[Ahlak-ı Nebi] Peygamberimiz Hz. Muhammed’in Hayası Ä°le Ä°lgili Hadisler

Allah’ın elçisi Muhammed@ çok iffetli ve utangaçtı; aslında tam manasıyla bir namus sembolüydü. Sahabe’den pek çok kimsenin rivayet ettiÄŸine göre, genç kızlardan daha haya sahibi ve utangaçtı. Hiçbir zaman yüksek sesle veya yakışıksız bir tavırla konuÅŸmamıştır. Alış-veriÅŸ için pazara çıktığında insanların yanından yavaşça ve tebessüm ederek geçerdi. Bazı insanlar Kâbe’nin yanında yıkanırken veya çıplak tavaf ederken Rasulullah@ bu tip davranışlardan hoÅŸlanmazdı. Bir mecliste istemediÄŸi bir ÅŸey duyduÄŸu zaman insanların yüzüne karşı bir ÅŸey söylemezdi. Fakat yüzünün rengi duygularını yansıtır ve ashabı da böylece ihtiyatlı olurdu.

Ebu Said el-Hudri şöyle demiÅŸtir: ” Rasulullah bakire kızdan daha hayâlıydı. Ashabı, Rasulullah’ın@ bir ÅŸeyden hoÅŸlanıp hoÅŸlanmadığını yüzünden anlardı’

Hz. AiÅŸe, Resulullah’ın@ hayâsızca, aÄŸzının içi görülecek ÅŸekilde güldüğünü görmediÄŸini, sadece gülümsemekle yetindiÄŸini söylemiÅŸtir.

Cabir b. Semüre’nin rivayetine göre Rasulullah@ konuÅŸkan deÄŸildi. Açık ve sükûnetle konuÅŸurdu. Hz. AiÅŸe şöyle demiÅŸtir: ” Rasulullah@ sizin konuÅŸtuÄŸunuz gibi hızlı konuÅŸmaz, yanındakilerin daha sonra hatırlamalarını kolaylaÅŸtıracak ÅŸekilde kelimeler arasında bir müddet duraklardı.” Ä°bni Ömer’in anlattığına göre Ensar’dan bir zat, kardeÅŸini hayali olmaya karşı ikaz ederken, oradan geçen Rasulullah@ şöyle demiÅŸtir: ” Onu yalnız bırak, hayâ imanın parçasıdır.”

Ä°mran b. Hüseyin’in rivayetine göre Rasulullah@ ‘Hayâ imandandır ve hayâlı olan kiÅŸi ise Cennet’tedir. Ahlaksızlık kalbin katılığındandır. Kalbi katı olan kiÅŸi ise Cehennem dedir .” buyurmuÅŸtur.

Zeyd b. Talha’ nın rivayetine göre Rasulullah@ şöyle demiÅŸtir: ” Hayâ ve iman bir aradadır; biri gittiÄŸinde diÄŸeri de peÅŸinden gider’

Yine aynı ÅŸahsın rivayetine göre Rasulullah@ ” Her dinin bir hususiyeti vardır ve Ä°slam in hususiyeti ise hayâdır ‘ buyurmuÅŸtur.

Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiÅŸtir: ” Rasulullah (sunulan) hiçbir yemek hakkında yorum yapmamıştır. Ä°stediÄŸinde yemiÅŸ; istemediÄŸinde ise (menfi bir yorum yapmadan) bırakmıştır ”

Enes’in rivayetine göre de Rasulullah@: ” Kaba söz ayıptan baÅŸka bir ÅŸey getirmez. Hayâ da girdiÄŸi yeri süsler :’ buyurmuÅŸtur.

Hz. AiÅŸe’nin bir rivayetinde Peygamber@ şöyle demiÅŸtir: ” Cezasını ben bile çekecek olsam, hiç kimsenin kabahati hakkında konuÅŸmak istemem ‘ ( MiÅŸkat )

—–

Ä°bni Mes’ud, Rasulullah’in@ şöyle dediÄŸini rivayet etmiÅŸtir: Ashabımdan hiç kimse bana bir diÄŸeri hakkında bir ÅŸey söylemesin. Çünkü, hiç birinizin yanına (ön yargılı ) kötü niyetle çıkmaktan hoÅŸlanmam.

Abdullah b. Müslim’in rivayetine göre Rasulullah@ : ” Hayâ önceki peygamberlerin dinlerinin bir parçasıdır. Ondan yoksun olan her istediÄŸini yapabilir’ demiÅŸtir.

Resul Muhammed’in@ çok hayalı ve iffetli bir insan olduÄŸu tarihi bir vakıadır. Kendi örnek hayatıyla bunu ashabına talim ettirmiÅŸtir.

O her iÅŸini kendisi yapardı. Sahabe’den iki kiÅŸinin anlattığına göre Resulullah’ı@ görmek için evine gittiklerinde onu bir tamir iÅŸiyle uÄŸraşırken buldular. Onlar da Rasulullah’a@ yardım ettiler. Ä°ÅŸ bittiÄŸinde Allah’ın Resulü@ onlara dua etti.

Muhammed@, daha çocukken Kâbe’nin tamirine taÅŸ taşıyarak yardım etmiÅŸti. Kâbe deki cami ve Medine’deki Mescid-i Nebevi’nin inÅŸasına katılmıştı. Hendek Savaşı’nda Medine’nin müdafaası için hendek kazmıştı. Evde ve dışarıda sıradan insan gibi çalışmıştı. Peygamberlik veya Medine Devleti’nin BaÅŸkanlığı gibi, büyük vazifelerin olması gereken ayrıcalığını hiçbir zaman göstermemiÅŸtir. Bir tüccar ve peygamber olarak Mekke de, Devlet BaÅŸkanı ve Allah’ın Resulü olarak Medine’de statü olarak çok mütevazı bir hayat yaÅŸamıştır. Statü olarak Mekke’de tüccardan, Medine’deki Devlet BaÅŸkanlığına yükselmesi, onun mütevazı ve ahlak timsali hayatına en ufak bir deÄŸiÅŸiklik getirmemiÅŸti. Vefatından önce devleti güneyde Yemen den, kuzeyde Suriye’ye kadar yayıldığında ahlakı ve tevazuu aynıydı.

Enes’in anlattığına göre, Rasulullah@ develere yaÄŸ sürmüş, keçi ve develeri kendi elleriyle damgalamıştır. Rasulullah@ sahabeden Habbab b. el-Eret’i bir savaÅŸta görevlendirmiÅŸti. Habbab’ın evinde baÅŸka erkek yoktu, kadınlar da süt saÄŸmasını bilmiyorlardı. Rasulullah@, her gün evlerine giderek keçi ve sığırlarını saÄŸmıştır. Medine’deki cariyeler ona gelerek yardım etmesini isterlerdi. Rasulullah’ da@ çekinmeksizin onlarla gider ve iÅŸlerine yardım ederdi. Abdullah b. Ebi Evfa’nın söylediÄŸine göre Rasulullah@ hiç kibir göstermeksizin veya aÅŸağılanma gibi hisse kapılmadan dul ve muhtaçların iÅŸlerini yapardı.

Rasulullah@ mescidde tam namaza durmak üzereyken bedevinin biri gelerek, gömleÄŸini tutmuÅŸ ve; “Biraz iÅŸim var, sonraya bırakırsam unutabilirim. Bu yüzden evvela iÅŸimi gör’ demiÅŸti. Bunun üzerine Peygamber@ hemen mescidde çıkarak bedevinin iÅŸini görmüş ve daha sonra namaz kılmıştır.

Abdullah b. Mes’ud, Resulullah’ın@ şöyle dediÄŸini rivayet etmiÅŸtir. ” Size kimlerin Cehennem’den, Cehennem’in de kimlerden uzak tutulduÄŸunu söyleyeyim mi? Nazik müşfik ve yanında kolay yaÅŸanılabilen, cana yakın ve yumuÅŸak huylu insanlar’ ( Siret Ans. 1/65-66 )

Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 24.11.2007 tarihinde Erkan tarafından, Dinimiz Ä°slam | Ä°slam Büyükleri bölümünde paylaşılmıştır ve 10575 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 0 adet mesaj daha bulunmaktadır.

[Ahlak-ı Nebi] Peygamberimiz Hz. Muhammed\'in Hayası İle İlgili Hadisler orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...