Bilgi Bankamız 62 Kategoride, 9052 Makale ve Konu Anlatımı içermektedir. Son Güncelleme: 27.01.2020 06:06

Anadolu Ağırlık Ve Ölçüleri | Tartı Ve Ölçü Sistemleri – Tarım Ãœrünlerinin Tartılması – Arazilerin Ölçülmesi


İçerik Hakkında Bilgi

  • Bu içerik 23.02.2009 tarihinde Hale tarafından, Büyük Türk Tarihi | Türk Kültürü - Gelenekler ve El Sanatlarımız bölümünde paylaşılmıştır ve 346 kez okunmuştur.
    Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

İçerik ve Kategori Araçları


Anadolu Ağırlık Ve Ölçüleri

Tartı ve ölçü sistemleri, tarım ürünlerinin tartılması, arazilerin ölçülmesi ya da ticaret iÅŸlemlerinin standartlaÅŸtırılması amacıyla önce Mısır ve Babil’de geliÅŸtirilmiÅŸtir.


Ä°lk terazinin Ä°.Ö. 3500’lerde Mısırlılar tarafından kullanıldığı bilinmektedir. Eski Yunan ve Roma dönemlerinde de terazi, kantar, ölçek ve cetvel gibi aygıtların ve ağırlıkların yaygın olarak kullanıldığı, günümüze ulaÅŸan örneklerden anlaşılmaktadır.

Kantar Ağırlığı, 1911 tarihli. İçi kurşun doldurulmuş pirinç.


Tarihöncesi dönemlerde yaygın olarak kullanılan hayvan, özellikle de uyuyan ördek biçimindeki ağırlıklar, deÄŸiÅŸik büyüklüklerdedir ve geriye dönük baÅŸları, kabartma ve kazıma tekniÄŸiyle biçimlendirilmiÅŸtir. Hematitin yanısıra beyaz ve krem rengi kaya kristalinden yapılmış örneklere de rastlanır. Ä°.Ö. 2000-1000 yıllarına tarihlendirilen bu ağırlıkların alt bölümlerinde sahibinin kimliÄŸini belirttiÄŸi düşünülen, oyularak iÅŸlenmiÅŸ kompozisyonlar görülür. Anadolu’nun diÄŸer merkezlerinde de örnekleri görülen bu ağırlıklar, Önasya ülkelerinde o dönemde geçerli olan mina, ÅŸekel gibi ağırlık birimlerinin karşılığı olarak üretilmiÅŸ olmalıdır. KurÅŸun ve taÅŸ ağırlıkların kefeli tartı aletlerinde, yani terazilerde kullanılmış olduÄŸu, gerek araÅŸtırmalarda ele geçen tunç kefe örneklerinden gerekse Ä°.Ö. 1900’lere tarihlenen eski Babil üslubu bir silindir mühür baskısından anlaşılmaktadır. Eski Asur Ticaret Kolonileri çağında ayrıca, deÄŸiÅŸim aracı olarak, tartılarak satılan gümüş külçelerin ya da iÅŸaretli çubukların da kullanıldığı bilinmektedir.

Kantar ağırlığı: Aelia Eudocia. Bizans dönemi. Pirinç içine kurşun doldurulmuş

Kalkolitik ÇaÄŸ sonlarında Anadolu’da yoÄŸun olarak metal kullanılmaya baÅŸlaması, bölgede ticari iliÅŸkilerin geliÅŸtiÄŸini göstermekte, okunan ticaret belgelerinden Anadolu’da Mezopotamya kökenli ağırlık birimlerinin kullanıldıkları anlaşılmaktadır. Anadolu’da Asur Kolonileri Çağı öncesinde ölçü ve tartıyla aygıtlarının varlığı kesin olarak bilinmemekte, ancak ele geçen bazı ölçekli deÄŸerli metal buluntuların, ölçü ya da deÄŸiÅŸ-tokuÅŸ birimleri olarak kullanıldığı sanılmaktadır. ÖrneÄŸin Troya’da ele geçen küçük altın külçeleri ve özellikle ölçekli çubuklar, ölçüye dayalı bir ticaretin açık kanıtları olarak kabul edilebilir. Hititler de, baÅŸka Önasya kavimleri gibi, deÄŸiÅŸim aracı olarak demir, bronz çubuklar ya da gümüş külçeler kullanmışlardır. Bu belirli ağırlık ve boyutlardaki halka ya da çubuk biçimi gümüş külçelerin yanısıra, önceki dönemlerde olduÄŸu gibi hematit ağırlıkların, ağırlık birimi olarak da Babil kökenli ÅŸekel ve mina’nın kullanılması sürdürülmüştür.

Bronz mina

Antik Yunan Çağında Atina çevresinde uygulanan Solon yasalarının, Anadolu’da da geçerli olduÄŸu düşünülmektedir. Büyük yasa koyucusu Solon, ağırlık birimi ‘talent’i (Yunancası: talanton) para birimi talentden üç mina daha ağır yaparak, aradaki farkı ağırlık talentinin birimlerine paylaÅŸtırmıştır. Bu birim stater’dir (873,2 gram) ve eski sikkeye yani ‘didrahmi’ye denk sayılacak bir ağırlık birimidir; ayrıca askatları vardır.


Yunanlılar ağırlık birimi olarak genelde talanton ve mna kullanıyorlardı, ama bunların ağırlığı her yerde aynı deÄŸildi. ÖrneÄŸin Solon’dan sonra Atina’da alışveriÅŸte kullanılan talent 36,39 kilogramdı. Para birimi olarak ağırlığı ise 25,92 kilogramdı. Talanton’un altmışta biri de mna’ydı (436,60 gram). Eski Yunanlıların kullandığı baÅŸlıca sıvı hacim ölçüleri, katule (0,27 litre) ve amphora’dır (19,44 litre). Katı maddeler için hacim ölçüsü olarak da khoniks (1,08 litre) ve medimnos (51,84 litre) kullanılmıştır.

“Tarihin Babası” olarak anılan Halikarnassos‘lu Herodotos‘un ünlü Tarih’inde, Antik Yunan çağında Anadolu’da kullanılan uzunluk ölçülerinin hemen hepsini buluruz:

Ayak: 0,296 metre
Parmak: ayağın on altıda biri, 0,0185 metre
Dirsek: birbuçuk ayak, 0,444metre
Kulaç: 6 ayak ya da 4 dirsek, 1,776 metre
Plethron: 100 ayak
Stadion: 600 ayak; Atina stadion’u 77,6 metredir.
Palma: 4 Palma 1 ayak, 6 Palma 1 dirsektir
Skenes: (Mısır ölçüsü) 60 stadion’a eÅŸittir; yani 1 skenes 10 kilometre, 656 metredir.
Parasang (Ä°ran ölçüsü) 30 stadion’a eÅŸittir, yani 5 kilometre, 328 metredir.

Roma-Bizans Kantarları ve Terazileri

Tartı aygıtı olarak, antik dönemde terazi (libra), Roma ve Bizans dönemlerinde terazi ve kantar (statera) birlikte kullanılmıştır. Kantar, kare kesitli bir kantar kolu, kol üstünde hareket edebilen bir topuz ve tartılacak nesnenin asıldığı kancalardan oluşur. Kantar kolunun üç yüzü, belirli bir ölçü sistemine göre çentiklerle eşit bölümlere ayrılmış ve böylece hafif, orta ve çok ağır olmak üzere üç tür yük de aynı terazi ile tartılabilmiştir.

Terazi ise, eksende dikey durması gereken bir kolu olan yatay bir çubuğun iki ucuna, eşit uzunlukta ipek ipliklerle asılı iki küçük kefeden oluşur. Daha çok değerli madenlerin, sikke gibi hafif malzemelerin tartılmasında kullanılmıştır.

Müze ve özel koleksiyonlardaki örneklerden, Roma ve Bizans dönemlerinden yakın dönemlere (günümüzden yaklaşık yirmi yıl öncesine) dek kullanılan kantarın, uygarlıklar boyunca ufak değişimlerle uğradığı anlaşılmaktadır. Örneğin Roma ve Bizans ta kantarın üç çengeli varken, Selçuklu ve Osmanlılarda ikiye indirilmiştir. Teraziyse günümüze kadar hiç değişmeden gelmiştir ve bugün de aynı biçimde kullanılmaktadır.

Bizans Kantar Ağırlıkları

Tartı aletlerinde olduğu gibi ağırlıklarda da karşımıza iki tip çıkar: kantarla kullanılan büst biçimli ağırlıklar ve terazi kefesinde kullanılan düz ağırlıklar. Günümüze ulaşan ve 5.-7. yüzyıllar arasına tarihlenen çok sayıda ağırlığın ilk örnekleri Roma döneminde üretilmiştir. Çokgen prizma, büst veya küçük heykel biçiminde ve çeşitli boyutta ağırlıkları olan bronz kantarlar, kolay taşınabilir olmaları nedeniyle pek çok ülkede, tüccar ve satıcılar tarafından tercih edilmiştir. Balmumu eritme yöntemiyle bronzdan dökülen ağırlıkların içi istenilen ölçüde kurşunla doldurulur ve bir kancayla kantar koluna asılırdı.

Ağırlıklarda kullanılan figürler, çoğunlukla imparator, imparatoriçe ya da tanrıça Athena (Minerva) büstleridir. Erken Bizans döneminde, daha çok imparator veya tanrıça Athena figürleri kullanılırken, 5.yüzyılın ikinci çeyreğinde imparatoriçe büstleri yaygın hale gelmiştir. İmparator ve imparatoriçe, tanrı ve tanrıça figürlerinin kantar ağırlığı olarak yeğlenmesinin nedeni, bunların satıcılar için doğruluğu ve dürüstlüğü, alıcılar için de güvenilirliği simgelemeleridir.

(Visited 45 times, 1 visits today)


Kaynak: Kadim Dostlar ™ Forum

Bu içerik 23.02.2009 tarihinde Hale tarafından, Büyük Türk Tarihi | Türk Kültürü - Gelenekler ve El Sanatlarımız bölümünde paylaşılmıştır ve 346 kez okunmuştur. Bu içeriğin devamında incelemek isteyebileceğiniz 0 adet mesaj daha bulunmaktadır.

Anadolu Ağırlık Ve Ölçüleri | Tartı Ve Ölçü Sistemleri - Tarım Ürünlerinin Tartılması - Arazilerin Ölçülmesi orjinal içeriğine ulaşmak için tıklayın ...

Önceki MakaleAtatürk Günlüğü - Today | 4 Eylül - September Sonraki MakaleOrda Kimse Var mı? | Ali KarakuÅŸ

Bu Makaleyle İlgili Fikirlerinizi ve Görüşlerinizi Diğer Ziyaretçilerle Paylaşabilirsiniz