Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Mondros Mütarekesi – 30 Ekim 1918 | Mondros AteÅŸkes AnlaÅŸması – Mondros 17 Mütarekesi – I. Dünya Savaşı Sonunda Osmanlı Devleti Ä°le Ä°tilaf ..


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 21.09.2009 tarihinde Hale tarafından, Büyük Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu bölümünde paylaşılmıştır ve 6401 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Mondros Mütarekesi

30 Ekim 1918


Mondros Ateşkes Anlaşması ya da Mondros 17 Mütarekesi, I. Dünya Savaşı sonunda Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri arasında imzalanan ateşkes belgesi.

Osmanlı Devleti adına Bahriye Nazırı Rauf Bey, BirleÅŸik Krallık adasının Mondros Limanı’nda demirli Agamemnon zırhlısında 30 Ekim 1918 akÅŸamı imzalanmıştır.

Mondros AteÅŸkes AnlaÅŸması, Osmanlı Devleti’nin yıkımından sonra kurulan Türkiye’nin çerçevesini çizen ilk uluslararası belge olarak önem taşır. Türk KurtuluÅŸ Savaşı‘nın siyasi manifestosu olan Misak-ı Milli Beyannamesinin birinci maddesi, “30 Ekim 1918 tarihli anlaÅŸmanın çizdiÄŸi hudutlar dahilinde, dinen, ırkan ve emelen müttehit Osmanlı Ä°slam ekseriyetiyle meskûn bulunan aksamın tamamı, fiilen ve hükmen gayrı kabil-i tecezzi bir küldür .” demek suretiyle, Milli Mücadele’nin hedefi olan ulusal varlığı Mondros AteÅŸkes AnlaÅŸmasına gönderme yaparak tanımlar.


Antlaşmanın İmzalanması

Filistin’de Ä°ngiliz hücumu karşısında hezimete uÄŸraması ve 1 Ekim’de Åžam’ın düşmesi üzerine, Talat PaÅŸa hükümeti 5 Ekim’de Ä°ngiltere ile ateÅŸkes saÄŸlamak için ABD’nin arabuluculuÄŸuna baÅŸvurdu. Bu arada 29 Eylül’de Bulgaristan ateÅŸkes imzalamış, bu ülkeye giren Fransız ve müttefik ordularının Ä°stanbul’a yönelmesi olasılığı doÄŸmuÅŸtu.

8 Ekim’de Talat PaÅŸa kabinesi istifa etti. Eski genelkurmay baÅŸkanlarından Ahmet Ä°zzet PaÅŸa’nın 14 Ekim’de kurduÄŸu kabinede, Ä°ttihatçı olduÄŸu halde hükümetin Alman yanlısı savaÅŸ politikasına karşı çıkan ve Ä°ngiliz dostu olarak tanınan Rauf Bey (Orbay) Bahriye Nazırı oldu. 18 Ekim’de Osmanlı’da esir bulunan Ä°ngiliz generali Townsend, Osmanlı’nın ateÅŸkes ÅŸartlarını iletmek üzere bir gemiyle gizlice Midilli’ye gönderildi. 24 Ekim’de Ä°ngiliz hükümeti Limni’de bulunan Amiral Calthorpe’a ateÅŸkes görüşmelerini baÅŸlatma yetkisini verdi. Ertesi gün Türk hükümetinin görevlendirdiÄŸi Rauf Bey Zafer römorkörüyle Foça’dan Midilli’ye geçti; burada kendisini karşılayan Ä°ngiliz kruvazörüyle Limni adasına ulaÅŸtı. 27 Ekim’den itibaren dört gün süren çetin müzakereler sonunda 30 Ekim akÅŸamı anlaÅŸma imzalandı. 1 Kasım sabahından geçerli olmak üzere Osmanlı Devleti ile Britanya Ä°mparatorluÄŸu arasında ateÅŸkes ilan edildi.

Müzakerelerde Rauf Bey’e DışiÅŸleri MüsteÅŸarı ReÅŸat Hikmet Bey eÅŸlik etti.

28 Ekim günü Fransız hükümeti bir notayla anlaşma görüşmelerine katılma isteğini bildirdiyse de bu talep İngiltere tarafından dikkate alınmadı. (Savaşın bu aşamasında Osmanlı sadece İngiltere ile fiili çatışma halindeydi.)

Bu esnada 24 Ekim’de Almanya’da ihtilal baÅŸladı. 3 Kasım’da Avusturya-Macaristan Villa-Giusti AnlaÅŸması ile savaÅŸtan çekildi. 7 Kasım’da Alman imparatoru II. Wilhelm tahttan feragat etti. 11 Kasım’da Compiègne Ormanı’nda imzalanan ateÅŸkes ile Almanya yenilgiyi kabul etti. Aynı gün Avusturya-Macaristan imparatoru I. Karl da tahtını bıraktı.


HMS Agamemnon (1915)

Antlaşma koşulları

Mondros Ateşkes Antlaşmasın koşulları, aynı günlerde imzalanan Bulgaristan, Avusturya-Macaristan ve Almanya anlaşmalarıyla benzerlik gösterir. Stratejik noktaların işgali, ordunun terhisi ve donanma ile cephanelerin teslimi gibi askeri tedbirler, yenilen tarafın savaşa devam edemez hale getirmeye yöneliktir. Sadece doğu illerinde karışıklık çıkması halinde İtilaf devletlerine buraları işgal etme yetkisini veren 24. madde, Türk ateşkesine özeldir. Bu madde, tehcirden dönecek Ermenilere karşı direniş gösterilmesi olasılığına karşı anlaşmaya konmuş ancak uygulama görmemiştir.

AnlaÅŸmada Osmanlı Devleti’nin sınırlarına ve statüsüne iliÅŸkin bir ifade yoktur. Ancak Ä°ngilizler Suriye cephesinde ateÅŸkesi tam Türk-Arap etnik sınırında kabul etmekle, Osmanlı Devleti’nin barıştan sonraki sınırlarına iliÅŸkin ilginç bir fiili durum yaratmışlardır.

Taraflar arasında ateşkes durumu 31 Ekim 1918 günü öğle vakti başlayacaktır.

Resmî anlaÅŸmanın yanısıra, Amiral Calthorpe’un sözlü açıklamalarını içeren bir mektup da Türk tarafına sunuldu. Bu mektupta, iÅŸgal kuvvetlerine Yunan askerinin katılmayacağı ve benzeri taahhütler yer alıyordu. 7/24 Maddeleri en önemli maddelerdir.

Yavuz Zırhlısı Tuzağı

AteÅŸkesin ilginç ayrıntılarından biri, 6 madde aracılığıyla Yavuz zırhlısının Osmanlı’da kalmasının saÄŸlanması idi. Alman donanmasının en güçlü gemilerinden biri olan Goeben zırhlısı savaşın ilk günlerinde Osmanlı’ya gelmiÅŸ, Osmanlı donanmasına katılıp adı “Yavuz” olarak deÄŸiÅŸtirildiÄŸi halde, mürettebatı ve kaptanı Alman kalmıştı. Rauf Bey ile Calthorpe arasında anlaÅŸmaya varıldığı ÅŸekliyle madde, geminin Haliç’te hapsedilerek Almanların eline geçmesini önlemeye yönelikti.

2 Kasım’da yapılan hassas bir operasyonla Liva Amiral (TuÄŸamiral) Arif PaÅŸa Yavuz zırhlısını Osmanlı zabit ve eratıyla ele geçirdi ve Haliç’e hapsetti.

Tepkiler

Ä°stanbul kamuoyu anlaÅŸma hükümlerini ağır buldu, ancak genel bir iyimserlikle karşıladı. 1 ve 2 Kasım tarihli Ä°stanbul gazeteleri daha çok Ä°stanbul’da savaÅŸ ihtimalinin ortadan kalkmış olduÄŸunu vurguladılar. (Bulgaristan’ı iÅŸgal eden Ä°tilaf ordularının o günlerde Ä°stanbul’a yönelik taarruzu bekleniyordu.) Mustafa Kemal PaÅŸa‘nın görüşlerini yansıtan Minber gazetesi 1 Kasım’da, “Bir devletin küçülmüş bile olsa herhalde bir siyasi mevcudiyet ve milli birlik muhafaza ederek böyle bir badireden kurtulabilmiÅŸ olması en büyük siyasi baÅŸarı sayılmalıdır.” yazıyordu.

Minber, baÅŸka birçok yorumcu gibi, Rus ve Avusturya imparatorluklarının parçalanıp anarÅŸiye ve iç savaÅŸa düşmelerini örnek gösteriyor, Türkiye’nin bu akıbetten kurtuluÅŸunu memnunluk verici buluyordu. Fethi Bey‘in (Okyar) aynı tarihli baÅŸyazısında şöyle deniyordu:

“Cihan Harbi henüz her tarafta bitmemiÅŸtir. Ne zaman sona ereceÄŸi de katiyetle hesap ve tahmin edilemez. AnlaÅŸma koÅŸullarının ağırlığı bundan ileri gelmiÅŸtir. Dünya durumunun fevkaladeliÄŸi karşısında Ä°tilaf devletleri tarafından konulan bu kayıtların, bu anlaÅŸma maddelerinin devamı olamaz. Sulh zamanına kadar alınmasına lüzum görülmüş geçici ve ihtiyati tedbirler kabilindendir.”

Ancak 13 Kasım’da Ä°tilaf donanmalarının Ä°stanbul’a gelmesi ve Tevfik PaÅŸa kabinesinin kurulmasından sonra anlaÅŸma hükümlerine yönelik kuÅŸku ve kaygılar Ä°stanbul basınında daha sık görülmeye baÅŸlandı.

Uygulama

13 Kasım 1918’de Ä°tilaf donanmalarına mensup bir filo, ateÅŸkesin 1. maddesi uyarınca Çanakkale ve Ä°stanbul boÄŸazlarındaki askeri tesisleri iÅŸgal etti. Aralık 1918 ve Ocak 1919 aylarında Fransız ve Ä°ngiliz birlikleri, 10. ve 16. maddeler uyarınca Antakya, Ä°skenderun, Adana, Tarsus, Kilis ve Antep’e girdiler.

11-26 Kasım tarihleri arasında Türk ordusu Batum, Ardahan, Ahıska ve Kars’ı tahliye etti. Bu yerlerde Türk direniÅŸ örgütlerinin denetiminde, Sovyet modelinden esinlenen milli ÅŸura hükümetleri kuruldu.

Ä°talya Fransızların Kilikya (Adana) bölgesine girmesini kendi çıkarlarına yönelik bir tehdit sayarak protesto etti. 22 Mart 1919’da anlaÅŸmanın 7. maddesini gerekçe göstererek tek taraflı olarak Antalya’yı iÅŸgal etti. Bu olay Paris’teki barış konferansında diplomatik bir krize yol açtı. Nisan ayında Ä°talya bir ay süreyle barış konferansını terketti.

Bu olaylar dışında anlaÅŸmanın ilk altı ayı önemli gerilimler olmadan geçti. Ä°stanbul’daki Ä°tilaf temsilcileri ile Türk hükümeti arasındaki en ciddi sorunlar, eski Ä°ttihat ve Terakki yöneticilerinin savaÅŸ ve tehcir suçları nedeniyle yargılanması ve tutuklanması konusundan doÄŸdu.

AnlaÅŸmanın nisbi sessizlik dönemi Mayıs 1919 baÅŸlarında sona erdi. Bu tarihte Paris Barış Konferansı, Mondros’ta verilmiÅŸ sözlere aykırı olarak, Ä°zmir’in Yunanlılarca iÅŸgali kararını aldı. Aynı günlerde Osmanlı Devleti’nin birçok köşesi Ä°tilaf devletlerince iÅŸgal edildi; Kars ve Batum milli ÅŸura hükümetleri Ä°ngilizler tarafından dağıtıldı. Aynı günlerde ilan edilmesi beklenen barış anlaÅŸması belirsiz bir geleceÄŸe ertelendi.

İtilaf devletleri politikasında meydana gelen bu ani değişim, Türk tarihçileri tarafından henüz yeterince incelenmemiş bir konudur.

(Visited 5 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 21.09.2009 tarihinde Hale tarafından, Büyük Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu bölümünde paylaşılmıştır ve 6401 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 2 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Mondros Mütarekesi - 30 Ekim 1918 | Mondros Ateşkes Anlaşması - Mondros 17 Mütarekesi - I. Dünya Savaşı Sonunda Osmanlı Devleti İle İtilaf Devletleri Arasında İmzalanan Ateşkes Belgesi orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleFarabi (874 - 950) | Akılcılıkla Ä°slamı BaÄŸdaÅŸtırmaya Çalışan Ä°lk Türk Düşünürü Sonraki MakaleAtatürk Åžiirleri: Mustafa Kemaller Tükenmez | Halim YaÄŸcıoÄŸlu

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz