Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Atatürk’ün Vatandaşlıktan Çıkarılmak İstenilmesi | TBMM’ 2 Aralık 1922 Tarihli Toplantısı – Mustafa Kemal ‘İn Milletvekili Olarak Mecli..


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 23.12.2008 tarihinde patriot34 tarafından, ATATÜRK'ün Hayatı ve Hakkında Yazılanlar bölümünde paylaşılmıştır ve 1221 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Atatürk’ün Vatandaşlıktan Çıkarılmak İstenilmesi

TBMM’ 2 Aralık 1922 tarihli toplantısında Mustafa Kemal’in millet vekili seçilme hakkı elinden alınmak istenmiştir. Üç milletvekili yeniden hazırlanmakta olan seçim yasasına eklenmesi için TBMM başkanlığına bir önerge vererek M. KEMAL ‘in milletvekili olarak meclise girmesi engelleme girişiminde bulunmuştur.


Seçim yasasına eklenmesi için önerdikleri amacı belli bir maddede bu milletvekilleri ” milletvekili seçilebilmesi için kişinin Türkiye sınırları içerisinde doğmuş olması” koşulunu getirmişler. Doğum yeri Türkiye sınırları dışında olan büyük kurtarıcıyı kendi kurduğu TBMM’ nin dışında tutmaya kalkışmışlar.

Amaçları belli bu üç millet vekili TBMM ‘nin özgür ikliminden yararlanarak giriştikleri bu saldırı karşısında yine bu özgür iklimden yararlanarak karşı saldırıya geçen Mustafa Kemal’i bulmuşlar:

O gün TBMM’nin 2 Aralık 1922 Cumartesi o unutulmaması gereken oturumuna dr Adnan Adıvar başkanlık ediyordu.


Oturumu şu sözlerle açtı

“efendim milletvekili seçim kanununun değiştirilmesi hakkındaki kanun önergesinin görüşmeye değer olduğuna ilişkin onaylanmamış meclis tutanak tasarısı var…”

Bu sırada meclisteki sıralardan “okunsun! okunsun'” sesleri yükseldi. Ali Rıza Bey oturduğu yerden yüksek sesle bağırdı “önemi var okunmasını teklif ediyorum” onu Isparta milletvekili Hüseyin Hüsnü bey takip etti “izin verirseniz okunmasını bende öneriyorum” der. Meclisteki sesler bir anda karıştı. Milletvekillerinin en belirgin ortak isteği şu cümle ile özetlendi “bir kere okunsun da ne olduğunu anlayalım”

Başkan ise önergenin genel kurula gelmeden meclise havale edilmesinden yanaydı. O anda bir milletvekili ayağa fırladı söz istedi “efendim bu kanun önerisi özel bir maksadı içeriyor ve bu özel maksat doğruca şahsımla ilgili olduğundan izin verirseniz bir kaç kelime ile düşüncemi arz etmek istiyorum”

Söz isteyen milletvekili Mustafa Kemal’di. Gerekçesini şöyle özetledi” Erzurum millet vekili Süleyman Necati, Mersin milletvekili Selahattin ve Samsun milletvekili Emin Beyefendiler tarafından önerilen bu kanun tasarısı doğrudan doğruya benim şahsımı vatandaşlık hukukundan düşürmek görüşüne yöneliktir”.
bu sözler üzerine meclis bir anda karıştı. “haşa, haşa olmaz öyle şey” sözleri yankılanmaya başladı.

Gürültüler arasında Bitlis milletvekili Yusuf Ziya Bey “hatıra gelmez öyle bir şey” dedi. Erzurum milletvekili Selahattin Efendi de sesini yükselterek “şahsın çok parlaktır. Olmaz öyle şey” Mustafa Kemal gürültünün dinmesini bekledi ve kaldığı yerden devam etti.”14. maddeyi gözden geçirirseniz orada deniyor ki; Büyük Millet Meclisine seçilebilmek için Türkiye’nin bu günkü sınırları içerisindeki yerlerden oturanlardan olmak zorunluluktur. Yada seçim çevresinde oturmak zorunluluktur. Ondan sonra göç ederek gelenlerden Türk ve Kürtler iskân tarihinden itibaren 5 yıl geçmişse seçilebilirler”.”ne yazık ki benim doğum yerim bu günkü sınırlar dışında kalmış ve hiçbir seçim bölgesinde 5 yıl kalmadım. Fakat bu böyle ise bunda katiyen benim kasıt ve kabahatim yoktur”.

Salondan yine “haşa haşa hazretleri, haşa ” sesleri yükseldi. Mustafa Kemal konuşmasına devam etti.


“bunun nedeni bütün ülkemizi ve ulusumuzu yok etmek isteyen düşmanların harekâtında başarılı olmaktan kısmen men edilmiş olmasıdır. Eğer düşmanlar tamamen maksatlarına ermiş olsalardı, Allah korusun bu gün buraya imza koyan efendilerin doğdukları yerlerde sınırlarımız dışında kalabilirdi. Bundan başka bu maddenin istediği koşula sahip değilsem yani sesçim çevresinde 5 yıl kalmamışsam o da vatana yaptığım hizmetler yüzündendir.

Eğer bu maddenin talep ettiği koşulu kazanmaya çalışsaydım İstanbul’u kazandırmaktan ibaret olan Arıburnu ve Anafartalar savunmalarını yapmamam gerekirdi.eğer bir yerde 5 yıl oturmaya mahkum olsa idim muş ve bitlisi aldıktan sonra Diyarbakır yönünde genişleyen düşmanın önüne çıkmamam gerekirdi.eğer bu efendilerin taleplerini kabul etseydim Suriye’yi terk eden orduların enkazından bir ordu kurup halepte savunma yapmamam gerekirdi. ulusal sınır dediğimiz bu sınırları fiilen belirlememem gerekirdi.” başarılarını ilk kez dile getiren Mustafa Kemal’in sinirlendiği sadece sözlerinden değil giderek artan ses tonundan da anlaşılabiliyordu ve aynı gerginlikle sürdürdü konuşmasını.”sanırım ki ondan sonraki işlerimi herkes bilir. Hiç bir yerde 5 yıl oturmayacak kadar iş gerçekleştirdim. Ben sanırım ki bu hizmetlerimden dolayı ulusumun sevgi ve saygısını kazandım. Belki bütün İslam dünyasının sevgi saygı ve onuruna sahibim. Dolayısı ile bu yönelmelere karşılık vatandaşlık hukukundan düşürüleceğimi hatıra getirmezdim. Tahmin ediyor ve diyordum ki düşmanlar suikast yoluyla benim ülkeme hizmet etmemi engelleyecekler. Fakat hiç bir zaman hatıra getirmezdim ki yüce mecliste isterse üç kişi olsun aynı zihniyette bulunsun. Dolayısı ile ben şunu öğrenmek istiyorum: bu efendiler seçim çevreleri halkının…..”

Mustafa Kemal’ in giderek artan sinirliliğinin kırgınlık ve üzüntüye döndüğünü gören Osmaniye milletvekili İhsan Bey yerinden fırladı ve gür bir sesle” üç kişinin ifade yanlışlığı bütün meclise ait olabilir mi paşam ” der.

Mustafa Kemal bu sözü duymazdan geldi” buraya imza koyan efendilere söylüyorum” diye sürdürdü sözlerini “bilmek istiyorum ki bu efendiler seçim çevresi halkının ciddi olarak düşüncelerinin tercümanı mıdırlar? yine bu efendilere söylüyorum millet vekili olmak itibari ile doğal kapsamlı bir sıfatı toplamış bulunuyorlar. Dolayısı ile soruyorum ulus bu efendilerle aynı düşüncede midirler?”millet vekillerinden” haşa, katiyen, asla ” sesleri yükseldi.

Mustafa Kemal’in biraz önceki kırgın ve üzgün ifadesi şimdi düşmanı karşısındaki bir ifadeye dönüşmüştü.

“ikinci olarak efendiler benim vatandaşlık hukukundan düşürülme hakkım bu kişilere nerden verildi? Kimler tarafından verildi?” diyerek kükredi.” bu kürsüden resmen yüksek heyetinize bu efendilerin seçim çevresi halkına bütün ulusuma soruyorum.” Osmaniye milletvekili İhsan Bey var gücüyle bağırarak ilk yanıtı verdi “siz ulusu kurtaran ve devleti yenileyensiniz” O’nu Erzurum milletvekili Hüseyin Avni Bey izledi ağı ağır ve sakin bir tavırla “efendiler ortada bir kanun teklifi vardır. Her fikir saygıdeğer ve yücedir. Herkes ülkenin selamet ve saadeti için arzu ettiğini teklif eder. Paşa hazretlerinin bu işten istisna edecek ve zatlarını vatandaşlık hukukundan düşürecek bir mana anlamlarına hayret ediyorum. Paşa hazretlerini Türk milleti kendilerinim timsali yaptıktan sonra paşanın vatanı her yerdir milletin kalbidir. Fakat paşa hazretleri bu kalplere hürmet etmelidir ki, rica ederim Türkiye de artık Arnavut, Arap milletvekili bulunmayacaktır. Paşam vatandaşlıkta başkalarıyla kıyas ederseniz bu hususta affınıza mağruren arz ediyorum ki pekala yanlış düşünüyorsunuz. Siz kalbimize girmiş tarihi temsil etmek mevkiinde dururken başkalarının menfaati devletlilerin şahsını ileri sürmenizi ülkenin çıkarları ile bağdaşır göremiyoruz.”

Mustafa Kemal dayanamadı hemen cevap verdi.”Hüseyin Bey madde açıktır. yoruma hacet yoktur. Salon ayaktaydı .tüm millet vekilleri Mustafa Kemal’in üzüntüsünü gidermeye çalışıyordu. Hüseyin Avni bey oturmamış sözlerine devam ediyordu.”bu arkadaşlarımdan hassaten istirham ediyorum kendileri de benim taşıdığım histen başka bir his taşıma imkanları yoktur. Paşa hazretlerinden istirham ediyorum bu yanlış anlamaya son verelim bu görüşmeyi kapatalım. Milletin hürmeti size sonsuzdur.”
Mustafa Kemal yeniden konuşmaya devam etti.”Hüseyin Avni beyin söylediklerine bu madde tercüman olmuyor. Beyefendinin söyledikleri başka şeylerdir. Beyazıt milletvekili Mustafa Kemal’i sakinleştirmek için şunları söylerdi.”siz müstesnasınız paşa hazretleri.

Yaşamı boyunca hukukun üstünlüğüne inanan Mustafa Kemal Şevket Bey’in konuşmasını önledi ve gürleyerek “benim müstesna olduğuma dair bir kanun yoktur ve ben müstesna olamam”. Mecliste son nokta konmuştu ve başkan milletvekillerinin oylarına başvurdu.” Meclisteki görüşmeleri yeterli bulanlar el kaldırsın, çoğunluk el kaldırdı. Teklifi esasi encümene havale ediyorum.”

Daha sonra bu olay basına yansıyınca halk gösteriler yapmış bu üç milletvekilinin kendi görüşlerini savunmadığını bildirmiş. Meclise telgraflar çekilmiş, bu üç milletvekili ile aynı düşünceleri paylaşanların kendi sancakları altında yerleri olmadığını belirtmişlerdir.

İçinde bulunduğumuz bu yıl TBMM de “baş vermeye kalkışılırken, başı ezilen “yüz kızartıcı bir olayın 86. yılıdır anımsamak ve anımsatmak istediğimden değil unutmamak ve unutturmayacağımızı kanıtlamak için 86 yıl sonrada olsa yine aynı zihniyetteki insanların halen mecliste Atatürk ile uğraşmalarını devlet dairelerinden, özel okullardan resimlerinin kaldırılmaya çalışılması, fikir ve düşüncelerinin genç beyinlere yeterince iyi anlatılmadığı, laik Türkiye Cumhuriyeti’nin altının her gün biraz daha oyulduğu günümüzde nasıl ki 86 yıl önceki olayı hatırlatıyorsak gelecekte de bu kişilerin yaptığı bu yüz kızartıcı işleri ve bu kişileri tarih yazacak.

(Visited 17 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 23.12.2008 tarihinde patriot34 tarafından, ATATÜRK'ün Hayatı ve Hakkında Yazılanlar bölümünde paylaşılmıştır ve 1221 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 1 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Atatürk\'ün Vatandaşlıktan Çıkarılmak İstenilmesi | TBMM\' 2 Aralık 1922 Tarihli Toplantısı - Mustafa Kemal \'İn Milletvekili Olarak Meclise Girmesinin Engellemesi orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleSahra Çölü | Sahra'nın Kaderini Dönüştüren Yağmur - Bolluk Ve Yeşillik Çağı - Sahra'nın Dönemleri Sonraki MakaleSilla Krallığı (MÖ 57 - MS 995) | Asya Tarihinde En Uzun Süre Hüküm Sürmeyi Başarmış Devlet Olan Kore'nin Üç Krallık Dönemindeki Krall..

1 Yorum

  1. hüseyin yildirim
    Nis 27, 2017

    işte memleket düşmanları böyle olur memleketi kurtaranı hazm edemiyorlar bu kadar onursuzluk olurmu

    Cevapla

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz