Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Suikastler Tarihi | Jül Sezar (Julius Cesar) | M. Ö 101 – Roma


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 21.11.2007 tarihinde Erkan tarafından, Yerli ve Yabancı Önemli Tarihi Suikastlar bölümünde paylaşılmıştır ve 6240 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Jül Sezar, M.Ö 101 yılında Roma’da soylu bir ailenin oÄŸlu olarak dünyaya geldi. SaÄŸlam bir eÄŸitim gördüğü gibi, ailesi tarafından bir silahÅŸor olarak yetiÅŸtirilmiÅŸti. Edebiyata ve güzel sanatlara aşırı bir düşkünlüğü vardı.

Fakat bu genç adam, dünya zevklerine, içkiye ve kadınlara karşı da aynı ilgiyi duyar, bu arada kendisine açılan erkek kollarına hiç çekinme duymadan vücudunu teslim ederdi. OlaÄŸanüstü bir hatip, yaman bir binici, kadınları baÅŸtan çıkarmada eÅŸi bulunmaz bir ustaydı. Roma’da genelev sokağında bir oda tutarak yıllarca sefahat içinde yaÅŸamıştı.


Annesi Auralia, bu çok yakışıklı, güzellikte mitoloji kahramanları Adonis ve Paris’le eÅŸ tutulan oÄŸluna para yetiÅŸtirmekte güçlük çekiyordu. Jül Sezar, parası tükenince, arkadaÅŸlarından ve düşüp kalktığı yosmalardan borç alır, bir daha da ödemezdi. Onlara şöyle derdi yalnızca:

“Dostlarım, Roma Ä°mparatorluÄŸunu pençeme alacağım güne kadar bana zaman veriniz…”

Yirmi yaÅŸlarındayken. Ä°mparator Sulla’nın can düşmanı Marius’un yeÄŸeni olduÄŸu için, Roma’dan kaçmak zorunda kaldı. Anadolu’ya kaçmak isterken korsanların eline düştü. Korsanlar onu Antalya’ya götürmüşler ve kurtuluÅŸ parası olarak 20 talent istemiÅŸlerdi. Genç delikanlı kendisine biçilen bu fiyat karşısında küplere binmiÅŸ ve :


“Hayvanlar!., Ben 20 talentlik bir tutsak mıyım? Yakaladığınıza iyi bakın, size 50 talent getirteceÄŸim!..)” diye bağırmıştı.

Roma’daki ailesine bir mektup göndermiÅŸ, para gelinceye kadar da korsanlarla al takke ver külah bir hayat yaÅŸamıştı. Onlarla içki içiyor, ÅŸiirler okuyup oyunlar oynuyordu. Ara sıra da korsanlara :

“Hayvan herifler!.. Elinizden bir kurtulursam, göreceksiniz hepinizi astıracağım!..” diyordu. Korsanlar, bu deli dolu gencin sözlerini ciddiyi almazlar, gülmekle yetinirlerdi.

Parası gelince özgürlüğüne kavuÅŸtu ve Ege bölgesindeki Milet kentine gitti. Buradan saÄŸladığı birkaç gemiyle, kendisini tutsak eden korsanların üzerine giderek, onları Antalya açıklarında yakaladı. Hepsini zincire vurup Bergama’ya götürdü, Vali’nin vereceÄŸi emri beklemeden hepsini astırdı.

Roma’ya dönüp siyasi hayata atıldığında 33 yaÅŸlarındaydı. Yakın arkadaÅŸlarından biri, Jül Sezar’a siyasi tutkuları olduÄŸunu söylediÄŸinde ondan ÅŸu karşılığı aldı :

“Ne diyorsun sen! Makedonyalı Büyük Ä°skender’in hayatını okumadın mı? O benim yaşımdayken bütün dünyayı ele geçirmiÅŸti. Ben daha ne yaptım?”

Kırk bir yaşına geldiÄŸinde, Roma’nın seçkin kiÅŸilerinden biri olmuÅŸtu. Çağının ünlü generallerinden Crassus ve Pompeus ile üçlü bir anlaÅŸma yaparak kendisini “Konsül / Devlet BaÅŸkanı” seçtirtti. Dostlarına ve düşüp kalktığı kadınlara olan 1300 talent borcunu ödemek için Galya ValiliÄŸi’ni de üzerine aldı. Bu yetki kendisinde olmasına raÄŸmen Senato ses çıkaramadı. Çünkü Jül Sezar’ın Galya Valisi olarak Roma’dan uzaklaÅŸması ihtimali hem Senato’nun hem de Pompeus’un iÅŸine geliyordu. Bu nedenle Galya dışında bazı eyaletleri de ona baÄŸladılar.


Jül Sezar’ın amacı, Galya’da kendine baÄŸlı bir ordu kurmak ve Roma’nın üzerine yürüyerek diktatör olmaktı. Konsüllük süresi bir yıl sonra bitince Jül Sezar Galya’ya gitti. Sekiz yüzden fazla kenti olan bu zengin ülke onun borçlarını ödedikten baÅŸka, gerekli adamları satın alacak ölçüde zenginleÅŸmesine de yetti. SavaÅŸlarda ele geçirilen 1 milyon tutsağın köle olarak satışından eline gecen para, Jül Sezar’ın en güçlü silahı olmuÅŸtu. Romalılar yüz yirmi yıl içinde Galya’nın ancak Güney bölgelerini ele geçirebilmiÅŸlerdi, Sezar sekiz yılda bütün Galya’yi Roma imparatorluÄŸu sınırları içine kattı.

Bu sıralarda Crassus, DoÄŸu’da Fırat ırmağı kıyılarında Partlara yenilerek ölmüş ve Pompeus Roma’nın tek egemeni durumuna gelmiÅŸti. Pompeus mutlu ye kaygısız bir yaÅŸantı içindeydi. Oysa çevresindekiler. Jül Sezar’ı iyi tanıdıklarından, Pompeus’a sık sık ÅŸu soruyu soruyorlardı :

“Sezar, Roma üzerine yürürse, onu durdurup geri püskürtecek askerleriniz var mı?”

Pompeus gururla gülümsüyor:

“Kaygılanmayın, Ä°talya’nın neresinde olursa olsun, ayağımla yere vurduÄŸumda oradan ordular fışkırtırım,,” diyordu. Oysa elinde hazır ve kendine baÄŸlı bir ordusu yoktu. Sezar ise, kendisine ölesiye baÄŸlı bir ordu kurmuÅŸtu. Roma generallerinden hiç birine benzemiyordu. Askerleriyle birlikte oturup ÅŸarap içer, onlarla zar atıp kumar oynar, en kaba ve cıvık ÅŸakalar, arkadaÅŸlıklar yapardı. Fakat savaÅŸlarda deÄŸiÅŸir, gerçek bir komutan kesilirdi.

M.Ö. 50 yılında, kasım ayının ilk gününde toplantı durumundaki Senato’ya bir haber ulaÅŸtı :

“Sezar, sekiz lejyondan kurulu ordusuyla, Alplerden Güney’e doÄŸru iniyor.”

Pompeus, beklemediği bu haber karşısında çok şaşırmıştı. Daha önceki sözünü unutmayan bir dostu:

“Haydi ayağını yere vur da ordular fışkırsın, zamanı geldi..:” diyerek Pompeus’la alay etmiÅŸti. Pompeus ve Senato’daki taraftarları. Jül Sezar’a ÅŸu haberi saldılar:

“Sezar askerlerini hemen terhis etmeli ve geriye yalnızca bir lejyon bırakmalı, ayrıca Galya ValiliÄŸinden de istifa; ederek, Roma’ya sıradan bir yurttaÅŸ olarak girmeliydi.”

Sezar, bu ÅŸartları kabul etmedi ve savaÅŸtan baÅŸka çıkar yol olmadığını anladı. Roma üzerine yürüyüşe geçtiÄŸinde Pompeus hazinesini bile almaya vakit bulamadan, taraftarlarıyla birlikte Adriyatik denizindeki donanmasına binerek Epir’e kaçtı.

Jül Sezar’ın donanması yoktu, mevsim de kıştı. Varını yoÄŸunu askerlerine dağıtmış, meteliksiz kalmıştı. Hızlı bir yürüyüşle karadan dolaşıp Yunanistan’ın Epir bölgesine girdi. Pompeus ve taraftarlarının 47 bin kiÅŸilik yaya, 7 bin kiÅŸilik de atlı ordusu vardı. Sezar’ın ordusu daha küçüktü. Emrinde 22 bin yaya ve bin atlı askeri vardı.

Savaş, yalnızca Jül Sezar ve Pompeus arasında geçmiyordu. Kısa süre içinde bütün Roma İmparatorluğuna yayılmış, bir iç savaş halini almıştı. Bir tarihçi, bu dönemi şöyle anlatmaktadır :

“Bütün Senato bu savaşın içindeydi. Ordular da öyle. Hepsi Roma kanı taşıyan askerlerden kurulu 11 lejyonla öteki 18 lejyon amansızca çarpışıyorlardı. Galyalılar ve Germenler Jül Sezar’ı tutuyorlardı. Trakya, Sicilya, Yunanistan, Makedonya ve DoÄŸu Pompeus’la birlikti. SavaÅŸ Ä°talya’da baÅŸladı, oradan Galya’ya ve Ä°spanya’ya sıçradı; Batı’dan dönerek bütün ÅŸiddetini Epir ve Tesalya üzerine topladı; Mısır’a kadar uzandı. Küçük Asya’ya el attı ve alev ancak Afrika’da söndürülebildi…”

Yunanistan’da Farsalos bölgesinde iki ordu arasında korkunç bir meydan savaşı olmuÅŸ ve Sezar, Pompeus’un ordusunu darmadağın etmiÅŸti. Pompeus, Mısır Kralı Ptolemeus’un yanına kaçmaktan baÅŸka çare bulamamıştı. Roma artık Jül Sezar’ın “pençeleri” arasındaydı. Dört bin kiÅŸilik seçme bir orduyla, Pompeus’un arkasından Mısır’a gitti. Ptotemeus, başına gelecekleri anladığından, Pompeus’un kafasını keserek Jül Sezar’a gönderdi. Sezar burada, Ptolemeus’un kız kardeÅŸi Kleopatra’yla uzun bir aÅŸk hayatı yaÅŸadıktan sonra onu Mısır Kraliçesi yaptı. Sonra M.Ö. 47 yılında Anadolu’ya girerek Pontus Kralı Pnarankes’i yendi. SavaÅŸ beÅŸ gün sürmüş, Sezar durumu Roma Senatosuna ÅŸu üç kelimeyle bildirmiÅŸti:

“Veni, vidi, vici.” (Geldim, gördüm, yendim.)

Aynı yıl Roma’ya dönerek Ä°mparator oldu. Önce 1 yıl için diktatör ilân edildi. Senato daha sonra bu yetkiyi 10 yıla çıkardı. Aradan çok geçmeden de Jül Sezar, ömür boyunca diktatör seçildi.

Koyu Cumhuriyetçiler ve soylular, Roma Ä°mparatorluÄŸunun diktatörlüğe kaymasından tedirgin olmuÅŸlardı. Sonunda, Sezar’ı öldürüp Cumhuriyeti kurtarmak için gizli bir örgüt kurdular. Bu örgüte, Sezar’ın yetiÅŸtirmesi, bir söylentiye göre de, düşüp kalktığı kadınlardan Servilia’dan doÄŸan öz oÄŸlu Brütüs de girmiÅŸti. Örgüt, suikast için M.Ö. 44 yılının 15 martını seçmiÅŸti. Bir kâhin ona daha önceden, “15 marttan sakın” demiÅŸti. Bir gece önce de karısı kötü bir rüya görmüş ve Jül Sezar’ın sokaÄŸa çıkmamasını istemiÅŸti. O sabah yolda, Kâhin’e rastlamış ve :

“Ä°ÅŸte 15 mart geldi…” demiÅŸti. Kâhin de Jül Sezar’a ÅŸu karşılığı vermiÅŸti :

“15 mart geldi, ama daha bitmedi…)”

Jül Sezar, Senato’ya gelince suikastçılar çevresini sardılar. Hançerleri harmanilerin altında gizliydi. İçlerinden biri, siyasi hükümlü olan kardeÅŸinin bağışlanmasını diledi. Sezar onu dinlerken, suikastçılar hançerlerini çekip saldırdılar. Titilus adlı bir soylu, Jül Sezar’ın harmanisini omuzlarından tutarak aÅŸağı doÄŸru yırttı. Sezar, ilk önce kendini savunacak oldu, fakat vücuduna saplanmak için havaya kalkan hançerlerden birini Brütüs’ün tuttuÄŸunu görünce:

“Sen de mi oÄŸlum Brütüs!?..” diye bağırdı ve harmanisini başına örterek, kendini hançer vuruÅŸlarına bıraktı.

Tam 23 yerinden hançerlenen Jül Sezar, cansız yere serildi. Suikastçılar, Sezar’ın ölümünden halkın sevinç duyacağını sanmışlardı. Kanlı hançerlerini Roma halkına göstererek :

“Zalimin vücudu ortadan kalktı!..” diye bağırıyorlardı.

Fakat, Roma halkının tepkisi, umdukları gibi olmadı. Halk, “katillere ölüm!.” BaÄŸrışlarıyla ayaklanınca kaçmak zorunda kaldılar. O sırada, Senato’nun Jül Sezar’ı öldürenleri bağışladığı öğrenilince halk Senato’ya saldırdı. Yapıyı ateÅŸe verdiler. Halkın ayaklanması üzerine Sezar’ın katilleri Roma’dan kaçtılar ama, peÅŸleri bırakılmadı.

Bunlardan, Sezar’ın çok sevdiÄŸi Brütüs, Makedonya’da yakalanacağını görünce intihar etti.

(Visited 10 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 21.11.2007 tarihinde Erkan tarafından, Yerli ve Yabancı Önemli Tarihi Suikastlar bölümünde paylaşılmıştır ve 6240 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 1 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Suikastler Tarihi | Jül Sezar (Julius Cesar) | M. Ö 101 - Roma orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleYürüyen Köşk | Atatürk'ten Bir Çevre Dersi Sonraki MakaleKılıç Kalkan Oyunu | Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu'nun BaÅŸÅŸehri Ve Kılıç Kalkan Oyunu'nun Ä°lk DoÄŸduÄŸu Yer Bursa - Tarihi - Kılıç Kalkan Kı..

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz