde gerçekleÅŸen bu kimyasal deÄŸiÅŸikliklerin tümünebirden metabolizma denir Biyokimyanın temel görevlerinden biri bu metabolizma süreçlerinin nasıl iÅŸlediÄŸini ve nerede aksadığını araÅŸtırmaktır. Bu amaca ulaÅŸmak için hem kimya ve fizyolojinin yönÂtemlerinden yararlanır, hem de bulgularıyla tıp, genetik, tarım ve veteriner hekimlik gibi deÄŸiÅŸik bilim dallarına katkıda bulunur.
Biyokimyanın Uygulama Alanları
Biyokimyanın temeli laboratuvar çalışmalarıÂna dayanır. Bu nedenle biyokimyacılar çok geliÅŸmiÅŸ laboratuvar tekniklerinden ve aygıtÂlarından yararlanırlar. ÖrneÄŸin dokulardaki bütün kimyasal maddeleri saptayıp ayırabilen spektrometre ve kromatograf gibi özel aygıtÂlar biyokimyanın temel araçlarıdır. Böylece vücuttaki hormonlar ya da dokularda tutulÂmuÅŸ zehirli maddeler, baÅŸka hiçbir yöntemle saptanamayacak kadar az miktarda bile olsa bu aygıtlarla belirlenebilir. Canlı hücrelerin özel çözeltilere ya da pelte kıvamındaki özel besi ortamlarına “ekilmesine” dayanan doku kültürü de biyokimyanın en önemli teknikleÂrinden biridir. Hücrenin bileÅŸimi, çoÄŸalma ve davranış özellikleri, enzim eksiklikleri, kroÂmozom bozuklukları, kanser oluÅŸumu, ilaçlaÂra ya da mikroplara göstereceÄŸi bağışıklık tepkileri bu yöntemle anlaşılabilir. Hastalık yapıcı bakteri ve virüslerin özel besi yerlerinÂde üretilmesine dayanan bakteri ve virüs kültürleri de mikroplardan ileri gelen birçok bulaşıcı hastalığın anlaşılmasına, tedavi ve bağışıklık yollarının bulunmasına yardımcı olmuÅŸtur.
Hastanelerin biyokimya laboratuvarların-da, adli tıp kurumlarında, büyük tarım iÅŸletÂmelerinde, haralarda ve karantina istasyonlaÂrında da biyokimyacılara önemli görevler düşer. Özellikle hastalardan alınan kan, idÂrar, dışkı ve beyin-omurilik sıvısı gibi örnekleÂrin biyokimya yöntemleriyle incelenmesi hasÂtalıkların tanısında çok deÄŸerli ipuçları saÄŸlar. Tarlalardaki ürünlerde ya da asma baÄŸlarında bulaşıcı bir hastalık baÅŸ gösterdiÄŸinde bu hastalığın etkenini saptamak, kriminolojide suçun iÅŸlendiÄŸi yerdeki bazı izleri, örneÄŸin saç tellerini inceleyerek katilin kimliÄŸini belirleÂmek için de gene biyokimya yöntemlerine baÅŸvurulur.
Yeni ilaçlann ve aşıların insan vücudundaki etkilerini araÅŸtırarak farmakolojiye yardımcı olan biyokimya günlük yaÅŸamın birçok alaÂnında önemli rol oynar. Yiyeceklerdeki katkı maddelerinin, tarımda kullanılacak gübreleÂrin ve içme sularını arıtmak için katılan kimyasal maddelerin önce biyokimya yönÂtemleriyle sınanması gerekir.
Radyasyonun canlı dokular üzerindeki etÂkilerini incelemek için de gene biyokimya tekniklerinden ve aygıtlarından yararlanılır. Böylece, nükleer enerji santrallarından teleÂvizyon ekranlarına kadar çok geniÅŸ bir alanÂda, radyasyonun insan saÄŸlığını tehlikeye atıp atmadığı denetlenebilir.
Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum
Bu içerik 19.10.2008 tarihinde Hale tarafından, Fizik - Kimya - Biyoloji Konu Anlatımları bölümünde paylaşılmıştır ve 945 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 0 adet mesaj daha bulunmaktadır.
[Biyoloji] Biyokimya Nedir? | Moleküler Biyoloji, Biyokimya Ve Genetik Bilimleri Arasındaki İlişki - Biyokimyanın Uygulama Alanları orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...