Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

[Felsefe] Paradoks Nedir? | Tanımı – Etimoloji – Zeno’nun Paradoksları – Dikotomi Paradoksu – Ok Paradoksu – Theseus’un Gemisi – Newcomb Paradoks..


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 21.10.2008 tarihinde Hale tarafından, Felsefe - Arkeoloji - Mitoloji ve Efsaneler bölümünde paylaşılmıştır ve 1395 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Paradoks

Paradoks, görünüşte doğru olan bir ifade veya ifadeler topluluğunun bir çelişki yaratması veya sezgiye karşı bir sonuç yaratmasıdır. Çoğunlukla, çelişkili gözüken sonuç veya sonuçların aslında çelişkili tarafları vardır.


Paradoks teriminin karşılığı olarak Türkçe’de yanıltmaç, çatışkı ve çeliÅŸme sözcükleri de kullanılmaktadır.

Ayrıca kendi içinde çelişen veya tam tersi şekilde sonuç olarak doğru olan fakat absürd veya çelişkili gözüken bir ifadeye (veya ifadelere/ifadeler bütününe) de paradoks denmektedir. Kökleşmiş inanışlara aykırı olarak ileri sürülen düşünce olarak da tanımlanabilir.


Etimoloji

Türkçe’ye Fransızca paradoxe sözcüğünden türeyerek giren paradoks sözcüğünün, etimolojik anlamda kökeni Yunanca paradoxos yani “karşıt/çeliÅŸen (düşünce)”dir. Paradoxon, paradoks (karşıt düşünce) içeren iddia anlamındadır. (Yunanca para: Yan(ında), boyunca; üzerinden, dışa; karşı. Yunanca doxa: Düşünce; niyet. Ayrıca Yunanca dogma: Düşünce; karar; tez.) Bu Yunanca kökenli sözcüğün Latince’ye paradoxus olarak girmesi, sözcüğün daha sonra (17. yüzyılda) Batı dillerinde yer almasını saÄŸlamıştır. Kökende sözcük ‘kabul görmüş bir düşünceyle çeliÅŸen, karşıt bir ifade’ anlamında kullanılırken, bugün bu anlamdan ziyade yukarıda belirtilen felsefi ve mantıki anlamda kullanılmaktadır.

Binlerce yıllık geçmişi olan paradokslar, insanların kafasını devamlı meşgul etmiştir. Aslında doğru gibi görülen bir önerme veya fikir, tamamen yanlış olarak çıkar karşımıza. Tam tersi de mümkündür; yıllarca yanlış zannettiğimiz olayların, fikirlerin, hesaplamaların, doğru olduğunu görmek, bizi şaşkınlığa ve hayrete düşürür.

Paradoksların yapılmış birkaç tanımı:

‘Çok mantıksız görünen, aslında çok mantıklı bir deÄŸiÅŸ’
‘Ä°ki doÄŸrunun veya yanlışın çeliÅŸkisi’
‘Soyut muhakemenin sona erdiÄŸi tezat’
‘Kağıt-kalem veya mantık ilüzyonu’ (Galiba en güzel tanım bu!)

Paradokslar ilginçtir, eÄŸlencelidir, öğreticidir, ÅŸaşırtıcıdır, zihni açar… Tarihte bilinen ilk paradoks örneklerini Epimenides vermiÅŸtir.

Giritli olan Epimenides:


-‘Bütün Giritliler yalancıdır!’ diyerek bizi çeliÅŸkiye götürür.

Şöyle ki :

Eğer gerçekten giritliler yalancı ise kendisi de giritli olduğuna göre o da yalancıdır. Yani söyledikleri yalandır(mesela yukarıdaki cümlesi). Bu cümle yalan olduğuna göre doğrusu şu olmalı:

-‘Bütün Giritliler doÄŸrucudur, doÄŸru söyler.’ O halde söylediÄŸi doÄŸrudur. Yani ‘bütün Giritliler yalancıdır…’

Zeno’nun Paradoksları

Zeno’nun paradoksları, Parmenides’in felsefi doktrinini, çoÄŸulluk ve deÄŸiÅŸimin, algılarımızın tersine, var olmadığını ve özellikle de hareketin sadece bir ilüzyondan ibaret olduÄŸu desteklemek amacıyla Elealı Zeno tarafından ortaya atılmış paradokslardır.

Zeno’nun bugüne ulaÅŸmış sekiz paradoksundan bir kısmı birbirlerinin dengidir ve çoÄŸu, antik zamanlarda bile, kolayca çürütülebilir kabul edilmiÅŸlerdir. Bunların en ünlü ve kuvvetli üçü, dikotomi, Akhilleus ve kaplumbaÄŸa ve ok paradokslarıdır.

Akhilleus ve KaplumbaÄŸa

Yunan kahramanı Akhilleus’un kaplumbağa ile bir yarış yaptığını hayal edelim. Çok iyi bir koşucu olduğu için Akhilleus kaplumbağa’nın belirli bir mesafe, örneğin yüz metre, ileriden başlamasına izin verir. Eğer her ikisinin de sabit hızlarda koştuğunu düşünürsek (biri sabit yüksek bir hızda, diğer sabit düşük bir hızda), belirli bir süre sonra Akhilleus yüz metre koştuğunda, kaplumbağanın başladığı yere gelmiş olacaktır; bu süre boyunca kaplumbağa da küçük de olsa belirli bir mesafe ‘koşmuştur’, örneğin 1 metre. Akhilleus bir süre sonra bu mesafeyi de tamamladığında, o süre zarfında kaplumbağa yine küçük de olsa bir mesafe ilerlemiş olacaktır ve bu böyle devam edecektir. Böylece, Akhilleus ne zaman kaplumbağanın varmış olduğu bir noktaya varsa, daha hâlâ gitmesi gereken bir mesafe kalmış olacaktır. Bu nedenle Zeno Akhilleus’un kaplumbağayı hiçbir zaman geçemeyeceğini söylemiştir.

Dikotomi Paradoksu

A kiÅŸisinin d noktasına gitmesi gerektiÄŸini hayal edelim. Fakat d’ye gitmeden, önce d’ye olan mesafenin yarısını gitmek zorundadır. Fakat d’ye olan mesafenin yarısını gitmeden önce bu mesafenin çeyreÄŸini gitmesi gerektir. Daha sonra çeyreÄŸi gidebilmek için sekizde birini gitmesi gerekmektedir; bu böyle devam eder.

Sonuç olarak A kişisinin sonsuz sayıda mesafe gitmesi gerekir. Bu seride bir sorun daha vardır; her ilk mesafe aralığı ikiye bölünebileceği için gidilmesi gereken belirli bir ilk mesafe yoktur. Böylece bu yolculuğun bir başlangıç noktası yoktur, yani yolculuğa başlayamaz. Bu paradoks sonuç olarak belirli bir mesafenin yolculuğunun tamamlanamaycağını veya başlanamayacağını, böylece de her hareketin sadece bir ilüzyondan ibaret olacağını ifade eder.

Ok Paradoksu

Yaydan çıkmış, ilerleyen bir ok hayal edelim. Zaman içindeki her anda, ok belirli bir konumdadır. Eğer an belirli, tek bir nokta ise o anda okun hareket etmeye zamanı yoktur ve durağandır. Bu nedenle gelecek anların hepsinde de durağan yani hareket etmeyen şekilde olması gerektir. Böylece ok her zaman durağandır ve hareket etmez, hareket imkansızdır; bu yüzden aslında hareket de bir illüzyondur.

Theseus’un Gemisi

Theseus’un Gemisi, felsefede bir paradokstur.

Plutark’ın aktardığı Yunan efsanesine göre, Girit’ten muzaffer dönen Theseus’un gemisi Atina’da hatıra olarak uzun süre muhafaza edilir. Zamanla geminin tahtaları çürüdükçe yenileriyle deÄŸiÅŸtirilir. Öyle ki, bir gün geminin deÄŸiÅŸtirilmedik hiçbir parçası kalmaz. Bu durumda gemi hala Theseus’un gemisi sayılır mı, yoksa baÅŸka bir gemi haline mi gelmiÅŸtir? Gemi, antik filozoflar için tartışma konusu olur.
Theseus’un gemisi, filozofları tarih boyunca uÄŸraÅŸtıran bir konudur. Paradoksun çözümü için çeÅŸitli öneriler ortaya atılmıştır.

Heraklitos’a göre, varlıklar sürekli deÄŸiÅŸmektedir. Bu nedenle yukarıdaki konu bir paradoks deÄŸildir, Theseus’un gemisi daha Atina’ya vardığı günün ertesinde farklı bir gemi olmuÅŸtur.

Aristo’ya göre bir varlığı tanımlayan dört neden vardır. Åžekilsel neden veya ÅŸekil, bir varlığın görünüşü, tasarımıdır. Maddesel neden, maddesidir. Aristo’ya göre bir ÅŸeyin neliÄŸini ÅŸekilsel neden tanımlar, dolayısıyla Theseus’un gemisi, aynı gemi olarak kalmıştır, zira ÅŸekli deÄŸiÅŸmemiÅŸtir. Aristo’nun diÄŸer bir nedeni nihai neden veya maksattır. Theseus’un gemisinin tahtaları deÄŸiÅŸse de maksadı (Theseus’u taşımak) deÄŸiÅŸmemiÅŸtir, hala aynı gemidir. Son olarak etkin neden bir ÅŸeyin kim tarafından ve nasıl yapıldığıyla ilgilidir. ÖrneÄŸin, bir geminin hangi tür ustalarla, ne tür aletlerle yapıldığı. Theseus’un gemisini ilk yapan ustalar ve onların aletleri, gemiyi onaranlarla aynı olduÄŸu için, bu neden açısından da gemi aynı kalmıştır.

Geminin hala Theseus’un gemisi olduÄŸunu söyleyenlere karşı ikinci bir soru daha ortaya atılmıştır: DeÄŸiÅŸtirilen tüm parçalar bir tarafta saklansa ve bunlar kullanılarak ikinci bir gemi yapılsa, bu Theseus’un gemisi olur mu?

Theseus’un gemisi, modern hukuktaki bazı sorunlarla ilgilidir. ÖrneÄŸin, Theseus’un bir gemisi yerine otomobili olsaydı, tüm parçaların deÄŸiÅŸmesi ruhsat ve sigortayla ilgili sorunlar doÄŸuracaktı. Araçların ÅŸasi numaraları en belirleyici unsur olarak ruhsatın üzerine kaydedildiÄŸine göre, hukuksal açıdan ÅŸasi numarasının deÄŸiÅŸmesi, aracın deÄŸiÅŸmesi anlamına gelir mi? Theseus’un ÅŸasi numarası deÄŸiÅŸtirerek yeni bir araca sahip olduÄŸu öne sürülürse, yeniden alım-satım vergisi ödemesi gerekir mi? Åžasi deÄŸiÅŸiminden önceki sigorta poliçesi hala geçerli olur mu?

Paradoksun kişilik sorunuyla da ilgisi vardır. Tüm organları zamanla nakledilerek yenilenmiş bir insan, başlangıçtakiyle aynı kişi midir? Hayatımız boyunca vücudumuzdaki tüm atomlar doğal bir şekilde yenileriyle değişse, bu hayatı sürenin tek bir kişi olduğu söylenebilir mi?

Çeşitli

Isaac Asimov’un 1986’da yazdığı Vakıf ve Dünya romanında robot R. Daneel Olivaw, binlerce yıllık ömrü boyunca tüm parçalarının zamanla deÄŸiÅŸtiÄŸini, öyle ki deÄŸiÅŸmedik hiçbir parçası kalamadığını söyler. Bu örnek, Theseus’un gemisi paradoksunun insanlara (veya zeki varlıklara) da uygulanabilmesi açısından önem taşır.

(Visited 65 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 21.10.2008 tarihinde Hale tarafından, Felsefe - Arkeoloji - Mitoloji ve Efsaneler bölümünde paylaşılmıştır ve 1395 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 1 adet mesaj daha bulunmaktadır.

[Felsefe] Paradoks Nedir? | Tanımı - Etimoloji - Zeno\'nun Paradoksları - Dikotomi Paradoksu - Ok Paradoksu - Theseus\'un Gemisi - Newcomb Paradoksu orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleTarihte Bugün: 12 Eylül | (1980) - 12 Eylül Darbesi GerçekleÅŸtirildi Sonraki MakaleAtatürk Haftası | 10 – 16 Kasım - Atatürk Haftası Güzel Sözler - Atatürk Haftası Åžiirleri

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz