Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Osmanlıda Kadın Dernekleri | 19. Yüzyılda BaÅŸlayan, 1908’de Ä°lan Edilen II. MeÅŸrutiyet’le Birlikte Hız Kazanan Osmanlı Kadın Mücadelesi


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 04.09.2011 tarihinde Hale tarafından, Büyük Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu bölümünde paylaşılmıştır ve 1568 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Osmanlıda Kadın Dernekleri

19. yüzyılda baÅŸlayan, 1908’de ilan edilen II. MeÅŸrutiyet‘le birlikte hız kazanan Osmanlı kadın mücadelesinin iki koldan geliÅŸtiÄŸini söylemiÅŸtik: Kadınların ilk kez seslerini duyurmalarına, sıkıntılarını dillendirmelerine araçlık eden kadın dergileri ve ilk bir araya gelme, dayanışma ve ortak sorunlara elbirliÄŸiyle çözüm arama çabaları olan kadın dernekleri. Çok çeÅŸitli amaçlarla kurulmuÅŸ olan bu dernekler kadınların ilk örgütlenme denemeleridir. Kimileri yalnızca yoksul kadınlara veya savaÅŸtaki askerlere yardım toplamakla sınırlı kalan bu derneklerin kimileriyse, kadınların sorunlarına daha köklü çözümler üreterek bu çözümleri hayata geçirmeyi veya kadınları siyasal düşüncelerini ortaya koyarak toplumsal yaÅŸama katılmaya yüreklendirmeyi amaçlamıştır.


Osmanlı toplumundaki kadın dernekleri amaçlarına göre sınıflandırırsak;

Yardım Dernekleri


Kadınların ilk örgütlenmeleri yardım dernekleri biçiminde olmuÅŸtur. Kısaca Åžefkat diye anılan bu dernekler önce Selanik‘te kurulmuÅŸtur, 1898’de Emine Semiye’nin kurduÄŸu Åžefkat-i Nisvan ve 1908’de kurulan Osmanlı Kadınları Cemiyet-i Hayriyesi bu dernekler arasındadır. Yardım derneklerinin amacı zor durumdaki, yoksul ya da kimsesiz kadınlara ve onların çocuklarına yardım etmektir. Maddi yardım saÄŸlayabilmek için çekiliÅŸ ya da kermes gibi etkinlikler düzenlemiÅŸlerdir. Benzeri Åžefkat dernekleri Ä°stanbul, Konya, Samsun, Edirne’de de kurulmuÅŸtur. Ayrıca Osmanlı toplumundaki çeÅŸitli dinsel toplulukların kadınları da kendi derneklerini kurmuÅŸlardır, BeyoÄŸlu Rum Cemiyet-i Hayriye-i Nisvaniyesi bunlardan biridir.

Özellikle Balkan Savaşı ve Birinci Paylaşım Savaşı dönemlerinde yardım derneklerinin sayısında büyük artış olmuştur: Topkapı Fukaraperver Cemiyet-i Hayriyesi, Kadıköy Fukarasever Hanımlar Cemiyeti, Himaye-i Etfal Cemiyeti, Asker Ailelerine Yardımcı Hanımlar Cemiyeti, Müslüman Kadın Birliği bu dönemlerde kurulan derneklerden kimileridir. Müslüman Kadın Birliği barış amacıyla çalıştığı için daha sonra adı Sulhperver Türk Kadınları Cemiyeti olarak değiştirilmiştir.

Kadınların sorunlarına kalıcı çözümler üretmeye çalışan dernekler

Bu dernekler, maddi yardım sağlamanın ötesinde kadınların sorunlarına kalıcı çözümler üretmeyi amaçlayarak, kadınların eğitimsizliği sorununa odaklanmış, bir meslek öğrenmenin önemi üstünde durmuş ve bu yönde girişimlerde bulunmuşlardır.

II. MeÅŸrutiyet’in ilanından sonra Selanik’te kurulan Cemiyet-i Hayriye-i Nisvaniye‘nin amacı kız çocuklarının okula gönderilmesini saÄŸlamak, mevcut okulların eksiklerini gidermeye ve yeni okullar açmaya çalışmaktır. 1913’te kurulan Osmanlı Türk Hanımları Esirgeme DerneÄŸi Balkan Savaşı nedeniyle yoksul ya da kimsesiz kalan kız çocuklarına meslek eÄŸitimi verme amacıyla biçki dikiÅŸ ve Türk el sanatlarının öğretildiÄŸi bir sanatevi açmıştır. ÇeÅŸitli kadın dergileri de özel dershaneler açarak kadınlara yabancı dil, müzik, biçki dikiÅŸ, matematik, tarih, coÄŸrafya gibi dersler vermiÅŸ, ayrıca ücretsiz okuma yazma öğreten sınıflar açmışlardır. Türk Kadını dergisinin kurduÄŸu Türk Kadını Dershanesi, Bilgi Yurdu Işığı dergisinin kurduÄŸu Bilgi Yurdu Müessesesi bu dershaneler arasında sayılabilir
.
Kadınların yaÅŸamlarını kazanabilmek için çalışmaları konusu yalnızca kadın derneklerinin sorunu olmamış, üyeleri erkeklerden oluÅŸan bir dernek de bu amaçla faaliyet göstermiÅŸtir. 1916 yılında Ä°stanbul’da Enver PaÅŸa’nın himayesinde kurulan Osmanlı Kadınları Çalıştırma Cemiyet-i Ä°slamiyyesi amacını kadınlara istihdam alanı açmak olarak tanımlamıştır. Bu dernek, Kadınlar Dünyası dergisinde, kadınların sorunlarıyla ilgilendiÄŸi halde hiç kadın üyesi olmaması nedeniyle, “Kadınları Çalıştırma Cemiyeti Erkeklerin Elinde” baÅŸlıklı bir yazıyla eleÅŸtirilmiÅŸtir. Dernek, Ä°stanbul’un çeÅŸitli semtlerinde çorap, fanila örücülüğü, dantel, beyaz iÅŸ gibi iÅŸ alanlarında, yalnızca kadınların çalıştığı fabrikalar kurmuÅŸtur. Kendi açtığı bu iÅŸyerleri dışında, anlaÅŸma yaptığı çeÅŸitli özel ve resmi kuruluÅŸlarda da kadınların çalışmasını saÄŸlamıştır. O dönemde bu fabrikalar çok ilgi görmüş, çok sayıda baÅŸvuru almıştır.

Kültür amaçlı dernekler

Kadınların kültürel açıdan donanımlı olmasını amaçlayan derneklerdir. Asri Kadın Cemiyeti, Tefeyyüz Cemiyeti, Halide Edip ve arkadaşlarının kurduğu, düzenli konferanslar düzenleyen, ayrıca okuma yazma kursları veren bir de dershanesi olan Teali-i Nisvan Cemiyeti bu tür dernekler arasında sayılabilir.


Ülke sorunlarıyla ilgili çaba gösteren dernekler

Osmanlı ekonomisinin bağımlılık nedeniyle geliÅŸemediÄŸi düşüncesinden yola çıkan Ma’mûlât-ı Dahiliyye Ä°stihlâkı Kadınlar Cemiyet-i Hayriyyesi, yerli üretimi destekleme ve yerli mallarını kullanma propagandası yaparak, ulusal bir ekonominin oluÅŸturulmasında Osmanlı kadınına önemli görevler düştüğünü savunmuÅŸtur.

Siyasal Partilerin Kadın Dernekleri

Ä°ttihat ve Terakki Cemiyeti kendi ideolojisi doÄŸrultusunda bir kadınlar ÅŸubesi (Ä°ttihat ve Terakki Kadınlar Åžubesi) açmış, ayrıca Teâli-i Vatan Osmanlı Hanımlar Cemiyeti, Osmanlı Kadınları Terakkiperver Cemiyeti gibi dernekler kurarak etkinlikler, konferanslar düzenlemiÅŸtir. Ä°ttihat ve Terakki Cemiyeti’nin yaklaşık 40 kadın üyesi vardır. Ãœye kadınlar politik çalışmalar içinde yer almış, gazetelerin, mektupların dağıtılması gibi çeÅŸitli gizli görevler de üstlenmiÅŸlerdir. Selanik’teki Ä°ttihat ve Terakki Kadın Åžubesi’nin baÅŸkan yardımcısı Emine Semiye, II. MeÅŸrutiyet’in ilanından sonra Hürriyet Meydanı’nda“YaÅŸasın vatan, yaÅŸasın millet, yaÅŸasın hürriyet” diye seslendiÄŸi coÅŸkulu bir konuÅŸma yapmıştır. Müslüman ve gayrimüslim kadınların katıldığı ilk Cemiyet toplantısı 1 AÄŸustos 1908’de Selanik’te düzenlenmiÅŸtir. Ä°stanbul’da da 12 AÄŸustos’ta benzer bir toplantı düzenlenmiÅŸ, özgür bir rejimde kadının konumunun ne olması gerektiÄŸi tartışılmıştır. Ä°ttihat ve Terakki Cemiyeti‘ne baÄŸlı dernekler yetim ve yoksul kızlar için iÅŸyerleri açmak, doÄŸumevleri kurmak, yoksulların gereksinimlerini karşılamak gibi amaçlar doÄŸrultusunda çalışmıştır.

Feminist Kadın Derneği

Bu dönemin kadın dernekleri arasında, kadının hak ve özgürlükler bakımından toplum içinde eÅŸitsiz bir konumda olmasına karşı mücadele eden, feminist eÄŸilimli tek dernek Kadınlar Dünyası adlı yayın organının kurduÄŸu Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti olmuÅŸtur. 28 Mayıs 1913’te kurulan derneÄŸin baÅŸkanı ve yönetim kurulu üyeleri kadınlardan oluÅŸmuÅŸtur. Dernek mezhep ayrımı gözetmeksizin tüm Osmanlı kadınlarını asil, yabancı kadınları da yardımcı üye olarak kabul etmiÅŸtir; üye olmakta aranan tek koÅŸul kadınların haklarını savunma ve yükseltme konusunda duyarlı olmak, bu amaçla çalışmak istemektir. DerneÄŸin amacı, kadının çalışma yaÅŸamına ve toplumsal yaÅŸama katılımının saÄŸlanması olarak tariflenmiÅŸtir. Bu amaçla, kadını kuÅŸatan ve kısıtlayan geleneklere, eÅŸitsizliÄŸe, eÄŸitimsizliÄŸe karşı bir mücadele baÅŸlatılmış, bir toplumsal inkılabın gerekliliÄŸi savunulmuÅŸtur
.
Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti aile kurumuna eleştirilerde bulunmuş, çok kadınla evliliğin önlenmesini, boşanma hakkının kadına da verilmesini, görücü usulünün kalkıp kadınla erkeğin birbirlerini tanıyarak evlilik kararı almalarını istemiştir. Gerek aile gerek toplum içinde gerekli değişiklikleri dillendirerek kadını evinden dışarı çıkarmanın mücadelesini yapan derneğin programına siyasal hak talebi ancak 1921 yılında girebilmiştir.

Derneğin programında üç ana başlık bulunmaktadır: Kadınların giyimi, çalışma yaşamı ve eğitim. Kadının ev dışı giysilerinin çalışmaya elverişli olacak biçimde düzenlenmesi, bu yönde bir milli kıyafet oluşturulması savunulmuştur. Giysi sorunu, o dönemde kadınların en önemli mücadele konularından biridir, hatta 1918 yılında Sade Giyinen Hanımlar Cemiyeti adında bir dernek bile kurulmuştur.

Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti, bir terzievi kurarak hem kadınlara terzilik öğretmiÅŸ hem de dışarıya sipariÅŸle iÅŸ yaptırarak kadınların para kazanmasını saÄŸlamıştır. Buna benzer baÅŸka iÅŸyerleri de açılmıştır. DerneÄŸin en ses getiren baÅŸarısı, bir kamu kuruluÅŸu olan Ä°stanbul Telefon Ä°daresi’nde iÅŸe girme isteÄŸi reddedilen Bedra Osman Hanım ve arkadaÅŸlarıyla ilgili kamuoyu oluÅŸturmak ve iÅŸe alınmalarını saÄŸlamak olmuÅŸtur. Dernek üyelerinden Belkıs Åževket Hanım, Osmanlı kadınının bilimin ilerlemesine seyirci kalmadığını göstermek amacıyla uçaÄŸa binen ilk kadın olmak istemiÅŸtir. Bu isteÄŸi önce kadın oluÅŸu nedeniyle reddedilmiÅŸ, sonra Cemal PaÅŸa’nın desteÄŸiyle 18 Kasım 1913’te Belkıs Åževket, pilot Fethi Bey’in kullandığı uçakla uçmuÅŸ, bu heyecan verici deneyimi uzun uzun Kadınlar Dünyası dergisine yazmıştır.

Kadının eğitimsizlik sorunuyla mücadele kapsamında ilköğretimin zorunlu ve tek tip olması, kızların eğitimine önem verilmesi, ülkenin her yanında kız liseleri açılması, kızlara yüksek öğrenim hakkı da verilmesi gerektiği savunulmuştur. Dernek üyelerinden eğitimci bir kadın, tüm maddi kaynağını kendisinin oluşturduğu bir okul açmıştır. Ayrıca genel kütüphanelere kadınlar alınmadığından dernek bir kitaplık oluşturma işini de üstlenmiştir. Dernek merkezinde bir doktor haftanın iki günü ihtiyacı olan kadınları ücretsiz muayene etmiştir .

Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti kadın dernekleri arasında adını en çok duyuran ve kadın hakları için en çok çaba gösteren dernek olmasına karşın toplumun ileri gelenlerinden destek ve yardım görmemiştir. Aşırı fikirler ileri sürmekle sıkça suçlanan bu derneği destekleyenler genellikle halktan, orta halli kadınlar olmuştur.

Ülke Savunmasına Yönelik Kadın Dernekleri

SavaÅŸ zamanı ve sonrasında askeriyeye yardım amacıyla kurulmuÅŸ derneklerdir. Kadın mücadelesinin önde gelen isimlerinden Fatma Aliye Hanım önce 1897’de Osmanlı-Yunan savaşı sırasında askerler için battaniye, çamaşır vb. toplamak üzere arkadaÅŸlarıyla bir giriÅŸim baÅŸlatmış, sonra 1908 yılında Nisvan-ı Osmaniye Ä°mdad Cemiyeti‘ni kurmuÅŸtur .

1911’de kurulan Hilâl-i Ahmer Cemiyeti Hanımlar Heyeti Balkan Savaşı ertesinde zor durumda kalan göçmen kadınlara yardım etmek amacıyla kurulmuÅŸtur. 1914 yılına gelindiÄŸinde derneÄŸin üye sayısı on binin üzerine çıkmıştır. I. Paylaşım Savaşı sırasında dernek üyesi kadınlar bir yandan cephe gerisinde hemÅŸirelik yapmış, diÄŸer yandan da ordu için yardım toplamışlardır.

Balkan Savaşı sonrası kurulan Müdafaa-i Milliye Cemiyeti geniÅŸ katılımlı toplantılar düzenleyerek vatan sevgisi üstüne konuÅŸmalar yapmıştır. Bütün Osmanlı kadınları adına orduya telgraf çekmek, Rumeli’de yaÅŸananları duyurma ve yardım toplama amacıyla Hindistan, Türkistan, Rusya gibi ülkelerin Müslüman kadınlarına, ayrıca protesto amacıyla Avrupa kraliçelerine telgraflar çekmek derneÄŸin eylemleri arasındadır .
.
Kadınlar, bağımsızlık savaşı sırasında da Anadolu Müdafaa-i Vatan Cemiyeti içinde Ä°tilaf Devletleri yöneticilerini ve Ä°stanbul Hükümeti’ni protesto etmek, milli orduya yardım toplamak amacıyla çeÅŸitli çalışmalarda bulunmuÅŸlardır.

Siyasal Amaçlı Kadın Dernekleri

II. MeÅŸrutiyet ilan edildikten sonra kadınlar, meclisin açılış görüşmelerini izleme isteÄŸiyle Ä°ttihat ve Terakki Cemiyeti merkezine baÅŸvurmuÅŸlar, eÄŸer bu izin kendilerine verilmezse meclis önünde gösteri yapacaklarını söylemiÅŸlerdir. Bu eylemci tutum, kadınların siyasete olan ilgilerinin artacağının somut iÅŸareti olmuÅŸ, nitekim II. MeÅŸrutiyet dönemi kadın hareketi içinde bulunan kadınlar, bağımsızlık savaşından sonra bir parti kurmuÅŸlardır. 1923 yılında kurulan Kadınlar Halk Fırkası‘nın baÅŸkanı Nezihe Muhiddin olmuÅŸtur. Parti kuruluÅŸ gerekçesini şöyle açıklamıştır:“Kadın, ülkenin her yerinde yaÅŸanan siyasi, sosyal ve ekonomik sorunların içinde olmasına ve bu sorunlardan etkilenmesine karşın, bu alanlarda gözle görülür biçimde çalışamamaktadır. Amaç, yer yer ortaya çıkan kadın varlığının ve kiÅŸiliÄŸinin kitlevi bir ÅŸekle dönüştürülmesidir”. Kadının sosyal, ekonomik ve siyasal alanlarda geliÅŸmesini amaçlayan partinin yasal geçerlik kazanması için vilayetten alması gereken izinle ilgili uzun zaman yanıt beklenmiÅŸtir. Sonrasında, henüz seçme/seçilme hakkı olmayan kadınlara parti deÄŸil, dernek kurma izin çıkmış ve Türk Kadınlar BirliÄŸi adıyla bir dernek kurulmuÅŸtur. Dernek, öteki kadın dernekleri gibi zor durumdaki kadınlara yardım, eÄŸitimsizliÄŸe karşı mücadele ve kadınların çalışma yaÅŸamına girmesi için çabalar dışında, kadının seçim hakkı olmaması konusunu programına almış ve ÅŸiddetle eleÅŸtirmiÅŸtir. Ä°stanbul’da düzenlediÄŸi kongrede kadınlar için oy hakkı istemiÅŸ ve yerel seçimlere katılma kararı almıştır. Meclis’te bu yönde bir görüş birliÄŸi oluÅŸmamasına karşın dernek yine de çabalarını sürdürmüştür. Kadınlara seçimlere katılma hakkının verilmeyeceÄŸi anlaşılınca dernek adına bir erkek aday gösterilmek istenmiÅŸ ama bu öneri de reddedilmiÅŸtir. Bunun üzerine Türk Kadınlar BirliÄŸi, zorunlu olarak seçimlere yönelik giriÅŸiminden vazgeçse de seçme/seçilme hakkı elde etme mücadelesini sonuna dek sürdüreceÄŸini açıklamıştır .

Türk Kadınlar Birliği de Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti gibi sıkça aşırı görüşleri olmakla eleştirilmiştir; basın, derneği ılımlı olmaya, daha ölçülü isteklerde bulunmaya çağırmıştır. Bu olumsuz eleştirilerin de etkisiyle dernek üyeleri arasında fikir anlaşmazlıkları çıkmıştır. Polisin dernek merkezinde arama yapması ve usulsüzlük kararı vermesi bu tartışmaları iyice derinleştirerek, 1927 yılında Nezihe Muhiddin ve yönetim kurulunun görevden alınmasına yol açmıştır. Yeni gelen yönetim, derneğin kadının siyasal hak talebine yönelik tavrını yumuşatarak daha çok yardım işlerine ve kültürel çalışmalara yönelmiştir.

Kaynakça

1. Osmanlı Kadın Hareketi, Serpil Çakır, Metis Yayınları, Kadın AraÅŸtırmaları Dizisi – 4, Eylül 1996, Ä°stanbul. (Bu yazı büyük ölçüde Serpil Çakır’ın adı geçen çalışmasından özetlenerek hazırlanmıştır. )
2. Cumhuriyet Öncesinde Türk Kadını, Şefika Kurnaz, MEB Yayınları Düşünce Eserleri Dizisi No: 23, 1997, İstanbul.
3. Elif Aksu, Uzay Mühendisi

(Visited 97 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 04.09.2011 tarihinde Hale tarafından, Büyük Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu bölümünde paylaşılmıştır ve 1568 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 9 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Osmanlıda Kadın Dernekleri | 19. Yüzyılda Başlayan, 1908\'de İlan Edilen II. Meşrutiyet\'le Birlikte Hız Kazanan Osmanlı Kadın Mücadelesi orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleMuÄŸla Ãœniversitesi| Tanıtım ve Tarihçe Sonraki MakaleAnadolu’da ÇaÄŸlar Boyu SaÄŸlık Merkezleri

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz