Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

İstanbul’un İşgali – Kasım 1918 – Mart 1920 | İstanbul’un Kurtuluşu – 6 Ekim 1923


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 06.10.2008 tarihinde Hale tarafından, Yakın Dönem Türkiye Tarihi bölümünde paylaşılmıştır ve 15281 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


İstanbul’un İşgali

Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri arasında Mondros Ateşkes Antlaşması (30 Ekim 1918) I. Dünya Savaşı’nin bu ülkeler arasında bittiğini ilan etmesinin ardından 13 Kasım 1918’de Osmanlı’nın başkenti İstanbul’a gelen müttefikler le başlamışdır.


İtilaf Devletleri Başlangıçta İngiltere Fransa ve Rusya’dan oluşan devletler grubu. İtilaf Devletleri 1. Dünya Savaşında İttifak Devletleri grubuna karşı savaştı. Italya 1. Dünya savaşı başladıktan sonra İttifak devletleri grubundan ayrılıp İtilaf Devletleri grubunun yanında savaşa girdi. Savaşın ilerleyen safhalarında ABD itilaf devletlerine katıldı. Rusya 1917 ihtilalinden sonra hem İtilaf devletleri grubundan ayrıldı hem de savaştan çekildi. Savaş sırasında yeni katılımlarla İtilaf Devletleri grubu genişledi. İtilaf Devletleri 1. Dünya savaşından galip olarak çıktı ve yenilen İttifak Devletlerinin topraklarını işgal etti.

İtilaf Devletlerinin Istanbul a gelisi, Kasım 1918 – Mart 1920

1 kasımda İttihat ve Terakki kendini lağvetti. 2 Kasım da Enver, Talat, Cemal Paşalar yurtdışına kaçtı. 6 Kasımda Boğazlar silahsızlandırıldı. 7 Kasımda işgal güçleri Çanakkale’den geçti. 13 Kasım 1918’de Osmanlı’nın başkenti İstanbul’a gelen müttefiklerin 55 parçalık gemilerinden İstanbul’a 3500 asker çıkarıldı. İngiliz Albayı Muerpi İstanbul’a geldi.Yeni hükümeti eski ittihatçılardan Ahmet İzzet Paşa kurdu.İngilizler, Fransızlar, İtalyanlar, bu güçleri takip etti. 465 yıllık başkente ilk kez yabancılar askeriyle giriyor, millet esaretle tanışıyordu.


Sultanahmet Mitingi

23 Kasım 1918 sonra Ahmet İzzet Paşa yeni hükümeti kurdu.

9 Şubatta Hadisat gazetesinde Süleyman Nazif Kara Gün başlıklı bir yazı yazdı. Türk milletinin böyle bir işgali yaşamadığını ve bunu kaldıramayacağını söyledi. İtilaf devletleri Türk halkının tepkisini çekmemek ve işgalin haklılığını kanıtlamak için aşağıdaki bildiriyi yayınladılar.

1) İşgal geçicidir.
2) Padişahlığı ve halifeliği korumak ve güçlendirmek için işgaller gerçekleştirilmiştir.
3) Azınlıklara yönelik bir katliam başlarsa İstanbul Türklerden alınacaktır.
4) Herkes padişahlık makamının İstanbul’dan vereceği kararlara uyacaktır.

Paris barış konferansı, Ocak 1919

Paris Barış Konferansı barış antlaşmasını hazırlamak amacıyla, İtilaf Devletleri arasında yapıldı. ABD Başkanı Wilson’un amacı, Milletler Cemiyeti’nin kurulmasını sağlamaktı. İngiltere ve Fransa ise Osmanlının iyi şekilde paylaşımını gerçekleştirecek yolu arama çabası içindeydiler. Barış konferansında ayrı ayrı ortaya çıkacak Ermeni, Kürt, Arap, Mezopotamya, Suriye ve Hicaz Devletleri problemi vardı. Barış Konferansı; bir taraftan Türkiye’yi, Fransa, İngiltere, Rusya ve İtalya arasında bölen gizli anlaşmalar, diğer taraftan da İngiliz’lerin Araplara verdiği taahhütler karşısında kaldı. İttihatçılarin yargilanmasi için antlaşmaya hükümler yerleştirmek istediler.


İttihatçılarin yargılanması

Bu arada İttihatçılar yargılandı, Mondros ve Malta’ya sürgüne gönderildi. Ordu, anlaşma hükümlerince terhis ediliyordu.

Resmi ve sivil birçok yöneticiyi, askeri, aydını savaş suçlusu ilan ederek tutukladılar, sürgüne gönderdiler.

İstanbul’da milli kurtuluş hareketi başladı. Anadolu ve Trakya’da işgalcilere karşı Müdafaai Hukuk örgütleri kuruldu. Mustafa Kemal Paşa, Yıldırım Orduları komutanlığından alınınca 13 Kasım’da İstanbul’a geldi. Bu, artık mütareke İstanbul’uydu. Pera Palas’da ve Şişli’de bir süre kaldı. Tevfik Paşa kabinesinin düşmesinden sonra 19 Kasımda Vakit gazetesine verdiği demeçte şöyle dedi: “Barışı kararlaştıracak hükümet meclisi mebusandan çıkacaktır”. Oysa İstanbul’da yapacak bir şey kalmamıştı, Padişah meclisi feshetmişti.Yeni hükümeti Damat Ferit Paşa kurdu.İstanbul basını da ikiye ayrıldı.Yurtseverler;Aydınlık,Sebilürreşad,Akşam,Vakit.Hainler;Peyam-ı Sabah

Yunan zırhlısı “Kilkis” (yanındaki muhrip “Psara”)

Osmanlı Meclisinin Toplanması, Ocak 1920

Damat Ferit Paşa’nın istifası üzerine, 3 Ekim 1919’da kurulan Ali Rıza Paşa Kabinesinin göreve gelmesi, Müttefikleri hiç memnun etmemişti. Bu kabinenin bazı üyelerinin milliyetçi eğilimleri, İstanbul’daki Müttefik temsilcilerinin bilmedikleri bir husus değildi. Bu üyelerin başında Harbiye Bakanı Cemal Paşa gelmekteydi. Cemal Paşa, Müttefiklerin, Mondros Mütarekesi gereğince, Anadolu’daki askerî kontrolleri konusunda çatışma durumuna girmekte gecikmedi.

Ali Rıza Paşa kabinesi, kurulur kurulmaz, 9 Ekim 1919’da yayınladığı bir kararname ile, Meclis-i Mebusan seçimlerinin yapılacağını açıklamıştı. Seçimler sonucunda, Meclis-i Mebusan 12 Ocak 1920’de ilk toplantısını yaptı. Bilindiği gibi, özellikle Atatürk’ün talimat ve telkinleri ile, yeni Meclis’ te kuvvetli bir milliyetçi hava ortaya çıktığı gibi, esasları Ankara’da tespit edilmiş olan Misak-ı Millî’yi de 28 Ocak’ta bu Meclis yayınlayacaktır. Başka bir deyişle, Millî Hareket, Müttefiklerin gözleri önünde kendilerine meydan okumaktaydı ve daha da önemlisi, Müttefiklerin barış şartlarını hazırlamakta olduğu bir sırada, Türkler, kendilerinin kabul edebileceği barış şartlarını kendileri tespit ediyorlardı. Dahası, İstanbul Hükümeti, bütün bu olup bitenlere egemen olmaktan çok uzak bulunuyordu.

Misak-ı Milli nin açıklanması, Şubat 1920

12 Ocak 1920’de toplanan Meclis-i Mebusan, 28 Ocak 1920 tarihindeki gizli oturumunda “Ahd-i Milli” olarak Misak-ı Milli kararlarını aldı ve kararlar bütün mebuslar tarafından imzalandı. 17 Şubat 1920 tarihli oturumunda da bu kararın basında yayınlanması ve bütün yabancı parlamentolara bildirilmesi kararlaştırıldı.

Üç Müttefik Yüksek Komiseri adına Fransız Yüksek Komiserliği’nce Sadrazam Ali Rıza Paşa’ya 20 Ocak 1920’de verilen bir nota ile, sadece Harbiye Bakanı Cemal Paşa’nın değil, Genelkurmay Başkanı Cevdet Paşa’nın da istifası istendi. Ertesi günü Paşaların istifası Yüksek Komiserlere

İtilaf Devletlerinin İstanbul’u ablukaya alması, Mart 1920

15 Mart’ta gelişmelerin istedikleri gibi gitmediği üzerine Yüksek komiserler ve işgal polisi şehri ablukaya aldı. İtilaf devletleri İstanbul’u işgal edince bütün devlet binalarını ve karakolları denetim altına aldılar. Meclisi basarak milletvekillerinin bir kısmını tutuklayıp, bir kısmını sürgüne gönderdiler. Bir kısmı da kaçarak Anadolu’ya geçip, bağımsızlık mücadelesine katıldılar.

15 Mart 1920’de işgalin işgaline geçen emperyalistler Letafet Apartmanı katliamında 8 Türk’ü şehit ettiler. Türk milleti mitinglere başladı. Halide Edip Adıvar’ın kurtuluş mitingi büyük yankı uyandırdı. Mustafa Kemal Paşa, meclisin dağıtılacağını, geçici işgalin tamamen hakimiyete dönüşeceğini anlayarak, Ankara’da yeni bir başkent, yeni bir meclisle kurtuluşu hem cephede hem diplomaside sürdürüyordu.

İstanbul artık vatan hainlerinin merkezi olmuştu. Damat Ferit ve Mustafa kemal’in deyimiyle satılmış İstanbul basını, Anadolu’daki kurtuluş hareketini karalamaya, hatta dini yoldan kafir ilan etmeye başladı.

Son Osmanlı meclisi dağıldıktan sonra artık Osmanlı’nın İstanbul’da bir devlet olarak varlığı kalmamıştı.

Sevr Antlaşmasına giden yol

18 Ocak 1919’da Paris Barış Konferansı’nda müttefikler Ermenistan, Suriye, Irak, Filistin, Arabistan’ın Osmanlı’dan ayrılmasını kararlaştırdılar. Yunanistan ise, Bandırma civarından Akdeniz bölgesi Kalkan’a çizilecek bir çizginin batısında kalan toprakları istiyordu.

10 Ağustos 1920’deki anlaşma Sevr’de yapıldı. Sevr, Karahisar mebusu Nebil Efendi’nin dediği gibi “Boşuna yorulmuşlar, Türkiye’yi yok diyeydiler, daha iyi ederlerdi” dedirten ve Türkleri yok etmeyi amaçlayan yüzlerce maddeden oluşan bir anlaşmaydı. Anlaşmayı Damat Ferit imzaladı.Tabiidir ki, Ankara’da doğan kurtuluş hareketi boş durmuyordu.

(Visited 204 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 06.10.2008 tarihinde Hale tarafından, Yakın Dönem Türkiye Tarihi bölümünde paylaşılmıştır ve 15281 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 10 adet mesaj daha bulunmaktadır.

İstanbul\'un İşgali - Kasım 1918 - Mart 1920 | İstanbul\'un Kurtuluşu - 6 Ekim 1923 orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleYağmur Kesiği | Uğur Yücel - Uğur Yücel’in İlk Kitabı Sonraki MakaleÖzdemir Asaf’ın Gayriresmi Portresi | Yapı Kredi Kültür Merkezi “Beyoğlu Edebiyat Matineleri” Kapsamındaki Edebiyat Söyleşileri

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz