Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Şahin -Şahan Bey( 1877-1920) | İstiklâl Harbinin Şehitlerinden


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 25.06.2008 tarihinde Hale tarafından, Vatan Sevgisi | Åžehitlerimize Özel Bölüm bölümünde paylaşılmıştır ve 1017 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Åžahin Bey

(1877-1920)


Antep’te doÄŸdu. Asıl adı Mehmet Sait’tir. Åžahan Bey olarak da bilinir. Rüştiyeden ayrılıp er olarak Yemen Cephesi’ne gitti. Alayını, mahsur kaldığı Aynelcebel Kalesi’nden kurtardığı için teÄŸmen yapıldı. Balkan Savaşı ile I. Dünya Savaşı’nda Çanakkale, Romanya ve Filistin cephelerinde görev aldı. Mondros AteÅŸkeÅŸ AnlaÅŸması’ndan sonra, Nizip Askerlik Åžubesine atandı. Fransızlar Antep’i iÅŸgal edince, Kilis Kuva-yı Milliye Komutanı olarak iÅŸgal kuvvetleriyle çarpıştı. Uzun süre, Fransızların Antep’e destek kuvvet göndermesine engel oldu. Bostancı sırtlarında Fransızları Antep’e sokmamak için kahramanca savaşırken ÅŸehit düştü.

Antepli Åžahin Bey de Ä°stiklâl Harbinin aziz ÅŸehitlerindendir. Tek başına düşmana meydan okumuÅŸ, “Düşman arabaları cesedimi çiÄŸnemeden Antep’e giremez.” demiÅŸtir. Bu kahramanın hayatı, fedakarlıklarla doludur ve yeni nesil için ibret levhasıdır. Ä°stiklâl Savaşı’nın büyük kahramanlarından Åžahin Bey, 1877 yılında Gaziantep’de doÄŸdu. Asıl adı Mehmed Said’dir. 1899’de Yemen’e er olarak giden Mehmed Said, Yemen cephesinde gösterdiÄŸi muvaffakiyet ve kahramanlık üzerine başçavuÅŸ oldu. Mehmed Said, 1911’de Trablusgarb harbine gönüllü olarak katıldı, Balkan savaÅŸlarında Çatalca cephesinde savaÅŸtı. Galiçya’da 15. Kolorduda savaÅŸan Mehmed Said, 1917 Ekiminde Sina Cephesinde vazife aldı. Tehlikeli vazifelere gönüllü olarak koÅŸan, vatanperverliÄŸi, ahlakı ile dikkatleri üzerinde toplayan Mehmed Said’in rütbesi teÄŸmenliÄŸe yükseltilti. 1918 yılında Ä°ngilizlerle Sina cephesinde cereyan eden ÅŸiddetli bir muharebe neticesinde esir düştü. Mısır’daki Ä°ngiliz esir kampında 1919 Aralık ayı baÅŸlarına kadar esir olarak kalan Mehmed Said, ateÅŸkesden sonra serbest bırakıldı.
Åžahin Bey, 13 Aralık 1919’da Ä°stanbul’a geldi ve Harbiye Nezaretine müracaat ederek vazife istedi. Harbiye Nezareti tarafından Urfa’nın Birecik kazası Askerlik Åžubesi BaÅŸkanlığına tayin olunan Åžahin Bey, Ä°ÅŸgal altındaki Antep’in vaziyetini görerek Antep’te kalmaya karar verdi. Antep Heyet-i Merkeziyesine müracaat ederek vazife isteyen Åžahin Bey, heyetin kendisine Kilis-Antep yolunu kontrol altında tutma vazifesini vermesi üzerine derhal çalışmaya baÅŸladı.


Yıllardır evinden, ailesinden, çocuklarından ayrı kalan Åžahin Bey, kendisine verilen vatan hizmetinin mesuliyetini omuzuna aldıktan sonra derhal hizmet mahalline koÅŸtu. Yıllar sonra döndüğü evinde ise ailesi ve çocukları arasında ancak bir gün kalabildi. 1920 yılı Ocak ayı baÅŸlarında köyleri dolaÅŸarak cihadın ehemmiyetini ve faziletini anlatan Åžahin Bey, kısa zamanda 200 fedai topladı. Kilis-Antep yolu, Antep harbinin kilit noktasıdır. Ne yapılıp edilmeli Fransızların bu yoldan Antep’teki iÅŸgal birliklerine yardım ulaÅŸtırmalarına engel olunmalıdır. Åžahin Bey kendisine haber gönderen Anteplilere ÅŸu cevabı vermektedir: “Müsterih olunuz. Düşman arabaları cesedimi çiÄŸnemeden Antep’e giremez!”

5 Kasım 1919’da Ä°ngilizlerden iÅŸgal hareketini devralan Fransızlar, bir türlü Anadolunun bu güzel beldesini iÅŸgale muvaffak olamamakta, ÅŸehir halkı, sınırlı imkânlarıyla karşı koymaktadırlar. Fransızlar bütün ümitlerini Kilis’ten gelecek takviye kuvvetlerine baÄŸlamışlardır. Fakat, o yolu da Åžahin Bey bir avuç serdengeçtisiyle tutmuÅŸtur. Åžahin Bey ve fedaileri 3 Åžubat’ta ve 18 Åžubat 1920’de tam donanımlı Fransız birliklerini periÅŸan etmiÅŸlerdir. Åžahin Bey, zaferin ardından düşman kumandanına gönderdiÄŸi mektupta şöyle demektedir: “Kirli ayaklarınızın bastığı ÅŸu toprakların her zerresinde şühedâ kanı karışıktır… Din için, namus için, hürriyet için ölüme atılmak bize, AÄŸustos ayı sıcağında soÄŸuk su içmekten daha tatlı gelir. Bir gün evvel topraklarımızdan savuÅŸup gidiniz. Yoksa kıyarız canınıza.”

Sürüyle saldıran düşman kuvvetleri bir avuç yiÄŸit karşısında periÅŸan olmanın ÅŸaÅŸkınlığına düşmüşlerdi. Bu ÅŸaÅŸkınlık yerini öfkeye terketmiÅŸ ve Antep’e ulaÅŸmak düşman kuvvetleri için bir prestij, meselesi olmuÅŸtur. Fransız kuvvetleri 25 Mart 1920’de Andorya kumandasında yola çıkar. Bu Fransız küvetleri sekiz bin piyade ve iki yüz süvariden oluÅŸmaktaydı. Ayrıca bu Fransız birliÄŸinde, bir batarya top, 16 Ağır makinalı tüfek, çok miktarda otomatik tüfek ve 4 tank mevcuttu. Kahraman Åžahin Bey, ancak yüz kiÅŸiyi bulan fedâileriyle düşmanın karşısına dikilmiÅŸti. 25 Mart günü sabahtan akÅŸama kadar çatışma devam etmiÅŸ ve Åžahin Bey düşmana ağır kayıplar verdirmiÅŸtir.

Åžahin Bey gece gündüz uyumuyor, çatışma esnasında her tarafa yetiÅŸerek fedailerin manevî kuvvetlerini yükseltmeye çalışıyordu. Sırtındaki kaputu çıkartıp nöbet bekleyen yiÄŸitlerin üzerine örten Åžahin Bey, her hareketiyle örnek olmaktaydı. 28 Mart sabahına kadar düşmana aman vermeyen Åžahin Bey, durumun gittikçe kritik hal almasından sonra kendisine geri çekilmeyi tavsiye edenlere şöyle diyordu: “Düşman buradan geçerse ben Ayıntab’a ne yüzle dönerim, düşman ancak benim vücudum üzerinden geçebilir.”

Çatışmanın 4.günü öğleye doÄŸru Åžahin Bey’in yanında 18 kiÅŸi kalmıştı. Onların da ÅŸehit olmalarından sonra tek başına kalan Åžahin Bey, son kurÅŸunu kalıncaya kadar düşman ateÅŸine karşılık vermiÅŸtir. Atacak kurÅŸunu kalmayan Åžahin Bey, tüfeÄŸini yere çarparak kırmış ve üzerine hücum eden düşmanlara karşı yumruklarını sıkarak karşı durmuÅŸtur. Silahsız Åžahin Bey’in yanına yaklaÅŸamayan düşman askerleri uzaktan ateÅŸ ederek Åžahin Bey’i ÅŸehit etmiÅŸler, ardından süngü darbeleriyle aziz nâşını parça parça etmiÅŸlerdir.

28 Mart 1920’de ÅŸehit olan Åžahin Bey’in aÄŸzından dökülen son söz ÅŸu olmuÅŸtur. “Allah’ım vatanımı kurtar, alçak düşman! Gel sen de süngüle” Åžahin Bey’in ÅŸehadet haberi ÅŸehre gelince yanık bağırlardan ÅŸu mısralar dökülmüştür:

Åžahin’i sorarsan otuz yaşında,
Süngüyle delindi köprü başında.
Çeteler toplanmış ağlar başında.
Uyan şahin uyan gör neler oldu.
Sevgili Ayıntab’a Fransız doldu.


Åžahin Bey, istiklal meÅŸ’alesini tutuÅŸturmuÅŸ, onbinlerce Åžahinler, tutuÅŸturulan bu meÅŸ’aleyi söndürmemek için vargüçleriyle vuruÅŸmaya koÅŸmuÅŸlardır. Åžahin Bey’in 11 yaşındaki oÄŸlu Hayri de gönüllü olarak savaÅŸa katılmış ve bütün çatışmalarda yer almıştır.

Şair o yıllarda Ayıntaplılara şöyle seslenmektedir:

“Düşünme arkadaÅŸ, Allah büyüktür,
Alamaz bir tek taş Allah büyüktür,
Sen çalış ve uğraş Allah büyüktür.
Sönmesin Ä°slâmın parlak yıldızı…”

(Visited 2 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 25.06.2008 tarihinde Hale tarafından, Vatan Sevgisi | Åžehitlerimize Özel Bölüm bölümünde paylaşılmıştır ve 1017 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 0 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Şahin -Şahan Bey( 1877-1920) | İstiklâl Harbinin Şehitlerinden orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleÃœniversitelerimizden En Güzel 10 Kampüs | Ãœniversite Sınavı Yaklaşıyor Sonraki MakaleAtatürk'e Åžiirler : Atatürk'ü De Öyle | Sabutay Hikmet

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz