Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Beş Büyük Faktör Kuramı – Beş Etmen Modeli | Beş Etmen Modeli (BEM) – Anlayış Yeteneği – Açıklık – Sorumluluk – Dışadönüklük – Uyuml..


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 12.04.2009 tarihinde Hale tarafından, Yaşam Koçu | Daha Kaliteli Bir Yaşam İçin bölümünde paylaşılmıştır ve 834 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Beş Büyük Faktör Kuramı

Beş Etmen Modeli


Ruh biliminde “Büyük Beş” kişilik özelliği, deneysel araştırma ile keşfedilmiş beş göze çarpan etmen veya kişilik boyutlarıdır. Bu model hakkında ilk genel ima, 1933 yılında L. L. Thurstone tarafından Amerikan Psikoloji Birliği için yapılan başkanlık söylevi sırasında olmuştur. Thurstone’un yorumları, bir sonraki yılın Psychological Review dergisinde basılmıştır.

Bu beş etmen (İngilizce’de Openness, Conscientiousness, Extraversion, Agreeableness, Neuroticism olarak bilinir ve kısaca OCEAN olarak geçmektedir):

1- Açıklık
2- Sorumluluk
3- Dışadönüklük
4- Uyumluluk
5- Duygusal denge


Bunlara aynı zamanda “Beş Etmen Modeli” (BEM) de denir. Fakat, bazen “Anlayış Yeteneği” olarak da adlandırılan, Açıklık etmeninin nasıl yorumlanması gerektiği hakkında bazı tartışmalar mevcuttur. Her etmen, birbiriyle yakından ilişkili olan daha özel kişilik özelliklerinin öbekleşmesinden oluşur. Örneğin, dışadönüklük, sosyallik, heyecan arayışı, düşünmeden hareket etme ve olumlu duygular gibi yakından ilgili terimleri de içerir.
Beş Etmen Modeli, kişiliğin açıklayıcı bir modelidir, fakat psikologlar Büyük Beş’i daha ayrıntılı açıklayabilmek için belirli kuramlar geliştirmiştir.

Genel Bakış

Büyük Beş etmen ve bunların bileşen kişilik özellikleri aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

Açıklık; sanatı takdir, his, macera, sıradışı fikirler, hayal kurma, merak ve çeşitli deneyimler.

Sorumluluk; öz disiplin göstermeye yönelim, sorumluluk sahibi olarak hareket etme ve başarı için azimli olma; kendiliğinden olan yerine planlı hareket etme.

Dışadönüklük; enerji, olumlu duygular ve diğerlerinin ortaklığını ve teşviğini aramaya eğilim.

Uyumluluk; şüpheli ve zıt olmaktan çok merhametli ve yardıma hazır olmaya eğilim.


Duygusal denge; öfke, kaygı, bunalım veya alınganlık gibi tatsız duyguları kolayca yaşama eğilimi; bazen duygusal dengesizlik olarak da adlandırılır.

Bireysel geribildirim alınarak puanlandığında, bu özellikler yüzdeli biçimde gösterilirler. Örneğin, %80’lik bir dışadönüklük puanı, göreceli olarak yüksek bir sorumluluk ve düzenlilik, aynı biçimde %5’lik bir dışadönüklük puanı da sıradışı bir yalnızlık ve sessizlik ihtiyacını gösterir.
Bu özellik öbekleri istatistiksel kümeler olmasına rağmen, bireysel kişilik profillerinde istisnalar olabilir. Ortalamada, açıklık düzeyi yüksek olan insanlar entelektüel anlamda meraklı, duygulara açık, sanatla ilgili ve yeni şeyleri denemeye isteklidirler. Belirli bir bireyin açıklık puanı yüksek olabilir ve yeni kültürleri incelemeye ve öğrenmeye istekli olabilir, ama sanat veya şiirle ilgili yüksek bir ilgi düzeyi olmayabilir. Duruma özgü bazı etkiler de var olabilir, örneğin dışadönükler bile bazen insanlardan uzak kalmak isteyebilir.

Tarihçesi

Erken Kişilik Araştırmaları

Sir Francis Galton Sözcüksel Varsayım olarak bilinen olguyu ilk farkeden biliminsanı olmuştur. Bu fikir, yaşamdaki en belirgin ve sosyal olarak ilgili kişilik farklılıklarının zamanla dilde işlenmiş hale geleceğiydi. Varsayım şunu söylemekteydi, dili örnekleyerek insan kişilik özelliklerinin ayrıntılı bir sınıflandırması yapılabilirdi.

1936 yılında, Gordon Allport ve H. S. Odbert bu varsayımı uygulamaya koydular. İkili, o zaman mevcut olan en ayrıntılı iki İngilizce sözlüğü üzerinde çalıştılar ve 17,953 kişilik-tanımlayıcı sözcük çıkardılar. Daha sonra bu büyük listeyi, gözlemlenebilir ve görece kalıcı olduğuna inandıkları 4,504 sıfata indirgediler.

Raymond Cartell 1940’larda Allport-Odbert listesini edindi, psikolojik araştırmalardan gelen bazı terimleri ekledi ve eşanlamlıları eleyerek toplamı 171’e indirdi. Daha sonra deneklerden tanıdıkları insanları bu sıfatlarla oylamalarını istedi ve bu oylamaları analiz etti. Cattell, “kişilik küresi” olarak adlandırdığı, 35 büyük kişilik özelliği öbeğini belirledi. Ortaklarıyla birlikte bu özellikler için kişilik testleri hazırladı. Gelişen bilgisayar teknolojisiyle birlikte etmen çözümlemesi yöntemi kullanılarak bu testlerden elde edilen veriler incelendi. Bu, 16PF Kişilik Anketi’nin geliştirilmesine neden olan 16 büyük kişilik etmeniyle sonuçlandı.

1961 yılında, iki Amerikan Hava Kuvvetleri araştırmacısı, Tupes ve Christal, sekiz büyük örnekten gelen kişilik verisini inceledi. Bu araştırmacılar, Cattell’in kişilik ölçeğini temel alarak, 5 tekrar eden etmen keşfettiler. Bu çalışma, beş büyük etmenin, büyük bir kişilik verisi kümesini karşılayabilecek kadar yeterli olduğunu bulan Norman tarafından tekrarlandı. Norman bu etmenleri Dışadönüklük, Uyumluluk, Sorumluluk, Duygusal Dengelilik ve Kültür olarak isimlendirdi.

Sonraki iki onyıl içerisinde, değişen görüşler kişilik araştırmalarının yayımlanmasını zorlaştırdı. 1968’deki kitabı Personality and Assessment’ta, Walter Mischel, kişilik testlerinin davranışları 0.3’ten fazla bir bağlılaşımla tahmin edemeyeceğini iddia etti. Mischel gibi sosyal psikologlar tutum ve davranışların kararlı olmadığını, duruma göre değiştiğini öne sürdüler. Kişilik testleriyle davranışları tahmin etmek olanaksız görüldü. 1970’lerdeki radikal durumcular, o kadar ileri gittiler ki, diğerleri üzerinde dünyada tutarlılık olduğu yanılsaması vermek için insanlar tarafından kurgulanmış bir yapı olduğunu söylediler.

Gelişen yöntemler 1980’lerde bu görüşe meydan okudu. Güvenilmez olan tekil davranış örneklerini tahmin etmeye çalışmak yerine, araştırmacılar, büyük sayıdaki gözlemleri birleştirerek davranış örüntülerini tahmin edebileceklerini keşfettiler. Sonuç olarak, davranış ve kişilik arasındaki ilintiler oldukça arttı ve “kişilik” diye bir olgunun varlığı anlaşıldı. Bugün genel olarak kişilik psikologları ve sosyal psikologlar, insan davranışının anlaşılması için hem kişilik hem de durumsal değişkenlerin birlikte incelenmesi gerektiği konusunda uzlaşıyorlar.
1980 yılında, Tupes, Christal ve Norman tarafından gerçekleştirilen öncü çalışmalar büyük ölçüde unutulmuştu. Lewis Goldberg kendi sözcüksel projesine başladı, beş etmeni tekrar keşfetti ve psikologların ilgi alanına geri getirdi. Daha sonra bu etmenler için “Büyük Beş” terimini kullandı.

(Visited 34 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 12.04.2009 tarihinde Hale tarafından, Yaşam Koçu | Daha Kaliteli Bir Yaşam İçin bölümünde paylaşılmıştır ve 834 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 2 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Beş Büyük Faktör Kuramı - Beş Etmen Modeli | Beş Etmen Modeli (BEM) - Anlayış Yeteneği - Açıklık - Sorumluluk - Dışadönüklük - Uyumluluk - Duygusal Denge orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleŞeker Portakalı | Jose Moura De Vasconcelos Sonraki MakaleDünya Günü - 22 Nisan | Sanayi Atıkları Ve Çevre Kirliliği Sonucunda 1990 Yılından İtibaren Kutlanan Gün

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz