Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Şems-i Tebrizi (d. 1185 – ö. 1247) | Azeri Türklerinden “Şemseddin” Dinin Güneşi Lâkabıyla Anılmıştır – Şems-i Tebrizin 40 Kuralı


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 21.09.2009 tarihinde Hale tarafından, İslam Büyüklerimiz | Hanım Sahabiler bölümünde paylaşılmıştır ve 1269 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Şems-i Tebrizi

(1185 – 1247)


Şems-i Tebrizi, Tebriz’de 1185 yılında dünyaya gelmiştir. Asıl ismi Mevlana Muhammed’dir. Melik Dad oğlu Ali adında bir zatın oğludur ve “Şemseddin” yani dinin güneşi lâkabıyla anılmıştır. Azeri Türklerindendir.

Şems-i Tebrîzî


Daha küçük yaşlarda, manevi ilimleri tahsilde gösterdiği kabiliyetle dikkat çeken Şems, din ilimleri tahsilden sonra, genç yaşlarında Tebrizli Ebubekir Sellaf’a mürid olmuş, ününü duyduğu bütün meşhur şeyhlerden feyz almaya çalışmış ve bu sebeple diyar diyar dolaşmıştır. Bu gezginliğinden dolayı kendisine “Şemseddin Perende” (uçan Şemseddin) denilmiş, ayrıca Tebriz’de tarikat pîrleri ve hakikat arifleri ona Kâmil-i Tebrizi adını vermişlerdir.

Şems-i Tebrizi yaklaşık 1503 müridi Rumi’nin şiiri “Divan-ı Kebir” den bir sayfa

Daha sonraları Secaslı Şeyh Rukneddin, Tebrizli Selahaddin Mahmut ile mutasavvıf Necmüddin Kübra’nın halifelerinden Centli Baba Kemal’e intisap ederek onlardan feyz almıştır. Muhammed’in ahlakını örnek alan Şemseddin-i Tebrizi, devamlı bir arayış içerisinde olmuş, manevî bir işaret üzerine de Mevlana’yı arayıp bulmuştur.

Dünyaya, kılık ve kıyafete önem vermeyen Şems, Mevlana ile üç-üçbuçuk yıl süren beraberliği neticesinde onun hayatında yeni ufukların açılmasına vesile olmuş, onu ilahî aşkın potasında eriterek, kâmil bir Hak aşığı yapmaya muvaffak olmuştur. Şems-i Tebrizi Şam’a döndüğünde, Mevlana Celaleddin için onun yokluğu dayanılmazdır. Şems’in varlığını kabullenememiş kimseler, Mevlana Celaleddin‘e ileri geri laflar etmişlerdir.


Konya’daki Türbesi

Mevlana‘nın bu kimselerden birine verdiği cevap şöyledir:“Onun ışığı vurmazdan önce ölü bir nakıştım sadece taş duvarlarınızda. O, elindeki yay ile vurmazdan önce tellerime; hep aynı nameyi çalıp söyleyen, kendi sesine yabancı bir kuru rebaptım. Ben onun avucunda bağlar, bahçeler ağaçlar görür; deryalar gibi geniş, deryalar kadar berrak sular görürüm. Onun avucunda çıkan ağaçların gölgesinde dinlenirim. Lâkin siz bunların hiçbirini göremezsiniz.” der. Bir süre sonra Şems, Celaleddin’in oğlu Sultan Veled’in çağrısı üzere Konya’ya geri gelir. Celaleddin, bir daha şehirden ayrılmasın diye, onu bir kızla evlenmeye ikna eder; bu kız Celaleddin’in evinde evlâtlık olan Kimya Hatun’dur. Kimya Hatun’a gizliden aşık olan, Mevlana’nın küçük oğlu Alaaddin bu durumu hazmedemez ve Şems aleyhtarlarının yanında yer almaya başlar.

Şems Hicri 645 Miladi 1247 tarihinde Mevlana’da meydana gelen büyük değişikliği hazmedemeyenler tarafından öldürüldü..

Bu gün Konya’da Şems makamı olarak bilinen, halk ve bilhassa Mevlevilerce Mevlana türbesinden önce ziyaret edilen bu mescit-türbe de mevcut sanduka, boş bir sanduka mı, yoksa Mehmet Önder Bey’in bir hatırasında anlatıldığı gibi, Şems gerçekten burada mı gömülüdür, bu da bilinmez.

Hoy’daki makamı

Niğde’deki Kesikbaş Türbesi de Şems’e izafe edilir. Bunlardan ayrı olarak Tebriz’de Geçil denilen mezarlıkta, Hoy’da, Pakistan’ın Multon şehrinde Şems türbeleri veya makamları vardır. Bunlar çeşitli rivayetlerle süslenmiştir. Pakistan’lıların söylediklerine göre de Şems, Konya’dan bir gece yarısı gizlice ayrılmış, batı İran’da Hoy şehrine hareket etmiş ve orada yerleşmiştir. Şems-i Tebrizi Hoy’da ölür ve orada gömülür. Mezarı, Unesco Dünya Kültür Mirası’na aday gösterilir. Bir rivayete göre, Mevlana’nın küçük oğlu Alaaddin de, Şems’i öldürenler arasındadır.

Şems’in Konya’daki türbesi küçük, mütevazı, adeta saklanmış bir yerdir. Mevlana’nın o ihtişamlı türbesinin yanında -ki Mevlana “en güzel türbe Gökkubedir” der- sade, sakil ve sıradandır.

Bakınız, Mevlânâ Celaleddin-i Rumi Düşünce adamı ve Mevlevi yolunun öncüsüdür.

Atatürk Ve Mevlana | Atatürk’ün Mevlana Hakkında Söyledikleri – Atatürk’ün Anıları Mevlana’yı hakkıyla tanımak ve benimsemek…

Mevlana’dan Öğütler..

Divan-ı Kebir – Büyük Divan | Mevlana Celaleddin Rumi’nin Söylediği İlahi Aşk Şiirlerinden Oluşan 44 Bin 8 Yüz 34 Beyitlik Nazım Eser – Divan-ı Kebir’den Gazel Ve Rubai Örnekleri – Türkçe’de Divan-ı Kebir…

Konya Mevlana Hazretleri Dergahı Ve Türbesi | Mevlana Celaleddin-i Rumî (1207-1273) “Gel, gel, ne olursan ol, yine de gel”

Mevlana Haftası | 2 – 9 Aralık – Mevlânâ Celaleddin-i Rumi Kimdir? Hikayeleri Nelerdir? Kadın bir Nur’dur sevgili değil, kadın yaratıcıdır yaratılmış de

(Visited 15 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 21.09.2009 tarihinde Hale tarafından, İslam Büyüklerimiz | Hanım Sahabiler bölümünde paylaşılmıştır ve 1269 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 2 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Şems-i Tebrizi (d. 1185 - ö. 1247) | Azeri Türklerinden \"Şemseddin\" Dinin Güneşi Lâkabıyla Anılmıştır - Şems-i Tebrizin 40 Kuralı orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki Makale[Parapsikoloji] Paranormal Olay Nedir? Paranormal Deneyim - Yaşanmış Paranormal Deneyimler Sonraki Makale1 Mayıs İşçi Bayramı - 1 Mayıs İşçi Ve Emekçiler Bayramı | İşçi Ve Emekçiler Tarafından Dünya Çapında Kutlanan, Birlik, Dayanışma..

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz