Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Seramik Ve Çini Sanatı


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 25.09.2007 tarihinde hale tarafından, Türk Kültürü ve Geleneklerimiz bölümünde paylaşılmıştır ve 5068 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


SERAMİK, ÇİNİ

Toprak, endogen granit kayaların doğanın aşındırmasıyla ufalanması sonucu meydana gelmektedir.Toprağın her türü seramik için uygun değildir. Kullanıma elverişli toprak ise kildir.Kil, dünyanın ana maddesidir.Killerin plastik özellikleri nedeni ile şekillendirme imkanlarına sahip bulunmaları ve şekillerini pişirme sureti ile koruyabilmeleri esasına dayanan seramik endüstrisi dünyanın en eski endüstrilerinden sayılmaktadır.


Killerin, suyla karıştırıldıklarında, plastik özellikleri olan, kolayca biçimlendirilebilen bir hamura dönüşme, pişirildikten sonra da sert, sağlam, değişmez bir yapı kazanma özelliklerine dayalı çömlek üretme sanatı.Anorganik maddelerin herhangi bir usul ile şekillendirilip, pişirilmesi ile meydana gelen ürünlere seramik denir.

Seramik hammaddesi kil olup elde, kalıpta veya tornada biçimlendirilmiş, fırınlanmış her tür eşyanın genel adı.Porselenden pişmiş toprak malzeme yedek her türlü obje sözcüğün kapsamına girer.Seramiğin tarihçesi insanların ateşi bulmaları ile başlamaktadır.Suyu taşımak, muhafaza edebilmek için kaplar yapma zorunluluğundan seramik doğmuştur.Yüzyıllar boyunca, kap kacak yapımında kullanılmış, gerek eski çağlarda gerekse günümüzde yapı tuğlası üretiminde yararlanılan bir gereç olmuştur.

ÇeÅŸitli kültürlerin yaÅŸadığı bir bölge olması sebebiyle Anadolu’da yapılan birçok arkeolojik kazı sonucu tarihe ışık tutan seramik eserlere rastlanmıştır. Ä°lk kez yeni taÅŸ döneminde çıkan seramiÄŸin en eski örnekleri Anadolu’da, Hacılar, Çatalhöyük, Beyce Sultan, Demirci höyük vb. arkeoloji kazılarında bulunan seramik kaplardır.Bu yapıtlar bezemelerinin yanı sıra biçimleri ile de dikkat çekmektedirler.M.Ö. 3500 Kalkalitik devir, M.Ö. 2500 – 1000 Truva, Hitit, M.S. 11. Ve 13. Yüzyıllarda Selçuklu, 10. Yüzyılda Anadolu’ya gelen Osmanlılar, Selçuklulardan kalan seramik kültürünü sürdürerek 15. Yüzyılda kendi özelliÄŸini oluÅŸturmuÅŸ, belli dönemlere damgalarını vurmuÅŸ ve hepsi birbirinden güzel örnekler bırakmışlardır.


İlk kaynaklarını Anadolu dışındaki Türk seramiğinden alan Anadolu seramik sanatı, Osmanlı devrinde tamamen kendine özgü bir gelişme göstermiş, tercih edilen, ihraç edilen eserler vererek ilgi görmüştür.Hokka, kase, ibrik, sürahi, kadeh, kandil, kupa, gülabtan, buhurdanlık, tütsü kabı vb., tabaklar sert beyaz hamur, sır altı tekniğiyle yapılmıştır.

Seramik malzeme üretiminde kullanılacak olan kil, üretilecek malzeme türüne göre, karıştırıcı, ıslatıcı makinelerde şekillendirilebilmeleri için gerekli su miktarı ilave edilmek suretiyle homojen bir hamur elde edilmeye çalışılır.Seramik malzemesi, elle, kalıplama, presleme, döndürme, filaj veya etraj, döküm teknikleri ile şekillendirilmektedir.

Pişirilen ürünlere bisküvi adı verilmektedir.Bisküvi halindeki yarı mamul üzerine; yapılacak desen, şekil veya yazıların sınırları (konturlar) özel olarak hazırlanmış aydınger (iğnelenmiş desenli) şablonlar yardımı ile odun kömürü tozu ile desen işlenmektedir.Bu desen tahrirlenip (çinilerde bezeme örgelerinin çevresini dolanan ince kontur) içleri boyanmaktadır.Boyalar genellikle büyük kısmı ithal maddelerden yapılan boyalardır.

Seramik yapıtlar üzerine çeşitli usullerle kaplanan şeffaf sırlarda: ****l oksitler katılarak hazırlanan sır reçeteleri değişen yüksek derecelerde renk veren sır tipleri kullanılmaktadır.Renk veren ****l oksitler tek başlarına kullanıldığı gibi, bir kaçı bir arada kullanılarak hazırlanan reçetelerle değişik renkler veren sırlar elde edilebilir.Renklendirmede kullanılan ****l oksitler; krom, demir, kalay, bakır, kobalt, manganez, zirkon, nikel, vanadyum, rutil olup tek veya karışım halinde kullanılır.Kalay, titanyum, antimuan opak sırlar elde etmek için kullanılan üç maddedir.

Bir parçayı sırlamadan önce sırrın yüzeye çok iyi tutunması yüzeyin temizliği ile doğrudan doğruya ilgilidir. Bu amaçla bisküvi akar su altında kısa bir süre tutularak temizlenir. Sır tabakası 1,5 milimetre kalınlığında olmalıdır.Sırrın kalınlığı kabarcıkların oluşması gibi kusurlara yol açabilmektedir. Yeterince kalın olmayan sırlar ise kel alanlar oluşturur. Sır ürüne fırça, dökme, daldırma, majolika gibi tekniklerle sürülmektedir.

DesenlenmiÅŸ (dekorlanmış) ve sırı sürülmüş yarı mamuller geleneksel yöntemlerle fırınlarda piÅŸirimi yapılmaktadır.Åžekillendirilen, kurutulan parçalar süreksiz veya sürekli fırınlarda sürekli veya süreksiz fırınlarda, çanak, çömlekler açık ateÅŸte, ince ürünler örtülü fırınlarda piÅŸirilmektedir.Çini genellikle mimariye baÄŸlı yapıtlarda kullanılmakta, günlük yaÅŸamda kullanılan kap vb. ise seramik denilmektedir.”ÇİNÄ°” kelimesinin ‘i’ ilgi harfiyle türetilmiÅŸ olması ilk bakışta çiniciliÄŸin Çin’den geldiÄŸi kanısını uyandırmaktadır.ÇiniciliÄŸin Türklere özgü bir sanat olduÄŸu sanat tarihi uzmanlarınca kabul edilmektedir.

Mimaride kullanılan Çiniye 18. Yüzyıla kadar “KaÅŸi”, çini eÅŸyaya (tabak, vazo, kase vb.) de “EVANÄ°” (kapkacak) adı verilmekteydi.O dönemde Çin’den ithal edilen porselenlerin ün kazanmalarından ötürü, Türk yapısı “KaÅŸi” ye kalitesinin yüksekliÄŸini vurgulamak için “ÇİNÄ°” denmeye baÅŸlanmıştır.


Orta Asya’da geliÅŸen seramik sanatının bir kolu olan çinicilik, Selçuklularla Anadolu’ya girmiÅŸtir.Osmanlılarda mimari süslemede çok önemli yeri olan çini, cami, medrese , türbe, sarayları süslemekte kullanılmıştır.Ä°lk Osmanlı devri çinileri Selçuklu geleneÄŸinin devamıdır.Figürlü geometrik yazı, nebati süslemelerle sarı, yeÅŸil renkler farklı kullanılmıştır.Bizanslılar zamanında bir seramik merkezi olan Ä°znik, Osmanlı Ä°mparatorluÄŸunun da en önemli çini merkezi olarak 14. Yüzyıldan, 18. Yüzyıla kadar üstünlüğünü korumuÅŸtur.

17. yüzyılda önemini yitiren Ä°znik atölyeleri yanında Kütahya’da Ä°znik tekniÄŸine eriÅŸememekle beraber 15.yüzyıldan itibaren bir çini, seramik merkezi olarak varlık göstermiÅŸtir.Kütahya iÅŸi seramikler mavi, kırmızı, sarı, mor, yeÅŸil renklidir.18. yüzyılda bölgesel özellik gösteren Çanakkale seramikleri ortaya çıkmıştır.Osmanlı döneminde daha çok saray, cami, medrese, türbeler için üretilen seramikler, 17. Yüzyıldan sonra yozlaÅŸmaya baÅŸlamıştır. Cumhuriyet dönemine kadar Kütahya, Çanakkale seramikleri, Fransa’dan çamuru getirilerek yapılan Yıldız Porselenleri görülmektedir.

18. yüzyılda Ä°znik’teki çinicilik sanatı tamamen kaybolmuÅŸtur.Aynı yüzyılda en güzel örneklerini veren Kütahya çinileri, bu yüzyıl sonunda gerilemeye baÅŸlamış, 19. ve 20. yüzyılda eski Ä°znik çinileri motiflerinin taklitlerine dönülmüştür.Günümüzde çini merkezi Kütahya’dır.Burada daha ziyade Selçuklu renk, desenler taklit edilerek üretim yapılmaktadır.

ÇÖMLEK:

Çömlek / çölmek, çözülmüş çamurdan yapılmış toprak tencere.Çömlekçilik, Anadolu’da çok eskiden beri yapıla gelmiÅŸ el sanatlarından biridir.Çamur, kolaylıkla elde edilen hammaddelerin en eski, kullanışlı olanıdır.YumuÅŸakken kırılmadan biçimlendirilebilir. Çömleklerin elle yapımında uygulanan temel yöntemler çimdik, fitil, levha, modeldir.

Özlü çamurdan elle veya çömlekçi çarkından geçirilerek çeÅŸitli ölçülerdeki kalıplara dökülüp form kazandırılmaktadır.Fırınlarda piÅŸirilerek, sırlanan veya sırlanmadan yapılan toprak çanak, çömlek, testi, vazo, küp vb. yapma sanatı olarak tanımlanabilir.Anadolu’da üretilen çömlekler genellikle sulandırılmış çamurla sırlanmakta, çömlekler açık ateÅŸte piÅŸirilmektedir.Günümüzde fonksiyonel olarak yapısı kaybolmaya baÅŸlayan, ancak kullanım alanlarında deÄŸerlendirilen çömlekçilik sanatı birkaç yörede az sayıda ustasıyla devam etmektedir.

(Visited 5 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 25.09.2007 tarihinde hale tarafından, Türk Kültürü ve Geleneklerimiz bölümünde paylaşılmıştır ve 5068 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 0 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Seramik Ve Çini Sanatı orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleÖlmeye yatmak... Sonraki MakaleFotoÄŸraflarla Gazi Mustafa Kemâl Atatürk | Atatürk'ün Yurt Gezilerinde ÇekilmiÅŸ FotoÄŸrafları

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz